Ana içeriğe atla

Azimle ..... Duvarı Deler!!!

Seyhan Belediye Başkanı Azim Öztürk, kendisine yapılan eleştirilere sessizliğini bozmuş(!). Adana Demirspor'umuzun ve diğer Adana takımının kombinelerinden almış hazret.. Söylenenlere göre protokol kombinesi almış beyefendi, 100.000 TL kaynak olmuş takım başına. Bir de fotoğrafı var ki kombineyi Bekir Başkan'dan alırken; dillere destan.. Yardım gecesinde yayını kesen, gidip Kayseri'den kombine alıp, seçildiği memlekete zerre faydası dokunmayan bir şahsın fotoğrafını burada paylaşmak içimden gelmedi. Takımıma maddi gelir oldu diye seviniyorum, fakat bu paranın Azim Bey'in cebinden çıkacağını da zannetmiyorum. Suya bir zam geçirir sevgili(!) başkan, kombineleri de Adana halkı almış olur... Herneyse... Öyle ya da böyle bir şekilde Adana Demirspor'a katkı yapmak zorunda kaldı onca eleştiriden sonra.. Kendisinin "Azimle Çalışıyoruz" diye bir sloganı vardı.. Şahsına oluşan onca tepkiden çekinerek bu işe mecburen girdiğini düşündüğüm Azim Bey'e bir slogan da benden olsun: "Azimle ..... duvarı deler"...


Bu arada paralarını almadan kombineleri teslim etmeseydiniz Sayın Bekir Başkanım.. Her türlü kahpeliği gördüğümüzden, her an tetikte olmayı öğrettiler bize çok şükür...

Yorumlar

maraton dedi ki…
Bekir başkanım aldıgınız parayı ışık cihazında bakın.Sahte olabilir.Atatürk ün resmi yerine kendi resmini monte ettirmiş olabilir sayın zübükzade....
Metin dedi ki…
su faturalarının tahsilatı ve geliri Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından idare edilmekte. yani suya zam gelmesinin seyhan belediyesi ile alakası yok.

yardım gecesinde yayını kesmesi, kayseri'den kombine alması gibi suçlamalar konusunda kendisinin aksi yönde açıklamaları var. Bu yargılar kesin bir kaynağa dayanmadan bu tür suçlamaların yapılmasını ve bu üslübu yanlış buluyorum.

(Azim Öztürk veya bağlı bulunduğu siyasi parti ile herhangi bir bağım yoktur, yazdıklarım objektif düşüncelerimdir)

Azim Öztürk'ün bu kadar üzerine gidilmesinin sebebi Aytaç Durak ile husumetlerinin olmasından kaynaklandığını düşünüyorum...
Ati dedi ki…
sayı metin gül.. su faturası olayı zaten bir taşlamaydı.. benim demem odur ki, kendi cebinden mi verdi bu 200.000 tl yi? hiç sanmıyorum.. kayseri kombinesi alması zerre umrumda değil. alabilir , isterse loca alabilir kayseri stadından ki bu en tabii hakkı. beni ilgilendiren Adanaya, Adanademirspor a ne faydasının dokunduğudur. bir sürü haber portalında kendisi ile ilgili haberlerin altına girilen olumsuz yorumlar nedeniyle bu kombine işine çark ettiğini düşünüyorum..üslup konusunda ise size kesinlikle katılmıyorum. 58 bin lira toplanabilinen bir yardım gecesinde bırakın telefonla bağlanıp yardım yapmayı, ortak yayını kesip abidik gubidik program koyan bir kanalın yöneticisine kullanabileceğim en yumuşak üslup budur..
aytaç durak konusuna gelince, ne tanırım kendisini, ne severim, ne de nefret ederim. nötr bir kişidir kendisi benim için, toplamada 0, çarpma da 1 dir.. benim derdim o yayının kesilmesidir, benim derdim sıkışınca yardım eder görünülmesidir..
Adsız dedi ki…
Öyleyse bende kesin bildiğim bir konuda yazayım :)

