Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yönetimimiz Farklı Olduğunu Gösterdi...

Basın açıklamasının tam metni kulübümüzün resmi internet sitesinde yayınlanmış bulunuyor. Açıklamayı analiz ettiğimizde çok çarpıcı ve altının çizilmesi gereken noktalar olduğunu görüyoruz. Açıklamanın tamamını http://www.adanademirspor.org.tr/haberdetay.asp?id=496 linkinden okuyabilirsiniz. Yönetimimizin birleştirici, bütünleştirici bir tavır takındığı ve alışılmışın dışına çıkarak hatayı bu camianın içindeki herkese (kendileri dahil) yüklediği görülüyor. Bu husus çok ama çok önemli. Zira ilk kez iğneyi kendimize batırıyoruz. Yönetimin beklentileri yükseltmesinden tutun, Şimşekler Grubu dışındaki taraftarların verdikleri küfürlü tepkilerden, Şimşekler Grubu'nun küfüre karşı küfür ve şiddetle durmasının yanlış olduğundan, teknik heyet ve futbolcuların gerekeni yapmamasına kadar kendimizi eleştirdi de eleştirdi yönetimimiz. Bence çok anlamlı bir söz daha vardı basın açıklamasında. Takımımızın performansını yükselteceği ve hakem, saha şartları, hastalıklar vs. bahanelerin ardına

Yönetim Tribün Olaylarına El Koydu...

Yönetimimiz az önce bir basın toplantısı düzenledi. Toplantının detayları basına düşecektir. Yönetimimiz ilk iç saha maçımızı Maraton tribününde izleme kararı alarak çok önemli bir karara imza atmış ve çok duyarlı davranmıştır. Alkışlıyoruz. Basın açıklamasının kulübümüzün resmi sitesinde açıklanan halini aktarıyoruz. "Kulüp Başkanımız Bekir Çınar, Önümüzdeki hafta Çarşamba günü kendi sahamızda oynayacağımız Kahramanmaraşspor maçını maraton tribününde izleyeceklerini söyledi. Bazı açıklamalarının yanlış anlaşılmalara neden olduğunu belirten Başkanımız Çınar, 'Bizim taraftarlarımız arasında ayrım yapma gibi bir lüksümüz olamaz. Hepimiz Adana Demirsporluyuz. Kahramanmaraşspor maçını yönetim kurulu olarak maraton tribünündeki taraftarlarımızla birlikte izleyeceğiz.' şeklinde konuştu. Başkanımız Çınar, tepkilerin küfür değil de mendil sallayarak ya da sırtlar dönülerek yapılmasını önererek, 'Küfür ve benzer olaylar rakip takıma daha çok avantaj sağlıyor. Bundan kaçınmalıyı

Demirsporumuz Bu Sene Türkiye Kupası'nda Yok..

Yanlış hatırlamıyorsam Haziran ayında Metin TÜRK takımımızın da bu sene düzenlenecek Türkiye Kupası'nda yerini alacağı müjdesini vermişti. Ancak 1. kademe maçlarına ve 2. kademe eşleşmelerine baktığımızda takımımızın yer almadığını gördük. Bu yönde bir haber çıktı ise gözümüzden kaçmıştır. Mühim değil, seneye Türkiye 1. Ligi'nde iken katılırız Türkiye Kupası'na...

Ankaraspor gitti peki diğerleri...

Bu yazının başlığını okuyan pek çok kimse bu tip bir konunun bu blogda ne işi var diye düşünebilir. Hatta ben bile onlara hak veririm ama kazın ayağı ne yazık ki öyle değil. Bu olayın, getirilerinin ve ortaya çıkış nedenlerinin iyi irdelenmesi bize ve diğer bizim gibi "küçük" liglerin "büyük" camilarına ışık tutabilir. İlk olarak; 1. Ankaraspor nedir ve Ankaraspor nasıl süperlig mecrasında cürmünden çok ateş yakmıştır ? Bu sorunun ilk kısmı malümunuz tüm spor kamaoyu tarafından yakinen bilinmektedir. Ancak öyle bir çetelesi aman aman olmayan bir belediye takımının bir anda buralara gelmesi yadırganacak bir durum değil. Bunun bir çok örneğini defalarca yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz. Benim asıl cevap bulmak istediğim sorunun ikinci kısmı yani cürüm-ateş ilişkisi. Ankarasporun sahip olduğu imkanlardan ziyade var oluş nedeni sorgulanmalı. Ankaraspor, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı sayın İ.Melih GÖKÇEK tarafından kuruldu. Kurulma amacı sporun güzel bir şov malze

Tribün Olayları ve Yorumlar Hakkında...

