Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Kasım, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

TT Arena'da Deplasman

Dün Balıkesirspor, TT Arena'da Galatasaray'la kupa maçında karşı karşıya geldi. Bal-kes'ler kendilerine ayrılan tribün büyük oranda doldurmuştu ve güzel de tribün yaptılar tv'den izleyebildiğim kadarıyla... Tebrikler! Tabii aklımıza bu yılın başında (geçen sezon ortasında) 10 Ocak 2012'de bizim de GS ile Arena'da yaptığımız maç aklımıza geldi hemen. Arena'da deplasman kısmını doldurmak, meşale, koregrafi vb noktalarda Adana Demirspor taraftarı yeni bir eşik belirlemişti; hafta içi, kış soğuğunda, İstnbul destekli olsa da çoğu 12  saat mesafeden... ( www.adanademirspor.net/2012/01/galatasaray4-adana-demirspor1.html  ) Süper Lig'teki bir kaç takım dışnda şimdilik o noktaya yaklaşılması zor görünüyor.

2007'deki Kartalspor Maçı

Bu haftaki rakibimiz Kartalspor'la en son 2007'de oynamıştık. Ligin adının Lig B olduğu son sene. Şampiyonluğa en çok yaklaştığımız, belki de en çok inandığımız yıldı; hayalkırıklıklarının da ilk yılı. Kademe gruplarını lider tamamlayıp, diğer 4 grubun ilk ikisi ile birlikte play-off grubuna yükselmiştik. O grubun ilk ikisi doğrudan üst lige çıkıyordu. Adana'da Kartalspor'a trajik şekilde kaybettiğimiz o maç, bizi ilk iki yolunda çok yaralamıştı. O sezon, Kartalspor'la aynı puanda olmamıza rağmen averajla 3. olup ekstra play-off'lara kalmıştık. Bursa'daki Giresun maçıyla sonuçlanan günler... Kartalspor 2007'de yükseldiği 1.lig'ten bir daha düşmedi, tıpkı aynı grupta 1. olup yükselen Boluspor gibi. O yıl biz çıksak gruptan kaderimiz nasıl çizilecekti kim bilir? 11 nisan 2007'deki maçta Çertin'in gördüğü kırımzı kartla son 10 dk.ya 10 kişi girmiştik. Ardından 85'de yediğimiz golle 1-0 yenik duruma düşüp, 88'de Serkan Turhan'la ber

Şener!

En son Erçağ için yazmıştım; bu kez sıra Şener Özcan'da. Demirsporlu'nun ihtiyaç duyduğu, özlemle beklediği sembol isim, simge isim, peşinden gidilesi futbolcu kervanına bu kez hiç beklenmedik bir yerden -kaleden gelen destek... Evet, Şener de iki yıllık performansıyla gözbebeğimiz olma yolunda ilerliyor. Futbola Ankara'da Tigemspor'da başlayan Şener Gençlerbirliği'nin altyapıına geçiyor, sonra G.Birliği'nin pilot takımı olan Hacettepe'ye kiralık gidiyor. Ancak ilk kez 11'e Bozüyükspor'da çıkıyor, 2008 baharında, iki maçta. Ardından 2009'da Kastamonuspor'da şampiyonluk mücadelesi veriyor. (Biz onu Cebeci'de Ankara Demirspor'a karşı oynadığı bir maçta izlemişiz) Kastamonu play-off'larda elenirken o Hacettepe'ye geri dönüyor ve 2010'da küme düşen takımın kadrosunda yer alıyor; çoğunda yedek olsa da 8 maçta 11 şanı buluyor. Sonraki sezo Hacettepe'nin asıl kalecisi oluyor ilk devre ardından devre arasında bize