Bundan birbuçuk yıl evvel, şuan işlerini Adana' da yürütmekte bulunduğum özel Telekomünikasyon firmasının Seyhan Belediye' si ile yapmış olduğu anlaşma gereği tüm sabit telefonlarının "UMT" hizmetlerini vermekteydi. herşey güzel, amma velakin iş tahsilata gelince kötü :) aylarca fatura tahsilatı yapılmayıp mahkemelik olundu ve nitekim sözleşme tek taraflı fesh edildi. Demem o ki Sayın Başkanım, tahsilat konusuna dikkat edin :)

....hakan
Jose Marti dedi ki…
Eleştirilerine sonuna kadar katılıyorum Ati..
Yine de Azim Öztürk'e teşekkür ediyorum, kendi tek kuruşunu harcamadığını bilsem de..
Duygu Günebakan dedi ki…
Tribününü küfürden uzak tutmaya çalışan bir takımın taraftarlarına bu tür itici imalar yakışmıyor. Hele ki Ankara Tayfası'na... Azimle ne yapan duvarı deliyor? İma yapacaksanız biraz daha yaratıcı olmalısınız.

Duygu Günebakan
liseli şimşekler dedi ki…
para tahsilatı konusunda sıkıntı olmaz..kimsenin kendi şirketinin örneğini vermesine gerek yok..çünkü ikisi ayrı konu.bu tahsilat yapılmazsa bile medya yoluyla yapılır.bunlar yersiz düşünceler...liseli şimşek hasan
Adsız dedi ki…
İnşallah haklı çıkarsın liseli şimşek...
Ati dedi ki…
sayın duygu hanım.. bu yıllardır kullanılan bir deyimdir. Azim beyin seçim çalışmalarında kullandığı "AZİM le çalışıyoruz" sloganına itafen yazılmıştır tarafımca, ve benim kişisel görüşümdür. ankara tayfasını bağlamaz.. oradaki ..... kısmında yazmadığım kelime, s harfiyle başlayan ve büyük abdestini yapan manasına gelen kelimedir. bu bir küfür değil, tekrar söylüyorum yıllardır kullanılan bir deyimdir halkın arasında.. siz bilmiyorsanız ve her ne sanıyorsanız onun yanlış olduğunu belirtir, yapacağınız eleştirilerde biraz daha yaratıcı olmanızı rica ederim. saygılarımla...
Duygu Günebakan dedi ki…
Deyimi ben de sizin söylediğiniz gibi biliyorum. Halk derken kast ettiğiniz ne? Biz başka bir şey miyiz? Ayrıca, siz kendinizi Ankara Tayfası'ndan görmüyorsanız benim yorumumu üzerinize alınmayın rica edeceğim. Saldırganlaşmak yerine daha "yaratıcı" şeyler bulabilirsiniz. Gerçekten...

Duygu Günebakan
Adsız dedi ki…
Duygu Hn. haklı, bu tür deyimler Ankara Tayfasına veya bir Demirspor taraftarına yakışmıyor bence de!

Ziya...
Ati dedi ki…
duygu hanım;

yazdığım yorumların neresinde saldırganlık bulduğunuzu anlayamıyorum. niyetiniz üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek gibi davranıyorsunuz.. sevgili ziya kardeşim ve şahsınız yazımı ve görüşlerimi beğenmeyebilirsiniz. sonsuz saygı duyarım. benim görüşlerim ve tarzım budur, beğenmeseniz bile bende saygı beklerim.
halktan değilsiniz demedim ben size, belki deyimi bilmiyorsunuzdur ve ..... lı kısım yanlış anlaşılabilir diye açıkladım. yazımı ve yazdığım deyimi yeteri kadar "yaratıcı" buluyorum efendim. kendimi ankara tayfasından görüp görmemek konusuna gelirsek;ben kendimi bu oluşumdan görmesem burada yazacağıma, haber portallarının altında shoutbox lara isimsiz yorumlar bırakırdım. benim yazdığım beni bağlar, yazdıklarıma katılmayan tayfa elemanları olabilir diye düşünerek kendi düşüncemdir , tayfayı bağlamaz diye yazdım ama.. herneyse efendim, ilk yorumun altında yazdığım gibi .. saygılar...
Pervez Müşerref dedi ki…
Ankara Tayfası'ndan konuya dair daha yaratıcı başlık beklenmesi yanlış değil. Sizler alıştırdınız bizi yerinde, doğru ve güzel eleştiri okumaya. Sıçmak kelimesi küfür müdür değil midir tartışılır. Halk tarafından kullanılıyor mu kullanılmıyor mu o da tartışılır. Hatta ileri giderek küfrün yanlış olup olmadığı da tartışılır bunlar başka Ankara Tayfası'nın sitesinde bununla karşılaşmak başka. İsmi Azim olan birine eleştiri yazarken akla gelecek ilk cümle başlıktaki.

