Hakem Hakan Ceylan'ın Adana'da yönettiği maçları kazanamamıştık, biri 1.ligteki ilk sezonumuzda Bolu maçı, diğeri önceki sene 2-0'dan 3-2 olan Ankaraspor maçı. Bu kez de öyle oldu. Alakasiz penaltı, hatalı faul kararlarıyla takımın ipini çekti. Ama tek hatalı o değil. Geçen haftaki gibi hatalı oyuncu değişiklikleriyle Osman Hoca da sorumlu. Ortasaha savunması yapamayan Aykut, Umut Sözen de aynı derecede... Orta sahamızı derleyip toparlayan tek isim Attamah. Bizi hücuma taşıyan da Burak Çalık. Ama Pote'yi iyi marke ettiklerinde topu atacak da kimse kalmıyor. Takımda Hüseyin, Umut, Aykut gibi isimlerin yeri acilen sorgulanmalı. Fikstürümüz kötü, arka arkaya dişli rakiplerle oynuyoruz. Bu süreçte, ikisi iceride olmak üzere 3 haftada 1 puan çok kötu bir performans oldu.
Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu. Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar. Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek. Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta
Yorumlar