Ramazan Altıntepe Ağlıyor

G.Antep Bld.'yi deplasmanda 2-1 yendik. İki haftalık pas geçişlerin ardından, bu 3 puan iyi oldu. Eski ah'larımızdan Ramazan Altıntepe'yi üzerek geri dönmemiz ayrıca güzel oldu. Kadro sıkıntısından bahsetmiştik; bu maç zor olacaktı. Cavid, AlHassan, KeremCan, İrfan uzunsüre sonra ilk 11'deydi. Juninho'nun erken golü işimize yaradı. Kapanıp kontratağa çıkmayı iyi bilen takım, istediği oyunu oynadı. İkinci yarıda yeniden Juninho, kendini sevdirdi... Tabii ki aslan payı, Şener'indi. Geçen seni bizi penaltı noktasından alan Şener, bu yıl kaldığı yerden devam ediyor; uzatma anlarında kurtardığı penaltıyla bize hayat verdi. Teşekkürler Şener! Bu galibiyetle başaltına tutunma yolunda önemli bir adım attık.

Kadro Sıkıntısı

G.antep Bld maçı öncesi kadrodaki sıkıntı ve darlık iyice gün yüzüne çıktı. Son gelen haberlere göre Gökhan Kaba da kodroda yok ( haberads.com). Burak Keskin'in kırmızı kart cezasının ardından bu eksiklik, bizi ilk haftaların sıkıntılı günlerine iyice yaklaştırıyor. Tek bir oyuncunun -Yusuf Kurtuluş- yokluğunu 3 haftadır açıkça hissederken, üstüne bu haberler morelleri bozdu. Kadrodaki diğer oyunculara, İrfan'a, Rıdvan'a çok iş düşüyor. Bir yandan da kulübeyi zenginleştiremeyen; AlHassan ve Hüseyin Cimşir gibi kötü transferler yapan yönetimin de kulaklarını yeniden çınlatmak gerekiyor. Bu maçın zorluğu, rakibin gücünden çok bizim eksiklerimizden kaynaklanıyor. Bu eksiklikleri gidermek için herkesin iki kat mücadelesi zorunlu!

Altyapı'da İlk Devre

Altyapı'da ilk devre sona erdi. 10 maç sonunda U14 ve U16'da zirvedeyiz; diğer kategorilerdde de zirveyi zorluyoruz. U14'lerimiz, gruplarında yuenilgisiz lider. Attıkları 38 golle de rakiplerin tozunu atıyorlar! Nevzat Akdoğan, 10 ve Civan Çağın 9 golle önplana çıkan isimlerden.Daha '99'lu bu çocuklar... U15'lerimiz 2 puan farkla ikinci sırada. Onlar da grubun en iyi averaja sahipi ikinci takımı. Arda Öztep, attığı 9 golle kendini gösteriyıor. Arda geçen yıl U14'te de sezonu 19 golle tamamlamıştı. U15'ler Orhan Köziğ denetiminde. Arman Bozkaya'nın yönettiği U16'larımız grubu 5 puan farkla lider götürüyor. 7.haftaya kadar tüm maçlarını kazanan 97'lilerimiz tek yenilgisini G.Antep'ten aldı.  U17'lerimiz şu anda en kötü durumdaki grup. Zirvenin 12 puan gerisindeler. Son hafta G.antep Bld'yi 4-0 yenerek morallendiler.  U18'lerimiz 2 puan farkla ikinciler. İbrahim Çolak denetimindeki U18'

Paralar Ödenmiyor Mu?

Demirspor'da iyi ile kötü arasında ara bölge yok. Birden çok iyi birden çok kötü oluyoruz; olaylar ve moraller birden tersine dönüveriyor. Buca ve Trabzon maçları, yukarıyı zorlayamayacağımızı, orta sıralarda olacağımızı ve dolayısıyla düşme tehlikesini her zaman hissedebileceğimizi gösterdi. 5 haftalık galibiyet performansını yaratan neyse, 2 haftalık performansı yaratan da o oldu: Para mevzuları! Erman'ın maç sonu açıklamasından yola çıkarak çeşitli haber sitelerinde, takımda senetlerin karşılıksız çıktığı, futbolculara ödemelerde sıkıntı olduğunu okuyoruz. Galibiyetlerden sonra, "bu topçulara paralarını verin" diye bitirdik sözlerimizi. Bu şüphelerimizde haklı olduğumuzu gördük. Bu haftaki Antep dışında üstümüzdeki tüm takımlarla oynadık ve Erciyes dışında hepsinden puan aldık. Bundan sonraki fikstürümüz daha avantajlı görünüyor. Ama avantajın gerçeğe dönüşmesi için "içeride" gerekenlerin yapılması lazım. Yoksa bir Demirspor klasiği olarak düşme pot

