Ana içeriğe atla

Mavilacivert.com'dan açıklama...

Transferlerle ilgili olarak Mavilacivert.com'dan açıklama geldi. Yukarıdaki resme tıklayıp büyüterek okunabilir. Yine de okunamıyorsa metin halinde aşağıya koyuyorum.

"ADANASPOR A.Ş.'DEN FUTBOLCU TRANSFERİ YAPILMASINI İSTEMİYORUZ, ADI GEÇEN TAKIMDAN GELECEK OYUNCULAR İLE GERÇEKLEŞECEKSE ŞAMPİYON OLMAK DA İSTEMİYORUZ.

TÜRK İNSANININ BALIK HAFIZALI OLDUĞUNDAN DOLAYI BİZİM DE KENDİLERİ GİBİ OLDUĞUMUZU DÜŞÜNENLER OLABİLİR DİYE HATIRLATIYOR ve GEÇEN SENE LİGİN 2.YARISINDA OYNANAN ADANASPOR A.Ş. KARŞILAŞMASI ÖNCESİNDE BİZLERE " HER İKİ TAKIM DA KARDEŞTİR, İKİ TAKIM DA ÇIKSIN, AMAN HA YENERSEK KİMSE SEVİNMESİN, ŞAMPİYONLUK TURU ATILMASIN " TELKİNLERİNDE BULUNULDUĞU BİR ORTAMDA MAÇ SONUNDA KİMLERİN KARŞIMIZDA GÖBEK ATTIĞINI UNUTMUYOR,BU NEDENLE, İLGİLİ ŞAHIS İLE SÜRDÜRÜLEN GÖRÜŞMELERİ VE TRANSFER ÇALIŞMALARINI, PROTESTO EDİYORUZ.

ADANA, 68 SENEDİR DEMİRSPORLUDUR..."

Yorumlar

yavuzy dedi ki…
Bu açıklamaya kesinlikle katılmıyorum. Söz konusu transferler ilgili yorumumu, "Cem,Alper,Mehmet" başlıklı yazıda yapmıştım. Transfere karşı çıkmak, futbolcunun geldiği takımla ilgili olabilir mi hiç? Hangi devirde yaşıyoruz-birbirinden transfer yapan nice takımlar var.

Bence site yöneticilerinin kişisel hırslarını yansıtan bir açıklama olmuş ki geçtiğimiz zamanlarda bu takımın adını yazmaya bile çekiniyorlardı fikstürde.

Mücadeleyi burdan kuramayız, bu şekilde sadece kendi sınırlarımızda takılı kalırız.
vertumnus dedi ki…
@Disconnectus Erectus;

Katılıyorum. benim de transferlerle ilgili görüşlerim "Cem, Alper, Mehmet" başlıklı yazıya paralel durumda. Yazıyı özellikle yorum katmadan koydum, haber/duyuru kapsamında. Altında tartışabiliriz diye düşünüyorum.
Adsız dedi ki…
ilgili şahıs nasıl bir terimdir anlayamadım,mavilacivert com hatırladığım kadarıyla demirspor yönetimine sene başında talip olacaktı,aklı selim holiganizmden uzak bir taraftar profilinden oluştuğunu düşündüğüm mavilacivert comun bu açıklaması çok düşündürücü..
Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Adanaspor A.Ş.'nin mevcut yapısından dolayı bu takımdan transfer yapılması etik bulunmayabilir,istenmeyebilir, Cem, Alper ve Cihan'a verilen bonservis parası fazla bulunabilir (ki hatırı sayılır bir para bence), bu oyuncular yerine başka oyuncular alınabilirdi denebilir, Adanaspor A.Ş.'nin Başkanı samimi bulunulmayabilir ama açıklama biraz duygusal olmuş.
Adsız dedi ki…
Gereksiz bir çıkış, olan olmuş yapılan yapılmış. Şu noktadan sonra yapıcı eleştri yerine onu istemiyoruz şunu istemiyoruz tarzı çıkışların kime ne faydası var, Türkiye nin kuzey ırak politikası gibi, kırmızı çizgiler çizip madara olmanın tecrübesini görememiş bu arkadaşlar?
Jose Marti dedi ki…
Adanaspor'dan da, Mersin İdmanyurdu'ndan da, Karabükspordan da, İsrailli bir takımdan da transfer yapabiliriz.
O takımdan futbolcu istemiyorum diyerek iki adım öteye gidemeyiz.
Özgür Nasuh'u istemiyoruz denebilir ama bu durum aynı değil.
Bu futbolcular sahada Demirspor forması giyecek.
Açıklama hatalı olmuş, kaldırılsa iyi olurdu..
Adsız dedi ki…
Demiştim demek istemiyorum ama adı konulmamış bir 'Akgül' rahatsızlığı var derken bunu kastetmiştim :) Saygılar...
yavuzy dedi ki…
Sayın Adsız,

Sözkonusu olan rahatsızlık, soyadının Akgül, Uzan, Durak, Adsız veya erectus olmasından kaynaklanmıyor. Rahatsızlık, "tek adam" zihniyetinden kaynaklanıyor.

