Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Göztepe Deplasmanına Dair

Derbinin yarattığı olumlu hava bu maça da sirayet etti. Takım ve tribün bütünleşmesinin zirve yaptığını söyleyebilirim. İzmir en sevdiğim deplasmanlardan birisi. Maçın hafta içi olması ilk etapta moral bozdu ama bayrama denk gelmesi mutluluk verdi. Dört kişi sabahın ilk saatlerinde yola düştük, uçağa atladık ve İzmir'e vardık. Cumhuriyet bayramının belki de en güzel kutlandığı illerden birisi İzmir. Tek adamlığa, birilerinin kulluğuna, eski ve köhne düzene saplanıp kalmaya bu kadar hevesli olmaya ne gerek var. Bize emanet edilen özgürlük düzenine, cumhuriyete sonuna kadar sahip çıkacağız. Kordon'da, Karşıyaka'da İzmir'i olabildiğince yaşadık ve akşam saatlerinde stada geçtik. Kazanan takım bozulmaz ilkesinden hareketle olsa gerek, Osman hoca derbide tek aksayan oyuncu olarak görünen Özgürcan'ı yanında bekletti ve Timur'a görev verdi. Tespiti yerindeydi ama Özgürcan'ın formsuz olma lüksü pek yok. Form seviyesini yükseltmek için, Özgürcan'ı kazanmak

Göztepe:1-Adana Demirspor:3

Çok değerli bir deplasman galibiyeti. Burak-Pote attıkça kazanıyoruz. Ama ortasahada istediğimiz değişiklikleri görmek, daha önemli. Bu galibiyetlerin sırrı orada. Deplasman takımı gibi oynadık. Pote'nin gücüyle kaleye gittik ve golleri bulduk. İlk golde Timur'un iyi pası, üçüncü golde Umut'un şık çalımı önemli. 4 haftalık kötü süreçten iyi çıktık.

Grup Liderlerine Verilen Ceza

Şimşekler Grubu liderlerine verilen/verilecek cezalar, Federasyon'un ve doğrudan ilişkili olduğu siyasi iktidarın toplumu denetleme amacının çok net bir göstergesi. İstedikleri tarzda bir insan ve toplum yaratmak için, tüm farklılıkların törpülenip ortadan kaldırılması hedefi var. Kendilerine biat etmeyen her düşünceyi söküp atmaya çalışıyorlar. Tribünde de hiç bir şeye ses çıkarmayan, -"şak şak" bile değil -"şık şık" alkışını yapıp sessiz sessiz maçını izleyen bir profil yaratmak istiyorlar. Bugüne kadar Şimşekler Grubu, stat içinde ve dışındaki duruşlarıyla aslında radikal sayılabilecek bir noktaya hiç bir zaman gelmedi. Her zaman itidalli davrandı. Demirspor tribününü sevgi-saygı-bağlılık noktasında birleştirdi. En basitinden, başkalarının bütün seyirci sayısı olacak sayıda binlerce insanı, sadece grup çatısı bir arada tuttu; orkestra gibi yönetti ve denetledi. Belki de bu birliktelik onların gözünü korkuttu. Bir arada olan insanların gücünden korkuyorlar.

Büyüdü Pabuçlar, Evler Büyüdü...

Biz küçücüktük, koca Demirspor da öyle. Güneşte kalmış bir sünger gibi çekmiş büzülmüştü. Kısa pantolonlarımızla, asardık küçük mavi-lacivert kumaşlarımızı balkonlarımıza ve Demirsporla birlikte büyümeyi beklerdik. Biz büyüyelim, Demirspor daha hızlı büyüsün isterdik. Demirspor daha hızlı büyüsün ki; biz mutlu büyüyelim. Ama biz Demirspor'dan hızlı büyüdük.  Naklen yayınlarla büyümedik biz. Köşe yazılarıyla büyümedik. Hatta radyo anlatılarıyla büyümedik. Ne bizden menfaat uman siyasilerle büyüdük, ne anında tükenen kombinelerle. Biz icra konulan otobüslerle büyüdük. Aylarca parasını alamayan futbolcularla büyüdük. Üç kuruşa sezon ortasında bizi satan teknik ekiplerle büyüdük. Hayatımızın en önemli anlarının küçük hesaplara değişildiği dönemlerde büyüyorduk biz. Travmalarla büyüdük ulan travmalarla. Açlık grevleri ile büyüdük.  Mobellaspor'a deplasman yaptık biz. 1 TL'lik eşya piyangoları ile bir hafta sonrasını kurtarmaya uğraşırken hızla büy