Lawalsız ve Taraftarsız

1461Trabzon'a 3-0 yenildik. Lawal'sız ve taraftarsız, Alhassan ve Hüseyin Cimşir'le bu kadar... 3golü de sahaya atlayan taraftara gönderiyorum! Yedek kulübemiz yok. İrfan'ın neden oynamadığını Mustafa Hoca açıklamalı,takımın havasını neden kaybettiğini de... Sezon başına mı dönüyoruz yoksa?

Toplanıyoruz!

Maç organizasyonu yapıyoruz! TV ekranından da olsa yine bir arada maçımızı seyredeceğiz. Cumartesi 18:15 – 18:30 arası Karanfil sokaktaki Dost Kitabevi önünde toplanıp mekana geçeceğiz. Mekanımız Sakarya’da, Bayındır sokak 11/C adresinde bulunan Huzur Express. Bu arada Facebook sayfamızda Ali Çağatay Biçer kardeşimizle irtibata geçip tayfa montu almak isteyenler ödemelerini cumartesi günü elden yapabilirler. Görüşmek üzere…

Spor Fonu Meselesi-Yeniden!

Adana Haber gazetesi, bir süredir Büyükşehir Belediyesi'nin Spor Fonu'nu kullanma biçimini haberleştirerek sorguluyor. Gazeteci Murat Özkardeş'in girişimiyle, Fon'a dair çarpıklıklar göz önüne serilmeye çalışılıyor; bu konuda Meclis'te soru önergesi de verildi.: http://www.adanahabergazetesi.com.tr/haber.php?id=25793 http://www.adanahabergazetesi.com.tr/haber.php?id=25816 Gazete'nin yaptığı başvuru sonucunda Eylül 2011-2012 sürecinde Fon'da biriken 8 milyona yakın para 171 spor kulübüne dağıtılmış: Gazete'nin haberine göre "Başkan Vekili Zihni Aldırmaz ile Mali İşler Daire Başkanı Mustafa Hakan Aslan'ın keyiflerine göre dağıttığı yaklaşık 8 milyon liranın kimlere ne amaçla ve hangi kıstaslara göre pay edildiği tam bir merak konusu. Bu dağıtım listesinde sporcusuz spor kulüpleri de var!". Gazetenin iddiası, Fon'da daha fazla para birktiği ve biriken paranın da keyfi kullanıldığı yönünde. Haberde, "Zihni Aldırmaz'ın Adana&#

Bucaspor:1 - Adana Demirspor:0

5 haftalık seri sona erdi. Üzerimizde yenilme baskısı oluşmaya başlamıştı sanki. Bunu atmak açısından iyi oldu. Yine deplasmanda 1 puan iyi olabilirdi... Arka arkaya gelen galibiyetlerin hem bizim futbolcuları havaya soktuğunu hem de rakibi daha da bilendirdiğini söyleyebiliriz. Bu maç toparlanmak ve tekrar disipline dönmek açısından bir uyarı olsun!

Faruk Morkal'dan...

Pazar pasajı, Demirspor'un son dönem yüzme efsanelerinden Faruk Morkal'ın spor hayatını ve başarılarını anlattığı kitaptan... Ayhan Karataş gibi Demirspor'un yetiştirip Galatasaray'a kaptırdığı Morkal, 1972'de Münih Olimpiyatları'na katılma başarısı göstermişti. Morkal'ın kitabı, Adana Demirspor yüzme ve sutopu takımlarının ve Adana'nın yüzme ile dolu efsenevi günlerinin son demlerini anlatıyor. Aşağıdaki satırlar zirveye yükselişin ilk yıllarından, 1967'den; "Adana Demirspor Yüzme Takımı olarak yarışlara onbeş gün kala kampa girdik. Havuzun misafirhanesinde kalmaya başladık. Yemeklerimizi Muharrem Ağabeyin lokantasında yiyorduk. Türkiye Şampiyonası uzun yıllar sonra ilk kez Adana'da yapılıyordu. (...) Nihayet şampiyonanın ilk günü geldi çattı. Herşey mükemmeldi. Atatürk Yüzme Havuzu sanki seyirci seline kapılmıştı, dört bir yanı hıncahınç doluydu. Birinci gün birinci seansta yeni bir rekor, öğleden sonraki seansta ikinci bir rekor kı

Hatırlarız...

(foto: facebook/kentvedemiryolu)

PFDK'dan 1 Maç Ceza

Biz çuvaldızını kendimize batırmıştık ama PFDK çuvaldızdan daha büyük birşey kullandı! Ankaragücü maçındaki olaylar ve saha atlama nedeniyle 1 maç seyircisiz oynama cezası aldık. Kimse kusura bakmasın ama hak edilmiş bir ceza; Rize maçından beri 3bin, 6bin, 9bin şeklinde katlanan para cezaları aldık. Tribün olaylarıyla sahaya atlama birleşince seyircisiz maç cezası kaçınılmaz oldu. Çok kritik 1461Trabzon maçında tribünler boş olacak. Bu cezaya neden olanların kendilerine ekstradan 1 maç daha ceza verip, stada gelmemeleri, vicdanlarını rahatlatmak için bir yol olabilir. Tribünümüzü biz övelim ve biz eleştirelim, başkasına bırakmayalım. İyiyiz, güzeliz, destekte süperiz, kalabalığız ama bu kadar iyi giderken takıma ceza aldırmak konusunda da iyiyiz ne yazık ki!

Mustafa Uğur

Son 5 haftadaki performansın baş mimarlarından Mustafa Uğur'un açıklamalarını okudum: http://www.sadeceadanademirspor.com/haber/adana-demirspor/5-te-5ten-sonra-galibiyet-konusulmaya-baslandi/351.html Bence haberin başlığı yanlış atılmış, zaten hoca 5'te 5'ten sonra "galibiyet konuşulmaya başlandı" dememiş; "şampiyonluk konuşulmaya başlandı" demiş. Ayrıca açıklamalarda asıl önemli noktalar, "Enkaz değil psikolojik olarak sıkıntılı takım devraldım" ve "kazanmak için herkesten çok koşmalıyız" sözleri. Hocanın, "Barcelona sistemini 2000 yılında Kayseri'de uygulamaya çalıştım" cümlesi de ayrıca dikkate değer. Her ne kadar memleket futbolunda herkesin herşeyi Barcelona ile karşılaştırma hastalığından hoşlanmasam da, hocanın kafasındaki oyunu yansıtması açısından önemli. Tıpkı futbolcu öğüttüğümüz gibi, teknik direktör değiştirmek de bir alışkanlık haline gelmişti Demirspor'da. Sezon başı ortalama 3 hoca geçiyordu elim

Lawal, Milli Takım'ın Gözdelerinden

Orta sahaoyuncumuz Raheem Lawal'ın Nijerya Milli Takımı'na çağrıldığını 1 Kasım'da yazmıştım. Lawal, 14 Kasım'da ABD'de Venezuala ile oynanacak maçın kadrosunda yer alacak. Lawal, Ocak ayında başlayacak Afrika Uluslar Kupası öncesi Milli Takım'ın gözdeleri arasında gösteriliyor: http://www.mtnfootball.com/africa/nigeria/news/2012/november/05-super-eagles-afcon-watch.html Lawal, mtnfootball.com'un listesinde, Victor Moses, Peter Utaka, Mikle Obi, Sone Aluko, Ahmed Musa, Elderson Echijiele ile birlikte formda futbolcular arasında sayılıyor. Lawal için, "yaratıcı özelliği ve bunu ortaya koyma gücü ile teknik direkör Keshi'nin listesinin üst sıralarında yer alıyor"ifadesi kullanılmış. Lawal'ın sakatlanmadan dönmesi ve yokluğunu hissettirmemesi en büyük dileğimiz.