Değerli okuyucularımız. Hafta sonunda yaşanan olaylardan dolayı hepimiz üzüntülüyüz. Hepimizin dile getirmek istediği hususlar mutlaka var. Ancak karşıt görüşlerin fikirlerinin şu anda blogumuzda yer almasının içinde bulunulan kaotik ortamı büyütmekten ve gerginliği artırmaktan başka bir işe yaramayacağını düşünüyoruz. O nedenle de kendileri açısından gerekçeleri olan tüm taraftarlarımıza sakinleşme telkininde bulunuyor ve itidal çağrısı yapıyoruz. Bununla birlikte bizler için sizler değerli olduğunuz gibi yorumlarınız da değerlidir. Hiçbiri reddedilmeyi hak etmemektedir. Bu nedenle bunlar mail adresimizde tutulmakta ve mesajlarınız önce bizlere daha sonra da hitap ettiği mercilere iletilmek üzere nezdimizde saklanmaktadır. Anlayışınız için teşekkür ediyor, kırdığımız okuyucularımız oldu ise özür diliyoruz.

Demirspor'lu Olup Da Mutlu Olmak Bu Kadar Mı Zor?

Derbeder olduk, derbeder ettiler. Kim etti: Biz! Aklımız yok, bu sevdanın peşine düştüğümüz için; aklımız yok gözümüz yalnızca O'nu gördüğü için; aklımız yok duymadığımız, sormadığımız, dinlemediğimiz için. Bu sevda bize ağır gelmiyor da, ağrıtıyor çokça. Müslüm Gürses "Aklı Yok" şu gönlümün diyor. Bize mi söylüyor? Gönlüm bir sevdanın peşine düşmüş Aklı yok fikri yok deli misali Benliğimse hayat seline düşmüş Hep böyle yıllardır ömrümün hali Saçlarım çileden ağarıvermiş Mutluluk güneşi kararıvermiş Baktımda ömrümün hazanı gelmiş Bir varmış bir yokmuş oldum sonumda Bir yanda sevdalar bir yanda hayat Uyuyabilirsen uykuna yat Bilmemki kimde suç kimde kabahat O yana bu yana gitmekten bıktım Saçlarım çileden ağarıvermiş Mutluluk güneşi kararıvermiş Baktımda ömrümün hazanı gelmiş Bir varmış bir yokmuş oldum sonumda Okumak yetmez, dinlemek lazım. Buradan dinleyebilirsiniz . Dinleyip biraz da sağduyumuzu dinlemek lazım, belki biraz dinlenmek lazım...

Adana Demirspor - Elazığspor Maç Değerlendirmesi

Takımımızın bu maçtada ortaya koyduğu oyun açıkcası tatmin edici değildi. İkinci yarı istek mücadele iyi gözükse bile ilerisi için umut vermedi. Takımımızın hem dizilimde hem oyuncu tercihlerindeki hataları devam ediyor. Ve bu durum değişecek gibi gözükmüyor. Bizim takımımızın ilk 11'i belli. Oyun dizilimi belli. Bu kısır futbola ve defansif hatalara rağmen bunlar değişmediyse bundan sonrada zor değişir. Bizim takım oyunun iki yönünde de iyi değil. Ne defansı iyi yapıyoruz ne ofansı. Doksan dakika boyunca bulduğumuz pozisyon sayısı çok az. Verdiğimiz pozisyonlar ise acemice. Kadroya bakıyoruz takım çift forvet ve arkasında iki ofansif ortasaha ile oynuyor. Kadroya göre çok posizyona girmemiz lazım ama giremiyoruz. Defansa bakıyoruz hemen hemen Onur hariç çakılı oynayan bir dörtlü önünde ise çakılı duran Osman. Buna rağmen pozisyon veriyoruz. Özetle kadroda hücum oyuncusu savunma oyuncusu fazlası olabilir. Ama sayısal fazlalıkla ne gol atılabiliyor ne de gol yememiz engelleniyor.Ort

İtidal, Acilen İtidal...

Tatsızlıklar söz konusu... Eleştirmek ayrıdır, yıpratmak ayrı. Eleştiriden faydalanmak ayrıdır, yıpranmak ayrı. Yönetimi sakin olmaya çağırıyorum. Ortamı sakinleştirme kudreti sadece kendilerinde. Sayın Çınar yönetimi... Durun... Bir nefes alın... Düşünün... Gidişatı izleyin... Dönün tribünlere bakın... Kendinizi soyutlayın... Bir daha düşünün... Bir daha düşünün... Adım atın, önlem alın... Derhal, daha da kötüleşmeden ortam, acilen itidal...

Demir Kanatlar

Blogumuzun yazarlarından Yavuz Yıldırım, Adana Demirspor hakkında basında çıkan yazılarını http://demirkanatlar.blogspot.com adresinde topluyor. Hayırlı olsun diyorum kendisine...

Bugün?

Bugün Adana Demirspor futbolu takımı güzel futbol oynayacak mı? Maçı seyretmeye gelenler geldikleri için mutlu, gelmeyenler gelmedikleri için pişman olacak mı? Futbolcular ve teknik ekip alkışlanmayı gerçekten hak edecek mi? Oynanacak futbolla beraber geleceğe dair umutlar yeşerecek mi? Ortalık tekrardan bayram yeri gibi olacak mı? Sahaya çıkacak onbirin bu kapasiteye sahip olduğunu biliyoruz. Geçmişte yaptıkları, oynadıkları bu intibaı doğuruyor. Onlardan süper lig ayarında futbol beklemiyoruz, bize "bu ligin iyi futbolcuları" olduğu söylendi. Ben bu lafa inanıyorum, bu lafın hakkını vermelerini bekliyorum.

Nereye Gidiyoruz?

Gittiğimiz yer neresidir? Yukarı mı, aşağı mı? Şampiyonluk mu, küme mi? Elbette gittiğimiz yer önemli. Başarılı olmak, şampiyon olmak istiyoruz. Elbette yıllardır çekilen eziyetlerin sona ermesini istiyoruz. Birinci ligi (yani şimdinin süper ligi olan) gören yaşça büyük olanlar da, hayatındaki en tantanalı maç Trabzonla oynanan kupa maçı olan gençler de istiyor bunu, hem de tüm yürekleriyle istiyorlar. Buraya kadar bir sorun yok. Adana Demirspor, bir futbol kulübü olarak geçirdiği son 15 senede yönetim olarak, sosyal bir kurum olarak, spor amaçlı bir dernek olarak hiç bir ilerleme gösteremedi. Yaşanan rezaletlerden hiç bir ders çıkarmadı. Sportif olarak ise arada bir kıvılcım gibi parladı ve sönüverdi. Şu an yukardan sayıldığında üçüncü ligde vasat bir takım hüviyetindedir Demirspor. Son 15 senenin muhasebesi yapılsa bu kulüpte, artı bakiye veren tek hesap "taraftar"dır, başka bir şey değil. Yakın geçmişten bugüne bu takımın taraftarı, takımın\kulübün çok daha ilerisine gitti

Behçet Kurtiç Avrupa Altıncısı !

Başkanımız Bekir Çınar'ın sponsorluğu ile İspanya'nın Cadiz şehrinde yapılan Avrupa Masterler Yüzme Şampiyonasına Demirspor forması ile katılan Demirspor sevdalısı milli gururumuz, çok sevgili Behçet abimiz 65+ yaş grubu, 200 metre sırtüstü kategorisinde Avrupa 6.sı oldu. Adana Demirspor bayrağını en tepelerde, başarıyla dalgalandırdığı için tebrikler ve çok teşekkürler Behçet abi. Varlığın, mücadelen bize güç veriyor. Çok teşekkürler! 1 ekim 2009 tarihi itibariyle Behçet abimiz yıllar sonra tekrardan Demirsporun lisanslı sporcusu olarak yarışacak. Yenilmez Armadanın tekrar havuzlara dönmesinin adımları atılıyor böylece. 29 ekim tarihinde ise Ankara'da yapılacak olan Türkiye Masterler şampiyonasında havuzlar "Demirspor" tezahüratları ile inleyecek. Her daim yanındayız Behçet abi! Turnuvadan görüntüler. Resimler için Dr. Hulusi Kılıç'a teşekkürler.

........spor- Adanademirspor Banko 2 !?!?!?!

Geçen sene görmedik deplasman galibiyeti. kafaya oynayan takımları yenemedik dışarıda. işin kötüsü grubun en zayıf halkalarını bile yenemedik. yahu biz bir seneden fazladır deplasmanda kimseyi yenemedik. ne zaman fikstürde deplasman maçı görsem içim kararıyor. yeter artık Allah aşkına yeter.içeride kazanalım(ki hepsini de kazanamıyoruz bakınız belediye van maçı!!!), deplasmanda yenilmeyelim yeter diye birşey yok. o 4 takımlı grupların olduğu organizasyonlarda olur , bu grupta olacak iş değil sayın Durmaz.. Takımın, sizin yönetiminizde bir deplasman galibiyeti alabilmesi için sizi Ankara ya bizimle yapılacak bir halı saha maçına mı davet etmemiz gerekli??? Sayın hoca, yeteri biliyorsun değil mi? YETER!!!!