Gurbette, Mavi-Lacivert Sevdanın Peşinde (1)

Güzellikler bizim hakkımız. Mutluluk hakkımız. Onu hep arayacağız ve bulduğumuzda da sonuna kadar yaşayacağız. Başlıyoruz galibiyet serisi paylaşımlarına. Açılışı Nuh TAŞ kardeşim yapıyor. Açılış için yaptığı giriş ile sıradakini de işaret ediyor. ---------------------------------------------------------------------- Geçen sezon Mavi-Lacivert anılarımızı birbirimizle paslaşarak burada paylaşmıştık. Bu sezon da benzer bir şey yapmanın tam vakti. Adana masmavi bir güne uyanmışken bugün, bir daha Adana Demirspor'ludur diye ezberletmişken cümle tuhaf renklilere, gurbette derbinin heyecanı yaşayanlar olarak mavi-lacivert heyecanımızı paylaşabiliriz. Başlama vuruşunu yapıp pası Oğuzhan kardeşime atıyorum. --------------------------------------------------------------------- Mavi-Lacivert mutluluk yaşadık yine. Kocaman bir ailenin koca yürekli küçük bir parçası olarak, gurbette kalabalık bir mutluluk. Ankara sonbaharında, sessizce atıştıran yağmurun altında çığlık çığlığa bir se

Adana Demirspor:2-Adanaspor A.Ş.:0

Halkın takımı kazandı, tribün kazandı, haksızlığa boyun eğmeyenler kazandı. Şirketler, tek adamlar, formasını atkısını poşete sıkıştıranlar kaybetti. Kadroda önemli değişikliklerle başladık, çift forvetle Özgürcan ilk 11'deydi. Uğur'un yerine Zafer, Mojsov'un yerine Aykut oynadı. Oyunu kontrol ettik, rakibe oynama fırsatı vermedik. Kilidi, Attamah'ın pasıyla Burak açtı. Astafei muhteşem füzesiyle tabelyaı yazdı. Fazla söze gerek yok,; Adana, Demirsporludur, yeniden başlıyoruz.

Derbi Değil...

Bu günkü maç bir derbi değil. Geçmişleriyle, tarihleriyle, rekabetleriyle bu iki hemşehri ekibin oynadığı maç elbette bir derbi addedilebilir ama bu şekilde mi? Bu tribün yasaklarıyla mı? Bu hafta Adana'da onlarca maç oynanıyor. Mesela Muharrem Gülergin stadında Adana Gençlerbirliği ile Kuzey Adanaspor karşı karşıya gelecek. İkisi de otuzaltı yıllık kulüpler, dünkü çocuk değiller. Ama bu ikisinin karşılaşması bir derbi anlamı kazanmıyor. İsterse yüz yıllık kulüpler olsunlar, başka bir şeyler gerekiyor derbi olması için. Derbi demek önce halk desteği demek, sonra tribünde güçlü olmak demek çünkü. Görsellik demek, iştirak demek, gösteri demek. Evet, davul demek, pankart demek, beste demek. Futbolun bu demek olduğunu kravatlı abilere anlatamadık, anlamayacaklar. Hayatımızda her yere sirayet eden kravatı biz de mecbur olduğumuzda takıyoruz, ama bu alan, yani futbol, yani Adana Demirspor kravata teslim edilmeyecek kadar gönlümüzden, bizden, mevcudiyetimizden... Bu yüzden, derbi de