A2'de Zirvedeyiz

A2 liginin ilk yarısı tamamlandı. 11 maç sonunda 8 galibiyet, 1 beraberlik 2 mağlubiyetle grubumuzda zirvedeyiz. Geçen senenin U18'leri bu yıl da başarılarına devam ediyor. Zaten biz onları biliyorduk, neler yapabileceklerinin farkındaydı; hepinize helal olsun çocuklar! A takımının primlerini A2 takımına vermesi de günün ayrı bir güzel haberiydi. Özellikle son 4 haftada şaha kalktık; tıpkı A takım gibi... 4 haftada gelen 13 golle birlikte gol sayımız 26'ya çıktı. Toplamda gollerin 8'i Yunus Ünsal, 6'sı Recep Çoban ve 5'i de Muhittin Tümbül ve Yusuf Kemal Atalay'dan geldi. Savunmadave orta sahda Ali Osman, Mertkan ve Mehmet'in istikaraı gözlerden kaçmıyor. Artık bu kadrodan A takıma montelerin başlaması gerkiyor, gelecek sene bu çocuklarınj en az ikisi 11'de olmalı... Yönetimin yarışmacı değil frenlemesine karşı siz kendinizle yarışmaya devam edin çocuklar... Kendinizi geçin ve Demirspor'u daha yukarı taşıyın!

TRT WEB TV Çilesi

1. lig maçlarının yayın hakkına sahip olan TRT, her hafta 5 maçı televizyondan canlı yayınlıyor. Bunlardan biri TRT1'den (çoğunlukla cumartesi gündüz olanlar), diğer dördü TRT Spor'dan (ctesi iki, pazar iki şeklinde) veriliyor. Kalan 4 maç ise WEB TV adıyla internetten izlenebiliyor. Şu ana kadar Demirspor'un Adanaspor ve Konyaspor iç saha maçları tv'den; Rize, Manisa ve Ankaragücü maçları ise WEB TV'den verildi. Adanaspor maçının canlı verilmesi neredeyse zorunluluktu!)Deplasman maçlarında ise daha şanslıydık; Bolu, Denizli, Erciyes, KSK, Urfa maçları tv'den verildi. Bu hafta deplasman maçımız yine WEB TV'de... İki hafta üst üste Demirsporlu televizyondan maçını izleyemeyecek; internetin kesik kesik yayınına muhtaç olacak. TRT, eminim ki belli bir dengeyi gözetiyordur bu maç yayınlarını şekillendirme konusunda. Ancak geçen haftaki Antep BB-Buca, 1461Trabzon-Kartal gibi seyirci sayısı çok az olan maçları tv'den verip, izleyicinin maç keyfini azaltm

Şimşekler Grubu'ndan Açıklama

Ankaragücü maçında yaşananlarla ilgili olarak Şimşekler Grubu'ndan açıklama geldi. Kendilerine yakışan olgunlukta bir açıklama... Ben de blogta bazı eleştirilerimi paylaşmıştım; o eleştirilerin dikkate alındığını anlıyorum yazılanlardan. Bunun dışında "nereden geldiğimizi unutmayalım ve rakibe saygılı olalım" vurgusu da ayrıca dikkate değer. Sahaya birşeyler attırmama, atanlara engel olma konusunda statta güçlü bri refleks var. Aynısını takip taraftarı tahrik etmeme konusunda da gösterlim lütfen! Özellikle güney kale ve kapalı A üst'e önemli iş düşüyor. Açıklama şöyle: "Uzun yıllardır verilen hayati mücadelelerde ve onca emekte en önemli pusulamız, yol haritamız HAKLI OLMAK olmuştur. Gerçek Adana Demirspor Taraftarları kendisini herkesten çok eleştirmiş ve herzaman kendisini başkalarından çok sorgulamıştır. Bu durumu daha çok kendi özelimizde ve kendi memleketimizde yaşadığımız için diğer şehirlerdeki insanlar doğal olarak bunun farkında olmayabilir. Ama Ad

Erçağ!

