Ana içeriğe atla

Gençlerbirliği 1-2 Gerçek Adana Demirspor

Kardeşlerimiz bence en önemli galibiyetlerinden birini aldılar. Bu sene Gençlerbirliği çok iyi bir takım kurmuş gördüğüm kadarıyla ve bu takıma karşı şansımız hiç tutmamıştı, hep kora kor oynamıştık ama bileklerini bükememiştik. Bu kez son sözü biz söyledik ve en kritik dönemde ilk dörde girme mücadelesinde çok mühim bir galibiyet aldık. Tebrik ediyoruz kardeşlerimizi.

Gollerimizi ilk yarıda Muhittin ve ikinci yarıda sonradan oyuna giren Ahmet kaydetti. Yavuz maçtaydı, ben şehir dışında olduğum için iştirak edemedim. Yavuz'un anlattığı kadarıyla Ahmet'in golü çok güzelmiş, rövaşata atmış kardeşimiz. 2-0 öne geçtikten sonra son saniyelerde Gençlerbirliği bir serbest atıştan golü bulmuş ve maç böyle sona ermiş.

Toplam 14 maç oynanacak olan ligde 12 maçı geride bıraktık. Fenerbahçe ve Altay'ın birer maçı eksik. Şu anda maç fazlasıyla 19 puanla üçüncü sıradayız. Fenerbahçe'nin Altay'ı mağlup etmesi halinde dördüncülüğe gerileyeceğiz ama her halükarda ilk dörtteyiz an itibarıyla. Ayın 19'unda sahamızda Altay ile oynayacağız. Bu maç çok önemli olacak ilk dörde girme açısından.

Tekrarlıyorum, sahada Demirspor varsa yarışır, inadına yarışır, ölümüne yarışır, gerçek Adana Demirspor'a böyle bir anlayış yaraşır. Siz, sizi anlayamayacak olanlara inat savaşın, kazanacaksınız, kazanacağız. Helal olsun sizlere. 

Yorumlar

Metin Yılmaz dedi ki…
Bu çocuklar, inanıyor, bu çocuklar oynuyor, bu çocuklar armaya sahip çıkıyor. Maç sonunda, beş kişi de olsak, taraftara 'şimşek sizinle gurur duyuyor' diyenler bu çocuklar. İnsan, bu çocuklar galibiyet aldıkça bir seviniyor, bir üzülüyor. Trabzon'a bakın, 92 doğumlu bir yaş ortalamasına sahip takımla şampiyon olacaklar. Bir de bizim as takıma bakın... Neyse...
yavuzy dedi ki…
Dün müthiş bir maç izledik; kıran kırana geçti, bi ara sertlik yükseldi. İlk yarıda üstünlük tamamen bizdeydi. Golden hemen sonra bir topumuz da direkten döndü. Devre sonuna doğru Gençler'in bir topu iki direğe birden çarpıp geri döndü. O an şans bizden yanaydı. İkinci yarı oyunu iyi tuttuk. Rakibin daha atak oynadığı bu yarıda, kontradan çok net pozisyonlar bulduk. Muhittin ikinci gol şanslarını harcadı ama yerine giren fovetlerimiz işi bitirdi. Ben Amhet iye gördüm ama Yunus atmış sanırım ikinci golü. Müthiş bir dömivoleydi. Kanatta Hüseyin yine çok iyiydi... Tolga ortada oynadı. Defansta Cenk hatasızdı. Maç sonu sevinç ise çok çok keyifliydi!

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...