Adana Derbisi Öncesi

Adana Derbileri, geri kalan 32 maçtan daha farklı değil ama tabii ki özgül ağırlığı farklı. Tribünüyle ayakta kalmış, en kötü maçlarında bile 5 Ocak'ta hatrı sayılır kalabalığı toplamış, azıcık iddialı olduğunda ise stadı iğne atsan yere düşmez noktasına getiren bir camia olarak Demirspor'un bu derbilerde sahadaki başarısı aynı oranda değil. Tribünde bizsek, sahada sensin şiarı pek tutmadı ne yazık ki. Ama bu durum bir maçla unutulabilir, değişebilir. İlk yarıda 4 gol bulduğumuz, 1. lig'teki ilk derbi bunun güzel bir örneği. Geçmiş yıllarda rakibi de potaya girsin diye kent yönetiminin isteğiyle çeşitli güzellikleri yapıldığı, hep hatırımızda, acı hatıra olarak öfkemizi besliyor. O 4 gol belki o öfkenin açığa çıktığı anlar oldu. Son 3 sezonda da iki kez play-off oynayarak Süper Lig'in kapısına biz daha yakın olduk. Şimdi yeniden sezon başındaki azime, umuda ve inada dönmek, yeniden yola çıkmak, memleketteki karanlığı maviye çevirmek için, tribünde bu kez eksik olsak d

Altyapı'da Geçen Hafta

Altyapı'da Elazığspor zaferleriyle geçirdik geçen haftayı. U21 (Gol: Cemre Özcan), U19 Elit (Gol: Mert Can Topal) ve U17'ler (Gol: Erkam Develi) 1-0; U14'lerde de 2-0 (Goller: Emrecan Uzun, Abdulmecit Kumuk) kazandık. U16'larda 3'er kırmızı kartın çıktığı maçta 1-1 (Gol: Yusuf Emre Alyaprak) berabere kaldık. U15'lerde ise öne geçtiğimiz maçta 1-2 (Gol: Süleyman Akca) yenildik. U14 ve U15'ler ikinci haftalarını geride bırakırken (ilk hafta Kayseri galibiyetleri), U17 ve U16'lar ilk maçlarını oynadılar bu hafta. U19 Elitler 4G, 4M ile 8. sırada ve U21'ler de 4G, 4B, 2M ile 5. sıradalar.

Grubun Açıklaması

Şimşekler Grubu son iki haftadır gündemde olan ceza ve maça girmeme konularına açıklık getiren bir basın açıklaması yaptı.   http://www.mavisimsekler.com/adana-demirspor/simsekler-grubu-basin-aciklamasi.html Açıklamanın detayları tabii ki önemli ama bu açıklamayı yaptıran genel çerçeveyi kaçırmamak lazım. Ona dair bir iki söz etmek gerekirse: Öncelikle memleket futbolunda tribünü olan kulüpler açıkça baskı altında. Şimşekler Grubu muhalif kimliği nedeniyle bu baskıyı daha çok hissediyor. İçeride-dışarıda, yakın uzak fark etmeden tribünlerdeki yerini hınca hınç dolduruyorlar. Bu da pek çok kesimin gözünü korkutuyor. Baskının ilk nedeni bu. Grup her zaman takımın başarısı için pek çok şeyi göz ardı etmeye de hazır. Söylenecek çoğu söz, camianın başarı özlemine zarar vermemek için söylenmiyor. Başkan ve yönetimlerden tek beklenti,  başarı. Ama daha yukarıdan gelen baskılara karşı da tribünü sahiplenmek lazım. Bu takımı Şimşekler Grubu olmadan düşünemeyiz. Tribünün sabrını, iyi niyeti