Yıllardır söyler dururuz; şöyle adını gururla formamızın arkasına yazdıracağımız, adına şarkı yapacağımız, bizi coşturan ve peşinden sürükleyen bir fenomen futbolcumuz yok diye. Uzay takımlarının yıldız kadroları da altyapıdan yetişen oyuncular da bizi hayalkırıklığına uğrattı son 10 yılda. Ne İlker Avcıbay'ın ihaneti, ne Özgür Nasuh'un prim dertleri bitti. 6 ayda bir kadro değişti, daha sahadakileri öğrenemeden yenileri geldi. Dilimiz yandığı için, kimseyi çok sevmemek için direndik. Şu bloga, futbolcu isimlerini övgü için değil hep yergi için yazdık... Ama bir isim iki yıldır bu taraftarın gönlünü kazanmada önemli adımlar atıyor: Erçağ Evirgen. Erçağ, Demirspor için uzun sayılacak süredir takımda. 6 ay değil, 1 yıl değil tam ikinci sezonu! Gidecek gibi de görünmüyor; zaten gitmemeli! Kabul edelim, ilk zamanlarda onu biraz savruk, top ayağına yakışmaz buluyorduk. Koşuyordu mücadele ediyordu ama bitirici özelliğini görememiştik. Geçen yıl Ercan Albay'la şahlan

Adana'da Deplasman Sorunu

Dünkü Ankaragücü maçıyla ilgili de olsa, aslında bir süredir aklımdaydı bu mesele; Adana'ya deplasman yapanlara çok da iyi davranmadığımız yönünde bir fikrim var. Sadece taraftar olarak değil, Adana Emniyeti de bu konuda başarısız. Kabul, herkes bizim gibi gitmiyor deplasmana, sadece takıma destek ver-karşı taraftan gelen tahriklere kapılma güdülenmesiyle gelmiyor olabilirler. Ama biz çuvaldızını kendimize batıralım. Adana Demirspor maçlarında, deplasman tarafı güney kale arkasıdır (Yeni skorbordun olduğu kısım, tvden izlerken sağ taraf..). Buraya en yakın iki bölüm güney kale arkasının bizim taraftara açık kısmı ve kapalı A Üst'tür. Kapalı A Üst'te birkaç yıldır ADS-DER ekibi oturur, ondan öncesinde de genelde gruba mesafeli kesimler otururdu; grubun engellemesine takılmadan sahaya futbolculara rahat tepki vermek için. Güney kale arkası ise gerek sahaya uzaklığı gerekse Adanaspor tarafı olmasıyla, Demirsporlular tarafından mümkünse tercih edilmeyen bir yerdir. Demirs

Dün Cebeci'de...

Dün Cebeci Stadı'nda, Ankaragüçlü bir grupla bizim tayfadan arkadaşlar birlikte Ankara Demirspor'u destekledi. Lokomotif, Karagümrük'e 2-1 yenildi ne yazık ki. (fotolar: Nadir Avşaroğlu)

Adana Demirspor:4 - Ankaragücü:1

Bir dörtlük tarife de Ankaragücü'ne geldi; 5'e 5 yaptık, olmazı oldurduk yeniden! Bu sezon 1. ligte ilk kez 5 maçlık galibiyet serisi yakalandı. Maçta tribünler yine muhteşemdi! Goller, Juninho (2), Gökhan Kaba ve Erçağ'dan geldi. (fotolar, twitter'dan.) İlk yarıyı Gökhan'ın golüyle 1-0 önde kapadık;  ikinci yarı Ankaragücü'nün beraberlik golü sonrası tribünde gerginlikler oldu. Ankaragücü tribünü boşaltıldı. Akabinde internet ortamında yine atıp tutmalar, gereksiz ithamlar başladı. Her deplasmanda olabilecek sıkıntılar...  Hele ki tribünü güçlü iki camia arasında bu tat gerginlikler her zaman olur. Tribünde dostluklar anlamsız olduğu kadar düşmanlık da  bir o kadar saçma. Herkes kendi derdinin peşinde. Ankara'da çok sayıda Ankaragüçlü ahbabımız vardır. Herkes sakin olsun... Ayrıca bugün Ankara Demirspor maçı için Cebeci'de Ankaragüçlü ve Demirsporlu arkadaşlar birlikteydi. Fotoları birazdan...