Bugün, siz bir şirket takımının müşterisi olarak, bir tek adamın ilahiyane aldığı kararların-karardan ziyade lütufların peşinde koşmaktasınız.

Ama ben bir takımın taraftarıyım. Fark, gayet açık.

Bugün Akgül veya Adsız veya erectus, ben küstüm oynamıyorum-kapattım bu kulübü dese, kim ne diyebilir?

Benzer bi sıkıntı bizim kanadımızda, A.D. kod adlı şahısta var. Tek fark, onun bizi kapatma yetkisi olmaması. Bizim onun bu yetkiyi alma girişimlerine karşı direnme gücümüzü hala kullanmamız-ortaya koymamız-onun bu gücün farkında olması.

Mavilacivert.com'un açıklaması ise, Akgül rahatsızlığını evet bi cebine koyuyor ama bunun ötesine geçiyor. Asıl tehlikeli olan bu. Tehlike şu: Memleket futbolunu sarıp sarmalayan hakim futbol dilini aynen benimsemek. Yani, kendinden olmayanı ölüme yollamak. Yok etmek.

Ben Adanaspor'un OLMADIĞI bir Adana istemiyorum. Tersine, onların Demirspor camiasınnın içinden çıktığını bilerek, onların Demirspor kentteki konumunun bir gereği olarak doğduğunu bilerek ve buu her seferinde-her cümlemde anarak-onların ötesine geçmek istiyorum.

Yukarıdaki açıklama ise memleket futboluna hakim bir "basitlik"ten öteye gidemiyor. Dolayısıyla beni temsil etmiyor.
Adsız dedi ki…
Erectus, ben Adanaspor'un taraftarıyım, senin belediye memuru olmadığın gibi ben de müşteri değilim. Futboldaki düzensizlikler, endüstrileşme bizi nerelere götürür daha bilemiyorum, ama A. Demirspor şirketleşecek, yoksa Türkiye liglerinde oynayamaz, o zaman da kendini müşteri olarak hissedecek misin bakalım...

Rahatsızlık tek adamlıktan kaynaklanıyorsa bu bizi ilgilendirir değil mi :) Onur'un dediği gibi sizi bağlamaz :)

Adanaspor 3 kulübün birleşmesi ile kurulmuştur, bunlardan Torosspor 1931'de kurulmuştur :) İstiyorsan kontrol et :)

Çok fazla uzatmayacağım, yine konuyu farklı tellerden çalıyoruza getirip inkar etmeye çalışacaksınız bazı konuları...
Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Adsız turuncu,bir adama bel bağlamışsınız körü körüne onun arkasından gidiyorsunuz. O açıklamada bahsettiğin anlamda Akgül rahatsızlığı yok. Disconnectus erectus olayı gayet güzel özetlemiş. Bizde Aytaç Durak küstüm oynamıyorum dedi, Demirspor hala ayakta, sizde Uzanlar gitti, koskoca bir sezona bile çıkamadınız. İki gün sonra Akgül takımı satılığa çıkarırsa ve yeterli tutar veren birisi çıkmazsa, bu lig bana ağır geliyor, hedefim bir alt ligde bu takımı yaşatmak derse bakalım o zamanda arkasından gidecekmisiniz?
Biz Demirspora aşığız, siz ise kim para verirse ona.
yavuzy dedi ki…
Saygıdeğer Adsız,

Tam tersine aynı telden çalıyoruz; yoksa bu kadar şevkle cevap yazar mıydım size? Önemsendiğinizin değerini bilin!

Adanaspor tarihiyle ilgili olarak, inanın, okuyup okuyabileceğinizden daha fazla şey okudum. Sizin internette gezinen klişe metinlerinizin ötesinde, 40'lı 50'li yıllarına gazete ve dergilerini tozlarını içime çektim. O yüzden içim rahat.

Adanaspor adıyla 30'ların sonunda bir kulüp kurulduğunu ama yaşayamayıp Seyhanspor'la birleştiğine de bilirim dolayısıyla...Sakin olunuz.

Oysa siz, bu tek adamlık mevzuunu bizi ilgilendirir diye taca atıyorsunuz; bizi asıl bu yaralıyor.
Onur BİÇER dedi ki…
Farkında olmadan bir de görüyorum ki taşı yemişiz kafamıza sevgili adsız. Söylemek istediklerimizi yazımızda söylemişiz, yorumlarla katkımızı koymuşuz, yetinmemiş sizlere kapılarımızı sonuna kadar açmışız. Artık bir sonuca varamayacaksak bu topu taca atmak, inkar etmeye çalışmak değil, sadece yorum kısmını gereksiz dialoglardan uzak tutmaya çalışma çabasıdır.

Gerçekten de Akgül'ün tek adamlığı beni bağlamaz ama bu konuyu Adana Demirspor'a hakim olmaya çalışan şahısların da bulunduğu bir platforma çekerseniz günlerce sürer bu tartışma ve konunun yine dışına çıkarız. Şirketleşme konusuna değinmişsiniz, evet zorunlu olarak şirketleşeceğiz. Müşteri değil ortak olma çabamız var. Sahi Adanaspor'da pay sahipliği nasıl, ana sözleşme kime nasıl haklar tanımış?