Burs Bilgilendirmesi

Sevgili arkadaşlar, bu donemde havuzumuzu yaklaşık %35 büyüttük ve aylık olarak 820 TL toplamayı başardık. Bu da toplamda 8 kardeşimize ayda 100 TL burs verilmesi anlamına geliyor. Her ay bir arkadaşımıza 20 TL daha fazla burs vererek aradaki farkı adil dağıtma yolunu seçtik. Başvuruda bulunan herkese olumlu geri dönüş yapmak isterdik ama gücümüz buna yetti. Geçtiğimiz dönem sürekli burs alanlara dahil edemediğimiz bazı kardeşlerimize tek seferlik burs ödemeleri yapabilmiştik. Bunun nedeni ben aylık ödeme yapamam ama gücüm tek seferlik katkı yapmaya yetiyor diyen Demirsporlu dostlarımız idi. Bu dönem havuzun da genişlemesi ile belki de tek seferlik katkı koyan biri çıkmadı. Geri dönüş yapacağını söyleyen bir arkadaşımız var. Onun dönüş yapması halinde katkı vereceğimiz arkadaş sayısını artırabiliriz. Burs Verdiğimiz arkadaşlarla özelden iletişime geçtik. Alamayan arkadaşlar üzülmesinler. İhtiyaçlarını karşılamaya gücümüz yetmedi. Kusurumuzu hoş görsünler. Ama başka herhangi bir ihtiyaç

Sorunlar Var, Büyüyor

Dün Elazığspor'a 1-0 yenilerek zirveden iyice uzaklaştık. Geçen 8 haftada oynadığımız takımların 6'sı şu anda üzerimizde yer alıyor. Yani dengimiz takımlara diş geçiremedik. Zor fikstürde, en ağır hasarı aldık.  4 haftada sadece 1 puan... Elazığ maçı, beklediğimiz orta saha değişikliklerine sahne oldu ama bunlar çözüm olmadı. Gol atamadığımız ilk maçtı. Aslında ortada ve beraberlik kokan maçtı. Timur'un süper volesi direkte patlamasa bir puan iyi sonuçtu. Kırılma anlarında bir veya bir kaç oyuncumuzun basit hataları sonucu belirliyor ve bu hataları telafi edemiyoruz. Bazen kaleci, çoğunlukla savunma oyuncularının bir anlık dikkatsizliği skoru aleyhimize çevirince, takımda bu durumu toparlayıcı bir güç ortaya çıkmıyor. Saha içinde ateşleyici ya da lider olacak isim eksikliği çekiyoruz. Kritik anlarda bir anda skoru değiştiren ya da olumlu bir hareketle takımı rahatlatan toparlayıcı bir isim gerekli. Anıl, bu işi yapması gereken ilk isim olarak akla geliyor ama 8 haftada

Hoşgeldin Demir!

Adamın yüreği büyük, gülümsemesi de. Gülünce yanlara tiyatro perdesi gibi açılan yanakları da kocaman. Işıklarınızı söndürür ve sizi kendi samimi ve zeka dolu dünyasına davet eder. Bu adamı, yani Onur'ların Emer olanını, nam-ı diğer Vertumnus'u ya çok seversiniz, ya da çok seversiniz. Ben çok sevdim. Adam, "ben Demirsporlu oldum, olucam, bir yol yordam gösterin hele" diye sizi bulmuşsa, siz çok ama çok şanslısınız. Hiçbir hazine, insanın ayağına gelmez çünkü. Ben çok şanslıyım. Yıllar geçer, büyürsünüz, adam da büyür. Aileler kurarsınız, adam da kurar. Hayaller kurarsınız, ufak tefek, insan/melek karışımlarına dair, etrafınızda cıvıldaşan... Benim kendi hayallerim doğdular. Kaptan'ın ve Biçer'in hayalleri nefese kavuştular, büyüdüler. Bir tek o adam kalmıştı hayallerini harlayan, bir yandan da yüreğini serinleten Meltem'iyle düşler kuran. Sonra haber geldi. Meltem fırtınaya dönüştü, koca denize bir fındık kabuğu düştü, tutunmaya batmamaya çalıştı,

Katliam

İnsan olmak ne zor bu ülkede,  insan kalmak ne zor. Ölümün karanlık kolları, devlet olup sarıp sarmalamış her yanı. Ne yana kaçsak kan, ne yana koşsak acı. Cumhuriyet tarihinin en karanlık katliamı... Bir daha olmasın diyebilmek ne zor.