Muhabbetlerimle,
Pervez
Adsız dedi ki…
duygu günebakan'la ziya hayırdır azim öztürk'le bir akrabalığınız mı var bu kadar zorunuza gitti..Yazan arkadaş adamın anasına avradına küfür mü etmiş acayip acayip konuşuyorsunuz..Hadi işinize bakın..
vertumnus dedi ki…
Adsız,

Duygu Hanım ve Ziya Bey'in yorumlarında Azim Öztürk'e ilişkin herhangi bir söz yok. Genel anlamda bu sitede böyle bir sözün geçmesinden ötürü rahatsızlıklarını belirtmişler. Yazı Azim Öztürk'le ilgili olmasaydı da aynı yorumları bırakırlardı bence zira konu Azim Öztürk değil. Öncelikle konuyu doğru anlayın.

Bıraktığınız yorumda "akrabalığınız mı var", "zorunuza gitti", "işinize bakın" v.b. kalıplarla kurduğunuz üslubunuz bana hiç hoş gelmedi. Burası birilerine "delikanlılık" yapabileceğiniz bir yer değil.

Yorum bırakırken kişiselleştirmeyelim tartışmalarımızı.
Metin dedi ki…
Sevgili vertumnus, son yazdığın yorumu sen yazmasan dayanamayıp ben yazacaktım.. İnsanlar birileri hakkında olumlu eleştiri veya sıradan fikirlerini belirtince aksini düşünenler hemen; hayrola akrabası mısınız, ne çıkarınız var, çalışanı mısınız vsr.. gibi çok gereksiz yazımlarda bulunuyor. Bu tür yorum ve eleştirilere çok karşıyım, sırf bunlardan rahatsız olduğum için bu tarz yorumlarıma ek olarak böyle bir bağ olmadığını belirtmek zorunda hissediyorum kendimi.
Ati arkadaşımın da biraz daha sakin olması gerektiğini düşünüyorum.
Ati dedi ki…
sevgili Metin gül;

gerek yazımı yazarken, gerek burada yapılan yorumları cevaplarken son derece sakinim efendim.. sinirli olduğumu yazılanların neresinden çıkardınız diye tekrar tekrar soruyorum.. bir kişiyi ve uygulamalarını eleştirirken kullanılabilecek en sade dili kullanmaya çalıştım. ısrarla sakin ol , saldırganlaşma diyorsunuz.. buraya şahsın akrabası da yazabilir, taraftarı da.. ama sakin ol lafını dehşet ve ibretle reddediyorum çünkü sakinim efendim. arzu ederseniz bir yazı daha yazayım öfke kusan, aradaki farkı anlayın.. saygılar efendim..
Adsız dedi ki…
Vertumnus ve Metin Gül gereğini söylemişler, kendilerine teşekkür ediyorum.

Ziya
Mahatma Gandi dedi ki…
Daha önce çeşitli defalar Beşiktaşlı olduğunu belirten Pervez Müşerref'in bu bloga yorum bırakmasını kasıtlı buluyor ve protesto ediyorum!

Hindistan, Demirsporludur.
mustava dedi ki…
tartışmanın gidişatı yazılan konunun oldukça dışına taştı. herkes fikrini beyan ettiğine göre artık uzatmanın faydası yok.

tekrar en başa dönersek, azim hocanın üzerine kurulan baskı sonuç verdi denebilir. medya, taraftar siteleri vs. platformlarda sürekli azim öztürk'e yüklenildi. normaldir, demokrasi böyle işler çünkü.

demirspor olarak parayı aldık, sevinçliyiz, umarız devamı gelir. ancak gözlerden kaçan azim öztürk'e yüklenilmesindeki esas figürün aytaç durak olduğudur. biraz da aytaç baba böyle istiyor diye bu durum yani. e bunun da futbolla, demirsporla ilgisi yok. olay tamamen politik manevraların sonucu.