Djurgarden IF

İsveç'teki dostlarımızı birazcık gözden ırak tuttuk.Tabii ki gönlümüzden değil. Huyundan mıdır suyundan mıdır bilmiyorum; ama bu Demirspor'un elinin değdiği yer kuruyor, selam verdiği iflah olmuyor. Daha önce Le Havre'den bahsettik, küme düştüler. Djurgarden en son 2005 yılında İsveç Ligi şampiyonu olmuştu.Adamlarla bir tanıştık.Onları da ne hallere soktuk :) 24 maçta sadece 5 galibiyetleri bulunuyor ve küme düşme hattındalar.En fazla gol yiyen takım. Son maçlarında ise evlerinde Halmstad'a 2-0 yenildiler. 2 maç önce ise sahasında Malmö'yü ağırlayan renktaşlarımız 1-0 önde gidiyor.Her şey yolunda.Fakat basit hatalarla yenen 2 gol sonrasında sahadan 2-1 mağlup ayrıldılar.Malmölü futbolcu Rick Kruys'ın provokasyonlarına dayanamayan DJurgardenlı defans oyuncusu Jan Tauer kırmızı kart görür.2 Djurgarden taraftarı da sahaya girer.Herhangi bir saldırıda bulunmamışlar.Kulübe ise para cezası verilmiş. Maçta açılan pankart, ''Djurgården VI GER ALDRIG UP'

Perşembe Konukları #19 : Ozan Baysal "Beyaz Güvercinler…"

------------------------------------------------------------------------------- Perşembe Konukları köşemize bu hafta, sıkı takipçilerimizden ve süper gençlerimizin Malatya'daki maçlarını canlı olarak sizlere aktarmamıza aracılık eden Ozan abimizin bir yazısıyla devam ediyoruz. Göktuğ'un geçen hafta girdiği yazısından sonra, güvercin ruhunun capcanlı olduğu günleri özlemiş ve duygularını bizlerle paylaşmış. Kendisine yazısı için teşekkür ediyor, geçen hafta bloga girmekte çektiğimiz güçlük nedeni ile yazıyı bu hafta yayınlayabildiğimiz için özür diliyoruz...Tüm okurlarımız yazılarını demirgibiyiz@gmail.com 'a gönderebilirler. Teşekkürler Ozan Abi... ------------------------------------------------------------------------------- Beyaz güvercinleri gördüğümde aşık olmuştum, maviye laciverte.. Çıkış tünelinden gönlüme kanat çırparlardı.. Maratonun üstünde bir yay çizer, sonra kapalının kuzeyinden ince bir virajla eski kulüp binasına doğru süzülür giderlerdi... Önce güvercinler

Açıklama Getirin Sayın Durmaz!!!

spor01'de yayınlanan haberde kaybımızın sadece 2 puan olduğunu söylüyorsunuz. Puan durumuna bakınca, iki puanımız daha olsa idi sıralamada ikinci olacaktık ve play-off'a kalmaya hak kazanacaktık. Bunu mu söylemeye çalıştınız? Ya da sahamızda 3 puan deplasmanda 1 puan hedefliyoruz. Deplasmanlarda 1 puanı aldık. Sahamızda 2 puan kaybettik, demek mi istiyorsunuz? Eğer söylemek istedikleriniz bunlardan herhangi biri ise siz hangi takımı çalıştırdığınızı biliyor musunuz? Hangi takımın ufkunu daralttığınızı düşündünüz mü? Ligin üstünde diye transfer edilen oyunculara, tüm maçlara galip gelme gibi bir amacımızın olmadığını mı vurgulamaya çalışıyorsunuz? Sanırım diliniz sürçtü...

A. Durmaz Tribüne!!!

19.09.2009 tarihinde oynanan ve 0-0 sonuçlanan Adıyamanspor – Adana Demirspor karşılaşmasında Adana Demirspor Teknik Direktörü Abdulkerim DURMAZ, maçın orta hakemi Tayfur ÖZKAN tarafından tribüne gönderildi. Durmaz’ın maç ile ilgili yorumlarını izledim. Hakemin bu kararı hakkında herhangi bir açıklamada bulunmadı. Bu, Durmaz için ne ilk, ne de son olacak anlaşılan. Ya da hakemler de yedek kulübesinden takıma bir faydası olmadığını görüp, kendisini tribüne gönderiyor!

Bayram İstiyoruz...

Sözüm futbolcularımıza ve teknik ekibimizedir... Sizler transfer edilirken ve kadroda tutulurken hepiniz bu ligi kaldırabilecek güçte olduğunuz için transfer edildiniz. Sizler, daha ortaya performansınızı dahi koymadan, ligler başlamadan taraftarın baş tacı edildiniz. Üstelik de yaşanan acı deneyimlere rağmen. Sizler, teknik, yaratıcı, mücadeleci ve Doğu grubuna alışık olduğunuz için bu takıma dahil edildiniz. Sizler, bu kötü gidişe son vermeniz için görevlendirildiniz, Adana'yı ayağa kaldırma misyonu edindiniz. Sizler, birçok takım oluşturulmamışken mümkün olan en iyi şartlarda, el üstünde tutularak bu lige hazırlandınız. Sizlerin en ufak bir sorun yaşamaması için birçok kesim önemli fedakarlıklarda bulundu. Birçok kesim sıkıntı çekti. Bugün içinde bulunulan durum dolayısı ile o kesimin morali son derece bozuk, sesi kötü. Ne olduğunuzun farkına varın, kim olduğunuzun farkına varın, nasıl top oynayabildiğinizin farkına varın. Bu ligin üstünde kapasiteye sahip olduğunuzu hatırlayın

iyi bayramlar...

Nefes almak bayramdır mesela; günün birinde soluksuz kalınca anlar insan…Görmenin nasıl bir bayram olduğunu karanlık öğretir; sevmeninkini yalnızlık…Bayramdır, elden ayaktan düşmemek, zihinden önce bedeni kaybetmemek, kurda kuşa yem olmayıp “Çok şükür bugünü de gördük” diyebilmek…Sevdiklerinle geçen her gün bayramdır.Küsken barışmak, ayrıyken kavuşmak, suskunken konuşmak bayramdır. * * * Evde yalnızlığı noktalayan insan nefesi, akşam kapıda karşılayan yavuklu busesi, sevdalı bir elin tende gezmesi, nice adağın ardından çınlayan çocuk sesi bayramdır.Sonrasında gelen ilk diş bayramdır, ilk söz bayram, ilk adım, ilk yazı, ilk karne bayram…Güne gülümseyerek başlamak bayramdır.“İyi ki yanımdasın” bayram, “Her şeyi sana borçluyum” bayram, “Hiç pişman değilim” bayram… * * * Evlatların mürüvvetini görebilmek, eve dolu bir torbayla gidebilmek, konu komşuyla yarenlik edebilmek, akşamları eskimeyen bir keyifle çay demleyebilmek bayramdır.Zamanı donduran eski fotoğraflara nedametsiz bakabilmek, al

Adıyamanspor 0 - 0 Adana Demirspor

Takımımız Belediye Vanspor maçından farklı olarak, Barış-Cevat , Aydın- Burak değişikliği ile çıktığı maçta Adıyamanspor ile berabere kaldı. Takımımızın üretkenliği yine düşüktü. Doldur-boşalt ile pozisyon bulmaya çalıştık ama başarılı olamadık. Burak'ın kaçırdığı mutlak gol pozisyonu hariç etkili atağımız yoktu.Attığımız bir gol ise ofsayt gerekçesi ile iptal edildi. Topu yere indirerek , pas yüzdesini artırak oynarsak daha çok pozisyon bulabiliriz. Herşeyden önce mücadele gücümüzü artırmalı iklimin lehimizde olduğu havalarda puanları toplamalıyız.Yoksa kara kışta deplasmanlardan puan almak çok güç olacak.

MuharremGulergin.blogspot.com

Blogumuzun sol tarafında, bu sene ölüm yıldönümünde açmış olduğumuz Fofo Destanı köşesi, bize güzel fikirler verdi. Hep beraber bir araya gelip, elimizdekileri birleştirip ileride oluşturabileceğimiz bir "MuharremGulergin.net" sitesi gibi bir fikir doğdu. Bu fikre doğru ilerlerken temel olarak bir blog açalım dedik öncelikle; http://MuharremGulergin.blogspot.com Bu blog üzerinden Fofo'ya ilişkin tüm anıları, hayat hikayesini, arşivlerde kalan fotoğrafları derleyip toplamak istiyoruz. Fofo'nun Destanı'nı bizim blogdan, kendi yerine kaydırıyoruz ilk hamle olarak. Katkılarınız için demirgibiyiz@gmail.com sizleri bekliyor...Şimdiden teşekkürler

Söyleşi

Gencay arkadaşımızın livorno maçı sonrası yaptığı söyleşi. Hem bizleri güzel şekilde tanıtması hem de yaşı küçük kardeşlerimize örnek olması adına yer vermek istedim. Ağzına , yüreğine sağlık... http://ultras-istanbul.over-blog.de/article-35778105.html

Taraftar Neden İlgisiz? -Tespitler-

Yazı dizimize son vermiş bulunmaktayız. Katılımlarından dolayı tüm okurlarımıza teşekkür ederiz. Bu arada tarafımıza gönderilen yazılardan veya yorumlardan bir kısmını sütunlarımıza aktarmadık, zira aynı hususlar vurgulanıyordu, bir kısmını da yazıya aktarmayı atlamışım, bu okuyucularımızdan özür dilerim. Yazımızda taraftarın neden kombinelere ve kredi kartı projesine ilgi göstermediği ve önemli bir bölümünün bilet dahi almaya tenezzül etmediği sorusunun cevabını aradık. Bu cevabı ararken takımı için maddi anlamda da gereğini yapan taraftara da hakkını verdik. Bu yazımızda taraftarlarımızın ana hatları ile tespitlerine, bunlara ilişkin değerlendirmelerimize yer vereceğiz. Tespitler: -Stadyuma gelenlerin önemli çoğunluğunun Demirspor'un yanında başka takımlara da gönül vermesi ve bu nedenle de başarısızlık dönemlerinde takımımıza kayıtsız kalabilmeleri -Tüm ülke genelinde vatandaşımızda yurtdışına kıyasla spor kültürünün oluşmamış olması -Yine ülke genelinde vatandaşın maçlara bedav

Cem Garipoğlu, Hüseyin Üzmez ve diğerleri...

Çocuk tacizcisi Hüseyin Üzmez, 15 yıl cezaya çarptırıldı. "Mahkemedeki iyi hal"inden ötürü cezası 13 yıla indirildi. Taraftarlara biber gazı sıkma konusunda üstün performans gösteren polis, 6 küsür ay boyunca bir "çocuk"u yakalayamadı. "Çocuk" kendisi teslim oldu. Maksimum 18 yıl minimum 3 yıl cezaya çarptırılması bekleniyor. Normal mahkemede değil, "çocuk mahkemesi"nde yargılanacakmış Cem Garipoğlu. Suç işlediğinde 18 yaşını doldurmasına 8 ay varmış daha. Ne hoş, adalet sistemimiz tam kitabına uygun işliyor! Mahkemedeki iyi haller dikkate alınıyor, katillerin yaşları net olarak tespit edilip ona göre uygun mahkemeye sevk ediliyor! Bu ülkede 17 yaşındaki çocuğu idam ettiniz siz! Aklınız neredeydi o zaman?? Paranın karşısında eğilip bükülüyorsunuz değil mi? Bir "çocuğu" yakalayamıyorsunuz 6 ay boyunca değil mi? Doğru düzgün yargılayamıyorsunuz, yargılasanız bile doğru düzgün ceza veremiyorsunuz değil mi? Allah belanızı versin! Allah hepi

Alkışlar Ramazan Çimen'e...

Spor01'in haberine göre; Yönetim Kurulu Üyemiz Ramazan Çimen Belediye Vanspor maçı sonrasında aşağıdaki açıklamayı yapmış: "Ben Demirspor yöneticisi olarak Vanspor karşısında sergilenen futboldan ve Diyarbakır Diski maçından zevk almadım. Özellikle Aydın Tabak için söylüyorum; ayağına aldığı her topu ezdi ve hepsini rakibe kaptırdı. Belediye Vanspor maçında sahada iki üç futbolcunun dışında diğerlerini beğenmedim. Biz yönetim olarak, taraftar olarak her türlü şekilde fedakarlık yapıyoruz ama futbolcularımızın da yapması gerekiyor. Kendi sahanda iki puan veriyorsun, bu çok acı. Deplasmanda Diski karşısında galibiyeti kaçırdık. Deplasmadan alınan bir puan iyi dedik ama kendi evinde bir puan iyi değil. Bizler yönetim olarak takımın başarısı için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. Vanspor karşısında sergilediğimiz futbol beni tatmin etmedi. Bundan sonra bir an önce toparlanıp Demirspor'a yakışan şekilde oyun oynamalıyız. Sahaya çıkıp bu şekilde oynayacaksak işimiz zor.” Yönetim

Kötü Günde Destek Vermek...

Futbolcularımızdan Orhan Terzi taraftardan futbolcular olarak tek istediklerinin iyi günde yanlarında olduğumuz gibi kötü günlerde de yanlarında olmamız olduğunu beyan etmiş. Kötü tezahüratın kendilerinin istenileni verememesine yol açtığını belirtmiş. Daha yolun başındayız. Şimdiden her şeye bitti gözüyle bakıp karamsar tabloların çizilmesine karşıyım. Bunu her şeyden önce tüm malzemeyi hazırlayıp yemeğin artık pişmesini bekleyen yönetimin şevkini kırmama adına yapmamalıyız, diye düşünüyorum. Bununla birlikte madalyonun diğer tarafı var. Bu takım , transfer sezonunu en erken tamamladığı ifade edilen takım. Futbolcularına her türlü imkanı sunmaya çalışan bir takım. Taraftarı Türkiye'de öncü bir takım. Almanya kampı haricinde tüm kamp programını layıkıyla yapan bir takım. Sizler, yönetime karşı, sunulan imkanlardan dolayı gönül borcu içinde olması gereken futbolcularsınız. Bu taraftar, geçmişini geri alma adına sizlere yarınlarını vermeye hazır bir taraftar. Sizlerin kötü ve kısme

Van maçı öncesi-Sonrası

En son Livorno maçını izlediğim için çıta yüksekti, beklentiler de büyüktü. Dünkü maçı izleyince açıkçası üzüldüm. Hava sıcaktı gerçekten.Maç hafta içi, iftar sonrası olunca ilgi düşüktü.Stad çevresindeki o hareketlilik, koşuşturmaca yoktu.Tribünlerde de büyük boşluklar vardı, özellikle kapalı tribünde. Gelenler de çok canlı değildi. Maraton, kapalı tribünden ses çıkmadı. Takımın sahadaki oyununu görünce açıkçası insanlarn bağırası da gelmiyor. Yılların birikimi bir küskünlük ve bıkkınlık var taraftarlarda. Grup ise bu sefer köşede değildi.Kale arkasının orta kesimlerinde idi skorborda doğru.90 dk boyunca susmak yok her zamanki gibi. Pankartlarımız yine geceye renk katıyor. 2-2 yi yakaladıktan sonra biraz canlılık geldi tribünlere; ama bu sefer de süre yetmedi. Yönetimin kendi insiyatifiyle kale arkasını kapatmasının ne kadar doğru bir karar olduğunu gördük dün. Hem estetik olarak güzel olmuş hem de ambiyans çok iyi.Bağırınca havaya gitmiyor, sahaya gidiyor .Skorborda kadar olan kısı

Adana Demirspor - Belediye Vanspor Maç Değerlendirmesi

Takıma ne zaman iyi desek bişeyler yoluna giriyor bu sefer düzeliyoruz desek tekrardan umutlarımız zedeleniyor. Takımımız tamamen üç oyuncunun perfonmasına bağlı şekilde ilerliyor. Cem-Aydın-Osman eğer iyilerse takım iyi yoksa kötü. Oynadığımız sistem bu oyunculara gebe kalmamıza neden oluyor. Çift forvet takıntımız yüzünden tek önlibero ile oynuyoruz. Cem ve Aydın defansa gerekli desteği veremediklerinde bugün gördüğümüz gibi orta alanı rakibe teslim ediyoruz. Bugün maça alışıldık kadromuzla başladık. Maçın ilk dakikalarından 60'lı dakikalara kadar üretkenlik ve mücadele adına çok kötüydük. Topu yere indirmek yerine sürekli forvete şişirdik. Forvetlerimiz topu alamadıkları gibi dönen her top ortasahamızın güçsüz olması nedeniyle rakibe atak şansı verdi.Topu yerden oynadığımız ilk atakta zaten golü bulduk. 60'lı dakikalardan sonra yapılan değişikler ile biraz olsun oyunu hareketlendirebildik. Bunda Burak'ın oyuna girmesi ile Ceyhun'un mevkisi olan önliberoya geçmesi ve

Taraftar Neden İlgisiz? -8-

Yazı dizimize sevgili abimiz Şefik Akkurt'un kapsamlı analizi ile devam ediyoruz. Katkı koyan herkese teşekkür ederiz. Yarın yazı dizimizin son yazısını ben gireceğim. Bir toparlama ve görüş belirtme yazısı olacak. Taraftarımızın aktif bir şekilde yanımızda olduğunu, en azından ses verdiğini görmek bizi mutlu etti. Şefik abi, analizinde güven unsuruna, doyuma, futbola saygısızlığa, alışkanlıklara, şehrin genel yapısına ve genel olarak süregelen yönetim anlayışına değinmiş. Tespitlerinde haksız olduğunu söylemek zor, ancak bu döneme özgü sorunu tam olarak açıklayamamış bence tespitleri. Geçen sene de bahsettiği unsurlar söz konusu olmasına rağmen tükenen kombineler gerçeğine hala yanıt bulabilmiş değilim. Şefik abimizin yazısını aynen aktarıyoruz. Merih Güvenç ağabey en önemli konuya değinmiş. GÜVEN... Senelerdir Adana Demirspor u yönetenler söylemleri ve uygulamalarındaki tezatlıklar nedeniyle güvensizlik ortamı yaratmışlardır. Yüzlerce söylem ve arkasından söylenenin tam tersi uy

Beyaz Güvercinlerle Nostalji

Yaşı benden büyükler daha fazlasını hatırlarlar. Ben sadece ismini bile hatırlamadığım bir iki maçı hayali olarak anımsıyorum. Takımımız soyunma odası koridorundan sahaya çıkarken beyaz güvercinleri gökyüzüne bırakırdı. Güvercinlerin kanat sesleri alkış seslerine karışırdı. Ortaya çok güzel görüntüler çıkardı. Bence yaşatılması günümüzde devam ettirilmesi gereken güzel bir maç öncesi gösterisi. Keşke bundan sonra maçlarımıza hep beyaz güvercinleri gökyüzüne özgürlüğe bırakarak çıksak. O güvercinlerin hepsi şampiyonluk dileklerimizin birer simgesi olarak maviye karışsa.

