Aslında manevisin sen, değerini biz yüklüyoruz sana. Ancak o kadar çok biziz ki; maneviyatın ete kemiğe bürünüyor. O nedenle kavga ediyoruz seninle, o nedenle kızıyoruz sana. Sana anlamlar, karakterler yüklüyoruz. Hatta siyasi bir misyon verdiğimiz de oluyor. Bunca ete kemiğe bürünmüşlükte senin doğum gününü kutlamamak olur mu? İyi ki doğdun Demirsporum. İyi ki hayatımın koyu laciverti, apaçık mavisi oldun. Hayata karşı savaşlarımızı senin üzerinden veriyoruz Demirsporum. Hayatın acımasızlığına senin üzerinden isyan ediyoruz. Bir şeyleri değiştirme duygusunu senin vesilen ile hayata geçirmeyi istiyoruz. En kötü günümüzde gülümseyebilmek için seni arıyoruz. En iyi günümüzde kahrolarak insan olduğumuzu seninle hatırlıyoruz. Cebimizdeki üç kuruşu sana harcayıp, bir mücadeleye destek olma arzusunu seninle tatmin ediyoruz. Deplasmanlara gidiyor, çayımızı aşımızı bölüşüyoruz da paylaşabilmeyi tadıyoruz seninle. Belki normalde uğraşmayacağımız insani bağışlar için sen...
2008'den Beri...