"demirspora fayda sağlıyorsa banane" diyebilirsiniz elbette. ama şu çok korktuğumuz "spora siyaset karıştırmak" var ya, işte bu tam olarak o oluyor. bakalım gelecek günler ne getirecek?
Metin dedi ki…
Öfke dolu ek bir yazı yazmana gerek yok, sakin olmanı temenni etmemin sebebi biraz daha eleştirilmeye açık olmanı istememdi, bu yazdığımız yorumlar senin şahsına bir hakaret değil ama sen öyle bir imajla cevap yazıyorsun sanki.

Ayrıca eklemek istiyorum; Bu blogda yazılan yazılar aksi belirtilmedikçe Ankara Tayfasını temsil eder. yanılıyor muyum?, çünkü ben buraya Onur'u, Mustava'yı, Vertumnus'u okumak için değil Ankara Tayfasının yazılarını okumak için geliyorum, takip ettiğim kadarıyla da burada yazanlar (yazarlar) bizzat kendi fikirlerini yorum alanlarında belirtiyorlar.
--
Açıkcası ben senin yazında direk Azim Öztürk'e karşı bir saldırı gözlemliyorum; evet kendi cebinden vermiyor bu parayı tıpkı Aytaç Durak ve diğer devlet/kamu görevlileri gibi. Evet Akdeniz TV yayını kesti ama şuanda konuşulan konu o konu değil, ve bir kural vardır ki; Aksi ispatlanmadıkça ağızdan çıkan kelam doğrudur. Azim Öztürk yayını kestirmiş olabilir (gerçekten bilgim yok) ama bir kanıtın olmadığı müddecte burada o konuyu tekrar dile getirmek bence yanlış.

Sakinlik konusuna son olarak; diğer yorum yazan arkadaşlara istinaden "haber portallarında haberlerin altına isimsiz olarak yazılar yazardım" gibi bir cümle kurman pek sakince görünmüyor, haberlerin altına isimsiz yazanlara karşı bir tavrın var ama seninde ismin Ati olarak görünüyor?

umuyorum sakinlikten ne kast ettiğim anlaşılmıştır.
vertumnus dedi ki…
Hah, Gandhi de gelmiş, tamam olduk :))

Siyaset sokunda böyle oluyor işte! Bir belediye başkanıyla başlayan konu Orta Asya'da diplomatik bir krize neden oluyordu nerdeyse :))
Adsız dedi ki…
Bir düzeltme de ben ekleyeyim.Deyim tam olarak, AZİMLİ SIÇAN (FARE)BETONU DELER-dir ve hiç bir hakaret içermez.Saygılarımla Ömer Durmuş.
Ati dedi ki…
Sevgili Metin bey, o yazı altına isimsiz yorum bırakırdım lafımın nedeni, buraya isimsiz yazı bırakanlara bir tavır değil, yanlış anlamışsınız efendim.. kendimi ankara tayfasının bir üyesi olarak görmese idim gider haber portallarının altında isim bırakmadan yazar ve tepkilerin odağı ben olmazdım demek istemiştim. benim yazılarımın altında Ati yazıyor, çünkü benim adım Atilla, ve bana tekmil kainat Ati diye sesleniyor bu konuda benim yaptığım bir hata olduğunu da düşünmüyorum efendim..
evet benim yazımda direk zim öztürk e karşı bir tepki var, nedenlerini de belirttim, katılıp katılmamak size kalmış dedim.. yayın kesilmesiyle ilgili bir açıklama aradım azim beyin ağzından, hiçbir sonuca ulaşamadım. ayrıca benim takip ettiğim haber portallarında azim beye verilen tepkilerin bileşkesidir bu yazı, yani halkın tepkisinin bir potada eritilmiş haline benim bakış açımla yaklaştım.
insanlar kendi çocuklarıyla, anne babalarıyla, eşleriyle aynı fikirde olamazken, ben yazdım, tüm ankara tayfası kabul eder diyemiyorum maalesef. yoksa bizim kendi aramızda fikir ayrılıkları yok mu sanıyorsunuz? herkes aynı fikirde olsa, "padişahım çok yaşa" anlayışıyla gül gibi geçinip gitsek bu oluşum yürümezdi efendim..
saygı ve sevgilerimle...
Adsız dedi ki…
Azim Öztürk'e ilişkin eleştirilerinde Ati'ye katılıyorum. Elle tutulur bir yanı yok adamın. Biz Demirsporluyuz, baş eğmeyiz öyle ona buna.

Bu arada sözün gerçek halindeki "sıçan" sıçmak anlamında değil fare anlamındadır."Azimli fare duvarı deler" gibi. Yukarıda da bir arkadaş yazmış zaten.

Mehdi
Ati dedi ki…
sevgili ömer durmuş;

amman diyeyim sayın abim, bir de fare yi karıştırırsak işin içinden çıkamayız hiç. keşke ..... yerine direk yazsaydım kelimeyi diye düşünüyorum zaten. teşekkürler yorumunuz için...
Metin dedi ki…
Neyse çok uzatmayalım, fikirleri yıkmak atomu parçalamaktan zor. her ikimizin de haklı ve haksız olduğumuz kısımlar var.

Biraz evvel Akdeniz TV haber merkezi ile görüştüm, Azim Öztürk'ün resmi olarak Akdeniz TV ile herhangi bir bağı yok, (tabi Aytaç Durak'ın da Çukurova TV ile resmi bir bağı yok diyebilirsiniz :) ) Yardım gecesinde yayının kopmasının tamamen teknoloji ve teknik yetersizliklerden dolayı olduğunu, herhangi bir kasıt veya siyasi amaca dayanmadığını bildirdiler.

Saygı ve selamlarımla.
Adsız dedi ki…
kimse kimseye delikanlılık yapmıyor vertumnus delikanlılığı senden öğrenmeyecez. Madem yorumu beğenmedin yayınlamazsın.Onaya düşmüyor mu bu yorumlar.Yıllardır kullanılan bir deyimi, Demirspor'lu olmayan adamların bize ahlak dersi verir tarzdaki yorumlarına da bi kelamda bulun o zaman. Arkandayız Ati

Emrah Ergenç
Onur BİÇER dedi ki…
Sevgili Emrah Ergenç, Ati ile aynı fikirde olmanız da olmamanız da olağan bir durum, lakin yazınızdan bu yazı nedeniyle sanki Ati'ye yazısından dolayı bir linç girişimi olmuş gibi bir algılamaya kapıldığınızı gördüm. Böyle bir durum söz konusu bile olamaz. Biz farklı düşünen insanlarız ama etle tırnağız.

Bakınız, Vertumnus ile ilgili yazdığınız yazıya da bir cevap verme zorunda hissettim kendimi. Evet, haklısınız, yorumlar onaya düşüyor. Yalnız bizim delikanlılık anlayışımızda bize ters gelen düşünceleri yok etme, alanımız dışına itme yok. Bu nedenle birbirimize bu dersi vermemize de gerek yok. Hepimiz delikanlılığı farklı yorumluyoruz diyelim buna.

Nasıl bulmak istiyorsak öyle bırakacağız bu blogu. Gerginlik olmadan tartışılabilen bir blog burası. Öyle de kalacak. Bu çizgiyi bozan hangi düşüncedeki okur olursa olsun gerekli uyarıyı da alacak. Emin olunuz, Ati'ye karşıt görüşte yazan insanlardan gelen yorumları sert olarak algılasa idik, aynı tepkiyi gösterirdik. Bu blogda kimse kimseye düşüncesi için saldıramaz.

Öte yandan kimseye zorla bu bloga girin, burada tartışın demiyoruz ki. İnsanlar gönüllü geliyor. Zenginliklerini gönüllü katıyorlar. Biz de bundan mutlu oluyoruz. Bu konudaki düşüncem şudur, gergin tartışma ortamlarında fikir beyan eden kişi azalır, zenginlik azalır, sonunda da tahakküm edenler kalır. Bunun olmaması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.

Cümlelerimde biz ibaresini kullansam da görüşler şahsi görüşlerimdir, muhatabı Tayfa değil, benim.

Metin'e de bir açıklama yapayım. Metin blogumuzun şu anda 15 adet yazarı var. Bir elin 5 parmağı bir değilken, burada yazılan her yazıyı Tayfa'nın yazısı olarak algılamamak lazım bence. Bunun Ati ile asla ilgisi yok. Ati, Ankara Tayfası'nın en büyük elemanıdır. Tayfanın ise çok kozmopolit bir düşünce yapısı var. Demem o ki kurumsal bir açıklama yapılacağı zaman, o gerçekten anlaşılıyor ve bunu belirtiyoruz. Ankara Tayfası'nın yazısı değil de Ankara Tayfası'ndan bir ses olarak algılasak daha doğru sanki.
Duygu Günebakan dedi ki…
İşte tam olarak bu kirlilikten bahsediyorum.

Ne Azim Öztürk'ü tanırım, ne de belediye başkanlarından herhangi birini... "Halk"tanız. Adsız yorum bırakan arkadaşların klavye delikanlılığı için hiçbir şey söyleyemiyorum. Kendi kaba deyimleriyle "İşinize bakın" diyebiliyorum ancak.

Ankara Tayfası'na gelince... Burada yazılanlar elbette kişilerin kendi düşünceleridir ama burası tayfanın blog sayfası, yani "oluşum"un. Dolayısıyla "kendi, şahsi düşüncelerim, tayfayı bağlamaz" demek, bence sıyrılmaya çalışmaktır. Bu blogda ne yazılar gördük, hiçbirinde Aytaç Durak'a veya ADS'ye zararı dokunan diğer bütün herkese bir hakaret ya da çirkin imalar okumadık. Tayfa, diğer taraftarlar gibi değil, hepsi üstruplu, neyi, nerede, nasıl söylemesi/yazması gerektiğini bilen insanlar. Sizin gibi klavye delikanlılarına pabuç bırakmayacaklarını umuyorum.

Delikanlılığı kimden öğreneceğiniz bilinmez ama adam olmayı hiç kimsenin size öğretemeyeceği belli.

Duygu Günebakan
Onur BİÇER dedi ki…
Sayın Duygu Günebakan, düşüncelerinizdeki adam olma ibaresinin de saldırganlık içerdiği aşikar, başlık amacından çoktan çıktı. Lütfen sizler de daha özenli olunuz.
Duygu Günebakan dedi ki…
"kimse kimseye delikanlılık yapmıyor vertumnus delikanlılığı senden öğrenmeyecez. Madem yorumu beğenmedin yayınlamazsın.Onaya düşmüyor mu bu yorumlar.Yıllardır kullanılan bir deyimi, Demirspor'lu olmayan adamların bize ahlak dersi verir tarzdaki yorumlarına da bi kelamda bulun o zaman. Arkandayız Ati

Emrah Ergenç"

Bu saldırganlık değil midir peki?

İlgi çekmek kolaydır. Bir anda herkesin gözdesi olabilirsiniz ama ilgiyi, saygıyı tutmak zordur. Umarım "doğru/düzgün" yorumlar yapabilen, akıllı ve yaratıcı eleştiriler getiren takipçilerinizi bu tür gereksiz şeylerle kaybetmezsiniz. Ama ben ağzımın payını aldım. Burası erkeklerin oyun alanıymış... "Kadın hareketi"ne olan desteğiniz için teşekkür ederiz ancak lütfen bunu bize bırakın. Bu tür çirkin yorumların/yorumcuların olduğu bir yerde kadınların desteklenmesi var olan çabayı da geriye götürecektir.

Susuyorum.

Duygu Günebakan
Onur BİÇER dedi ki…
Sevgili okuyucumuz, o mesaja da cevap vermiş olduğumu görmüş olmalısınız. Sizin o yorumunuzdan önce üstelik. Lütfen alınganlık göstermeyiniz. Kırdım ise affola, ama bunu içerecek bir şey olduğunu düşünmüyorum açıkçası.
türkayADS dedi ki…
yorumlar,yazının önüne geçmiş...Bu arada ankara tayfası da insanlardan oluşuyor,diyeceğim o ki burdaki insanların da bir patlama noktası var...yazı da hiçbir şekilde küfür içermeyen bir tepki yazısı...bu kadar uzatmanın manası yok bence...
Ati dedi ki…
metin bey haklı; kimse kimsenin düşüncesini değiştiremiyor. ayrıca herkesinde haklı olduğu yerler var. benim düşüncem buydu, türkayın da dediği gibi artık yazıyla ilgili yorum girilmiyor, karşılıklı atışmalara dönmeden burada kapatalım mevzuyu.. herkese görüşlerinden ötürü teşekkürler; kalbinizi kırdıysam affola.. saygılar, hürmetler değerli demirspor sevdalıları...
vertumnus dedi ki…
Sn.Emrah Ergenç,

Yukarıda da denildiği gibi, yorumlar yazıdan hayli farklı bir noktaya gitmiş durumda, cevap verip konuyu kapatacağım.

Azim Öztürk'le ilgili hiçbir şey söylemeyen, sadece yazının başlığından rahatsız olduğunu belirten 2 yorumun yazarlarına kalkıp "Azim'le akraba mısınız?"la başlayan saldırgan bir yorum yazmak, benim değerlendirmemde yalnız boş bir delikanlılık gösterisi yapmaya çalışmaktan öte değildir.

Başlığın rahatsız edici olduğunu söyleyenlere, "hayır, yıllardır kullanılan bir tabirdir" demenin 1000 farklı yolu vardır, saldırganlaşmadan. O yorumları bırakan insanların Demirsporlu olup olmadıklarını, Azim Öztürk'le ilgili ne düşündüklerini dahi bilmeden denilen "akraba mısınız" oluyor.

Ben kendi adıma Azim Öztürk'ün "Demirspor"u ağzına bile alamayacağını düşünüyorum. Azim Öztürk, Demirsporluluğu anlayabilecek kapasitede olmaktan kaba bir hesapla 1 milyar ışık yılı uzaktadır. "Tam Bağımsız Adana Demirspor"dan bir adım geriye atmamaktan yanayım, ne pahasına olursa olsun. Bu anlamda Ati'yle yakın düşünüyorum. Ancak bu durum, Ati'ye üslup eleştirisi getirenlere saldıranları kınamama engel değil.

"Yorumu beğenmedin, yayınlama o zaman" görüşü de yine aynı bakış açısının ürünü...

a kişisi: bu başlık olmamış, rahatsız oldum, daha yaratıcı olabilirdi.
b kişisi: sen Azim'in akrabası mısın?!!??

c kişisi: o yorum olmamış, delikanlılık yapılacak yer değil burası, kişiselleştirmeyelim
b kişisi: yayınlamasaydın o zaman !!!!!

Umarım, özetleyince ne denli çirkin gözüktüğü daha net görünür olmuştur.

Tartışabiliriz diyoruz, üsluplu tartışmanın en şahanesini biz yaparız diyoruz, tartışmanın içinde diktatorya savunanlar çıkıyor! Eleştiriler akrabalıkla suçlanıyor, yorumlar "o zaman" yayınlanmasın deniliyor.

Çok şükür ki bu blog diktatörlükle yönetilmiyor...
Hakan HOŞCAN dedi ki…
Azim Öztürk kombine almada bu konu kapansın tartışma bitsin :D
Alaattin BALCANLI (T.ÖZAL) dedi ki…
Tartışma bu tip konuların tuzudur biberidir.Altına şurdaki yorumlar yapılmasa inanın hiçbir tadı olmaz.Kendi kendinize espri yapmayın sizde Hakan bey bu kadar.İnsanlar ciddi bir münazara içinde iken yaşınızı bilmiyorum onun için sizin diyorum böyle sulu şeyler yazmanıza gerek yok.ayrıca kitap çıkacakmış diye duydum emeği geçen herkese teşekkürler ankara tayfası.sizin gibi bir tayfası var demirsporun ne kadar güzel birşey.tabi ne kadar dışarıdan izlesemde şimşekler grubu.hepiniz sağolun varolun..

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.