Muharrem Gülergin Tribününde Son Durum

Muharrem Gülergin tribününün üstünün kapanmasında artık sona yaklaşıldı diyebiliriz. Evimin stada yakın olması nedeniyle yapım aşamasını takip edebildim. Çalışanlar çoğu gün çift vardiye çalışarak ve büyük özveri göstererek kısa sürede tribünün %90 ı tamamladı. Skorboard ile kafes arası kapatıldı. Kalan kısmın ise çatı sistemi montaja hazır halde bekliyor.Tahminimce 1-2 günlük bir mesai alır. Yapım aşamasında Sayın Bekir Çınar başkanın çok kez çalışmaları denetlediğine tanık oldum. Bu taraftarın sahiplenilmesi onların isteğine değer verilmesi adına beni mutlu etti. Tribünün yapımında emeği geçen yönetim kurulumuza ve şantiyede çalışanlara sonsuz teşekkürler. İstenildiğinde herşeyin başarılacağını bir kez daha gösterdiler.

GELİYORUZ! YENİ BAŞTAN OYNAYACAĞIZ!

Tam tamına 15 sene oldu Demirspor sevdasını içimde biriktirmeye başlayalı ve 15 seneden fazla sürdü Demirspor'umuzun süperligden uzak yaşama macerası. Kimsenin kimseden üstün olmadığı bu mecrada bazıları bizi geçtiğini zannetti, bazılarıysa artık bittiğimizi... Sonra ne mi oldu? Malum, "Anka kuşu" misali "Mavi Şimşeğimiz" kimsenin beklemediği gibi küllerinden yeniden doğdu. Belki sportif başarıları ile değil ama yaklaşık 1 aydır ulusal medyada adından en çok söz ettiren ve ana haber bültenlerinde yüzlerde hoş tebessümler bırakan "flaş haber"lerle en çok yer alan anadolu takımı olmayı başardı. Bunun pratikte anlamını bir çoğumuz kavramakta güçlük çekebilir ama bence en önemli tarafı yıllardır üzerimizdeki ölü toprağını atmakta bize en çok yardımı olacak şey bu tanınırlık olgusudur. Yapılanlar o denli haşmetli oldu ki, Adana'yla, siyasi jargonla, demiryolculukla hatta futbolla hiçbir alakası olmayan insanlar "Mavi Şimşeğimize" ve "O bü

Taraftar Neden İlgisiz? -7-

Taraftarımızın sesini yansıtmaya devam ediyoruz. Bugün Hakan Hoşcan'ın sesine kulak veriyoruz. Hakan kredi kartı konusunda beklenenin olmamasını ilgili bankanın gerekli mesleki özen olmaksızın çalışmasına bağlıyor. Bu görüşüne katılmamak elde değil. Ancak bu görüş kredi kartı başvurularını tek başına açıklamaya yetmiyor. Ben bizzat biliyorum onlarca kişi, reddedilme olasılığı olmaksızın kredi kartı başvurusu yapmamış olan. Kombine hususunda da taraftarın elinden geleni yaptığı söylüyor Hakan kardeşimiz. Kendi tahminlerine göre veriler de oluşturmuş. Bu veriler de geçen sene kombinelerin tükenmesini ve kulübe önemli gelir sağlanmasını açıklama noktasında yetersiz kalıyor. Yinelemek lazım, taraftar bu sene, geçen seneye göre daha ilgisiz, yönetim ise daha ilgili. Ortada bir garabet var, bunu çözmeye çalışıyorum. Hakan yazısını bir kesim taraftarı tribünde görememenin taraftara ilgisiz denilmesine yol açmasının haksızlık olacağı görüşü ile tamamlıyor. Taraftarın tribünleri doldurması

Vakit Tamam Seni Terk Ediyorum...

''Bu çocuk daha küçücük , nasıl yapacak oralarda tek başına'' mırıldanmalarıyla daha şimdiden özlemle gözlerinin dışından yanaklarına doğru düşen gözyaşları. Daha kötü olmayasın diye sanki çarşıya gidiyormuşsun imajı yaratmak için otogara kadar değil de dolmuş durağına kadar bırakmalarını istersin. Annenin , babanın ,sevdiklerinin arkandan gururlu; ama bir o kadar da üzgün bakışları. Kiremithane dolmuşuna binersin.Eminim hiç bu kadar güzel gelmemişti gözüne bu dolmuş. Atilla Altıkat'tan otogara kadar içi toz kokan 302 servisler. Hostesten sanki korku filmi izliyormuşsun gibi gelen bir ses ile '' Adana ilini Ankara'ya bağlayan 480 km'Lik TEM otoyoluna çıkmış bulunmaktayız '' Bir yandan, kulağında duymamak için müziğin sesini birazcık daha açmak; '' uyandığımda başka bir şehrin sabahında olacağım, sabahları fatma anam uyandıracak.Helva, ekmek, çay... Bana bunlar bakacak.Odanın hali perişan, sen perişan.kimse yok işine karışan''