Passoligin Amacı Görünenden Farklı Mı?

Pass, yani geçiş. Liglere geçiş kartı passolig. Bir taraftarı sevdası ile buluşturmak için peyda olmuş bir aracı. Uygulamaya konulması sürecinde yoğun tartışmalara konu olan, ülkemizde zaten yeterince oturmamış taraftarlık kavramına ciddi darbe vurduğu ise kesin olan bir uygulama. Fayda maliyet analizini daha önce yapmıştık. O nedenle bunun tartışmasına tekrar girmeyeceğiz. Bugün söyleyeceğimiz şey, uygulamanın uygulanmamasına dair. Bu uygulama tribündeki bir yanlışı düzeltme taahhüdü ile getirildi. Neydi o taahhüt? Artık tribünde aşırılık yapan kendi aşırılığından sorumlu olacak. Önceden nasıldı, tribünde olaylar çıkardı, edebi ile maç izleyen insanlar da sahanın kapatılması nedeni ile cezalandırılırdı. Devlet bunu gördü ve dedi ki; -Ver bakalım bana TCKN'ni. -Ver bakalım fotoğrafını. Artık ben maça kim gelmiş bileceğim. Koydu önümüze emniyet görevlilerini. Ellerinde video kaydedici bizi kayıt altına aldılar. Yetmedi tribünlerin muhtelif yerlerine kamera ye

Geçen Seneyle Garip Benzerlik

Geçen sezon ile benzer bir performans gösteriyoruz. Geçen sezon da ilk 4 hafta mağlubiyet almadıktan sonra, ligin 7. haftasında 3 galibiyet 2 mağlubiyet ve 2 beraberlikle +4 averajla 6 sıradaydık. Bu yıl +3 averajla aynı sayıda galibiyet mağlubiyet ve beraberlik aldık. Hatta geçen sezonunun 5-6-7. haftalarını da 1 puanla kapatmıştık (Kayseri-Adanaspor mağlubiyet, Antalya beraberlik). Daha da garibi, 7. haftada kaleci Serdar kart cezası yüzünden forma giyememiş ve Tolga ilk kez kaleyi korumuştu. Sorunumuz aynı, çok gol yemek, geçen sezon da 7 golle ilk 6 takım arasında en çok yiyenlerdendik, bu sene biraz daha artırdık bu sayıyı, 11 oldu, bu kez açık ara öndeyiz. Gol yemenin birinci nedeni orta saha savunmasındaki eksiklik bana göre. İki sezondur sadece Attamah'a kalıyor bu iş. Geçen sezon Ferhat, Cumali, Şaban gibi isimlerden alamadığımız verimi bu sezon da Umut Sözen ve Aykut'tan alamıyoruz. Pas trafiğini yönetme konusunda geçen sezon ilk yarıda Alaattin, ikinci yarı Umut Gü

Altyapı'da 1 Galibiyet 1 Mağlubiyet

Altyapı gruplarında U21 ve U19 Elit liglerde de Karabükspor'la mücadele etti takımlarımız. Deplasmanda U21'lerimz volkan Kurul'un kafa glüyel 1-0 kazandık. Volkan'ın bu sezon ikinci golü. U19 Elit'lerde ise yine deplasmanda 2-1 mağlup olduk, 85. dakikada kendi kalemize attığımız golle. Golümüzü atan Arda Öztep ismi, U14'lerden beri sıkça rastladığımız bir isim. Onu da takip etmek gerekiyor. Geçen sezonu U17 takımında 9 golle kapatan Arda, bu sezon da 7. maçta 3. golünü kaydetti.