Bence girmeyelim bu konulara, hem konu sahibine haksızlık olur, hem ekstra dersler çıkar sizlere çalışacak. Yine yakın geçmiş konuları gelir gündeme.

Samimi bir şey söyleyeyim tartışmanın seviyesine sığınarak, inanın Demirspor taraftarının kişi ve takımlar konusunda kompleksi yok. Hatta siz üst lige çıktığınızda bile olmadı. Hatta göbek attığınızda bile kompleksimiz olmadı. Biz ne ettiysek kendimize ettik. Dışarının sallayabileceği bir Çınar değil bu kulüp. O nedenle kendinize pay çıkartmayınız. Geçmişin doğrularını üstlenip, hatalarınıza savaş açınız, bizim gibi olunuz, siz de kazançlı çıkarsınız.

Yorum sahiplerine katılıyorum, bu kez olmamış mavilacivert.com'un yazısı. Dilerim kaldırırlar.
Adsız dedi ki…
Çok fazla araştırma yaptıysanız, Torosspor'un tarihini de araştırmışsınızdır... Siz zannediyor musunuz ki Tarsus'ta, Mersin'de 1920 lerde futbol takımları kurulacak, koskoca Adana'da ise 1940'lar beklenecek, böyle bir şeyi düşünenler birazcık sorgulasa Çukurova takımlarının tarihini, anlarlar gerçekleri... Elimde resimler, belgeler var, Torosspor ve Akınspor kendilerini 1966 yılında fesh edip 1954 tarihli Adanaspor'la birleştirmişlerdir, dediğim gibi, 1940'lardan önce takımlarımız vardı, şu anki Adanaspor bunu barındırır içerisinde, karşı çıkanlar olacaktır tabi buna... Ben 1940'larda Adana'da kurulan Demirspor'un Adana'ya getirdiklerini inkar etmiyorum, lakin içimizden çıktınız tarzı söylemler komik kalıyor gerçekleri düşündüğünğzde... Bu noktada mavilacivert.com dakilerin söylemini daha ciddiye alabilirim eleştri adına :)
Şimdi uzun uzadıya Orhan Şeref Apak'ın 1960 ların ortasındaki liglerde şehirleri temsil projesini anlatmayalım, nedenlerini yazmayalım :) Konumuz bu değil, tek adamlık mevzuunda haklısın, sonuna kadar haklısın, fakat ülkede tek adamlık mevzusu olmayan kurum kuruluş yok, hükümet dahi ortada... Neler yapılabilir, bakacağız, fakat dediğim gibi dönemsel hadiseler olarak bakıyorum buna, her iki kulüp içinde... Fakat tek adamlık mevzusuna dokunan bir tek sensin, başkaları kim nasıl göbek atmış ona bakıyor :) İyi geceler...
Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Sevgili Adsız,1940'lardan önce Milli Mensucat, Sümerspor ve Türk Ocağı gibi bazı kulüpler de vardı. Demirsporda bir müessese takımı olarak kuruldu. Adanaspor ise Demirsporda bir şekilde söz sahibi olamayan kişiler tarafından 1966 yılında birleşme ile kurulmuştur. 1940'lardan önceki takımlarımızı Adanaspor barındırır ifadesi de biraz iddialı olmuş. Madem elinizde bu kadar belge var şu belgelerden birisini bizle paylaşırsan sevinirim. Mesela 1954 yılı kadronuzu istemiyorum sizden, 1965 yılı kadronuz ve/veya Başkanınızın ismini söylermisiniz? Birde Orhan Şeref Apak dönemine gönderme yapmışsınız. Madem o dönemde Adanaspor vardı, neden temsil edilecek diğer takım olarak sizi değil de bir müessese takımı olan Demirsporu tercih etti.
3 takımı 1966 yılında birleştirin, sonra da 1954 deyin. Hadi renkler sarı-lacivert olsa bir nebze ama...Bugünlere bakınca Hacettepespor daha etik davranmış gibi geliyor.
mustava dedi ki…
Bayram Akgül'ün "profesyonellik" dersi verdiği açıklamasına bir tepki olarak yazılmış bir giriş metnidir. Ancak belli ki demek istediğini tam anlatamamış ve yanlış anlamalara sebebeiyet verebilen bir metindir. Mavilacivert.com'un gayesi husumet yaratmak veya nefreti körüklemek elbette değildir. Bilakis mavilacivert.com her zaman sağduyudan yana olmuştur. Bunun neticesi olarak daha fazla yanlış anlamaya mahal vermemek açısından metin anasayfadan kaldırılmıştır.

Yine de bir kısım Adana Demirsporlu, geçen sene şampiyonluğun ne şartlarla kaybedildiğini, yaşanılan olayları unutmayacaktır.

Mustafa Uçar
Mavilacivert.com Yönetim Kurulu Üyesi
mustava dedi ki…
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Jose Marti dedi ki…
Adsız'a değerli görüşleri ve eleştirileri için teşekkür ederim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir