Ana içeriğe atla

Demirspor'un Siyaset Karşısındaki Durumu

Demirspor taraftar kitlesi ve taraftarının kulübe bağlılık düzeyi ile Adana'nın en önemli baskı gruplarından biri. Ancak büyük bir baskı grubu olduğunun farkında mı? Buna ilişkin bir resim çektikten sonra olması gereken çerçevesinde Şimşekler Grubu tarafından bir siyasinin karşılanması olayını irdeleyebiliriz.

Demirspor belki de şampiyonluk maçına çıkıyor, belediye Demirspor'a otobüs tahsis etmeme cüretinde bulunabiliyor.

Demirspor'un tesisleri belediyeye ait görünüyor ve istendiği takdirde bu tesisin aylık kirasının kulübümüze yükletilmesi sureti ile kulüp maddi açıdan darboğaza sokulabilir veya tesislerden çıkmaya zorlanabilir.

Demirspor her sene istisnasız olmak üzere alenen hakkı olan spor fonunun hesabına aktarılması için belediye mensuplarına teşekkür ve rica minnet ziyaretleri gerçekleştiriyor.

Yeri geliyor, bir siyasi telefon ediyor, bir de bakıyoruz ki Demirspor ücretsiz olarak bir oyuncusunu başka takıma vermiş.

Vergi borcumuz var, SGK'ya borçlarımız var, devletlülerin ağzına bakıyoruz.

Tablo çok ama çok acı. Demirspor siyasetin oyuncağı haline gelmiş durumda ve oyuncak olacak kadar kendisini küçültmesine karşın siyasetten de adam akıllı nemalandığı söylenemez.

Resmi çektik. Bir de yöneticiler açısından bakalım. Birçok yönetici ismini Demirspor'da yapıyor, Demirspor ile tanınıyor, Demirspor adıyla sosyalleşiyor ve Demirspor sayesinde/aracılığı ile/katkılarıyla siyaset sahnesinde kendine yer buluyor.

Ama o, ama bu saikle girmiş olsun siyasete; Mustafa Tuncel, Adem Atılgan, Bekir Çınar, Aytaç Durak siyasi arenada da boy göstermiş olarak biliniyorlar. E şimdi taze yöneticimiz Ali Uğur Akbaş da aday adayı olarak bunlara eklendi. Bakalım yerler gökler başka oğullar nasip edecek mi siyaset sahnesine?

Bu türden oyunların döndüğü, oyunlar kadar rüzgarın da döndüğü koca bir siyasi arena Adana Demirspor. Madem Demirspor bir siyasi arena, o arenada taraftar da olmalı ve olacak da... Bunu bu şekilde kabul etmeliyiz. 

Taraftarın siyaset sahnesinde rolünü nasıl oynaması gerektiğine kafa yormalıyız bence bu aşamada. 
Öncelikle Demirspor taraftarı siyasi arenada Demirspor'un menfaatlerinin belirleyici olduğunu ortaya koymalı. Siyasiler de Demirspor'un menfaatlerine aykırı davranmaktan çekinmeliler. 

Belediye Demirspor'a saygı duymalı. Spor fonundan kaynak aktarımı olsun, otobüs tahsisi olsun, tesisler olsun gündeme dahi gelecek konular olmamalı, hatta kalıcı gelir bile hiç gündeme gelmeksizin çözülmeli. 

Bunlar yapılırsa veya yapılacağı vaat edilip, vaatler tutulur veya tutulma yönünde olumlu adımlar atıldığı görülürse taraftarın siyasiye hak ettiği övgüyü ve desteği vermesi olağan olmalıdır.

Bunlar yapılmaz ise siyasiler siyasi geleceklerini düşünmeliler. Yeri geldiğinde ulusal gazetelere ilan verilmeli, yeri geldiğinde siyasinin genel merkezinin (il merkezi değil) önünde siyasi aleyhine protesto yapılmalı, il sınırlarına çıkılmalı, e-posta ve dilekçe yoluyla başvuru yöntemi yaygınlaştırılmalı, o siyasinin sonraki dönemde önemli bir kitle tarafından istenmediği açıkça ortaya konulmalı. Aynı şekilde usulsüz yapıldığı düşünülen işlemler ile ilgili olarak Sayıştay ve diğer yargı makamları nezdinde başvurular yapılmasından kaçınılmamalı.

Şimşekler Grubu bir siyasi parti liderini karşılamış. Neden karşıladığına bakmadan yorum yapmak hatalı olur. Ayrıca bu siyasi partinin gelecekte Demirspor'a karşı tutumunun yönüne karşı Şimşekler Grubu'nun nasıl bir tavır takınacağı görülmeksizin de bu olay değerlendirilmemeli. Bu karşılama bende açıkçası kamuda uyanan tepkiyi uyandırmadı, zira Grubun biat edeceğine inanmıyorum. Hatta aksine, o karşılama ile bakana "siz siyasisiniz, sizin görevleriniz var, siz Adana'dan bu makama geldiniz, Demirsporluların da oylarını aldınız, Demirspor'a karşı görevleriniz var, bizim de sizden beklentilerimiz var" vurgusu yapıldığını düşünüyorum. Biz varız, buradayız, siz de burada mısınız, diye soruldu, şimdi gelişmeleri bekleme zamanı. Yeni doğan gün ve günler çok şeye gebe.

Yorumlar

Mavi Şimşekler dedi ki…
Bakalım yerler gökler başka oğullar nasip edecek mi siyaset sahnesine?

süper...

Bu blogdaki popüler yayınlar

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A