Adana Demirspor:1 - Karabükspor:3

Hakem Hakan Ceylan'ın Adana'da yönettiği maçları kazanamamıştık, biri 1.ligteki ilk sezonumuzda Bolu maçı, diğeri önceki sene 2-0'dan 3-2 olan Ankaraspor maçı. Bu kez de öyle oldu. Alakasiz penaltı,  hatalı faul kararlarıyla takımın ipini çekti. Ama tek hatalı o değil. Geçen haftaki gibi hatalı oyuncu değişiklikleriyle Osman Hoca da sorumlu. Ortasaha savunması yapamayan Aykut, Umut Sözen de aynı derecede... Orta sahamızı derleyip toparlayan tek isim Attamah. Bizi hücuma taşıyan da Burak Çalık. Ama Pote'yi iyi marke ettiklerinde topu atacak da kimse kalmıyor. Takımda Hüseyin, Umut, Aykut gibi isimlerin yeri acilen sorgulanmalı. Fikstürümüz kötü, arka arkaya dişli rakiplerle oynuyoruz. Bu süreçte, ikisi iceride olmak üzere 3 haftada 1 puan çok kötu bir performans oldu.

Rakip Karabükspor...

Karabükspor ile oynadığımız son iki maçı da canlı izleyen şanssız nesildenim. Kötü hatıralar, kötü zamanlar... 1. lige çıktığımızdan beri eski hesapları kapatmaya dair bir motivasyonum vardı, kendi adıma. Zamanla bu azaldı. Şimdi pek de umursamıyorum. Karabük'ün şampiyon olduğu, bizim de acıları oynadığımız yılların hatırası elbette sıcak ama kapatılacak hesapların sonu gelmiyor. Şu Gaziantep BŞB hikayesi de böyle değil mi? Hakan Kutlu'ya bilenmenin bir faydasını görmeyeceğiz. Hatta deplasmanda mağlup olursak daha da harap edeceğiz kendimizi. Gereksiz... Karabük maçlarının deplasmanda olanına Ankara'dan büyük otobüs kaldırarak belki de bu alanda hoş bir ilk yaşatmış olabiliriz Demirspor tribününe. Maç boyu maruz kaldığımız aşırı kötü tezahürata karşın umursamazlığımızın bizi büyüttüğünü hissettiğimiz anlar... "İşte siz kesif küfrün çamurundan ağzı yüzü görünmeyen yaratıklar, karşımızdasınız ve sadece acıyoruz size." Sahadaki sonuç değildi ki bizim sınavımız.

Burs Dönemi Duyurusu

Burs dönemimiz başlıyor... Sevgili arkadaslar,  Her eğitim ögretim döneminde istikrarla uygulamaya özen gösterdiğimiz burs katkısını bu sene de devam ettireceğiz. Geçtiğimiz sene 6 arkadaşımıza ayda 100'er TL burs verdik. Havuzumuz genişlediği ölçüde daha fazla Öğrenciye burs vermek ve/veya aylık kişi bası burs tutarımızı artırmayı istiyoruz.  Burs almak isteyen arkadaşlarımız icin kıstaslarımız Ankara'da olması, Demirsporlu olması ve bizim bu arkadaşları tanıyor olmamızdır. Bu arkadaslar içinden en fazla ihtiyacı olduğunu düşündüğümüz kardeşlerimize burs vereceğiz. Burs başvuruları icin ihtiyac sahibi arkadaşımızın ögrenci olması sart değildir. Mezun olmakla birlikte henüz ise girememiş arkadaslar da başvurabilirler. O zor dönemden geçtiğimiz icin onları da anlıyoruz.  Ankara dışındaki Demirsporlu kardeşlerimizi gecen sene Üzülerek geri çevirdik. Belki daha cok ihtiyacları vardı. Ancak haliyle bir burs havuzunu yönetiyoruz ve kimlere destek olduğumuzu görmek,