Benim Hala Umudum Var

Ne son dört haftanın keyfi, ne önceki dördünün kahrı; hepsinden öte, hepsinden yakın; içeride ve dışarıda Demirspor sevgisi bizi kendine bağlamaya devam ediyor. "Alınacak dersler var, sorulacak sorular" olsun; benim hala umudum var: http://www.youtube.com/watch?v=QCmFTr9N3q0

Geçen Sene-Bu Sene

Geçen sene Ekim sonu-Kasım içinde yine 4 maçlık galibiyet serisi yakalamıştık. 2004'ten beri ilk kez böyle birşey oluyordu ( www.adanademirspor.net/2011/11/2004ten-beri-ilk-kez.html ). Yönetimiyle, hocasıyla yine gergin ve sahada da kötü başlayan bir sezonda beklenmedik bir seriydi; hangisi gerçek diye sormadan edemedik ( www.adanademirspor.net/2011/11/hangisi-gercek.html ). O seri 5 maça taşınamamıştı; Denizli Bld mağlubiyeti yüzünden... Sezon boyu dalgalanan takım, sezon sonunda beklenmedik şekilde bizi şampiyonluk kıyılarına atmıştı! Belli mi olur, belki bu hafta o seride yeni bir halka kazanılır; belki bu Kasım'da yeni bir sayfa açılır; belki yine dalgalanıp duruluruz ama şampiyonluk karasına çıkarız. Belli mi olur! Dilimizi ısıralım...

Lawal, Nijerya Milli Takımı'na Çağrıldı

Orta saha dinamomuz Rahhem Lawal, Nijerya Milli Takımı'nın Venezuela ile oynayacağı hazırlık maçının aday kadrosuna çağrıldı. ( www.mtnfootball.com/africa/nigeria/news/2012/october/27-raheem-lawal-thrilled-by-eagles-recall.html  ) Lawal, en son Haziran ayında Ruanda karşısında milli forma giymişti. Venezuela-Nijerya maçı 14 Kasım'da ABD'nin Miami kentinde oynanacak. Tebrikler Lawal!

Ankaragücü Üzerine...

Ankaragücü ile Adana'daki en son lig maçını Ekim 1994'te oynamıştık. (2003'te de kupa maçında karşılaşmışız). Hakem Nedim Göklü'nün katlettiği, 60. dk'da 9 kişi kaldığımız ama son dakikada yediğimiz golle 3-2 yenildiğimiz maç... ( www.tff.org.tr/Default.aspx?pageId=397&macId=48001 ) Sahaya girenler, hakeme saldıran kulübe vs derken 3 ya da 4 maç tarafsız sahada cezası almıştık da bir daha belimizi doğrultamamıştık. 1.ligte (yeni süper Lig) son sezonumuz böylece daha 7. haftada bitmişti, aslında o haftaya kadar 3 galibiyetimiz vardı. (O Nedim Göklü, bu haftaki maçın da gözlemcisiymiş!) Ankaragücü, sadece tarihi olarak değil ayrıca kentin sosyo-kültürel değerlerini yansıtmasıyla da köklü kulüplerinden. Duygu Hatipoğlu-Berkay Aydın'ın (her ikisiyle de tanışıp ahbap olma şanı yakaladığım için mutluyum) yazdığı "Bastır Ankaragücü" kitabında kulübün tarihi ve sosyolojik temellerini bulmak mümkün. Kitap Ankaragücü merkezli de olsa ülkenin futbol ve tara