Ana içeriğe atla

Kritik Eşikler

Mağlubiyet çok can sıkıcı. Kritik eşikleri bir türlü aşamıyoruz. Bu artık karakteristiğimiz haline geldi. Tarsus'tan iyi mücadele etmemize rağmen yine elimiz boş döndük. Şu "kritik maçları kazanma" meselesini bir türlü oturtamadık.

Mağlubiyete ilişkin sebepler belli. Artık bireysel hata yapma lüksümüz yok, kalmadı. Mardin maçında yine azimli futbolumuzu oynarsak, bireysel hatalarımızı da rafa kaldırırsak Mardin'i yener ve zirveyi diğerlerinden koparmak adına büyük bir avantaj elde ederiz. Tarsus'ta eksik kalmamıza rağmen mücadeleden kopmamamız umut verici, yeter ki umudu puanlara çevirebilelim.

Mardin maçı için eksiklerimiz de can sıkıyor ama zaten bana göre öyle bir noktaya geldik ki, sahaya kim çıkarsa çıksın eksik olanın yokluğunu aratmayacaktır.

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Sevgili Mustava,

Takım nasıl olsa 11 kişi sahaya çıkıyor. Ben inanıyorum ki Şahin Tarsus'a atamadığını Mardin'e atacak. Cevat'ın atılması Turgut için bir şans, Murat'ın atılması Ömer için bir şans olacak. Neden olmasın. Üstelik bu sene olmazsa da ne yapaalım seneye olsun. Sahada pırıl pırıl gençler oynasın, sonuç kendiliğinden gelir.

Merih Güvenç
Adsız dedi ki…
cevat 5 mac ceza alsa sanki yararimiza olur gibime geliyor kardeslerine örnek olacagina kırmızı yemek icin elinden geleni yapti bence hocada disiplin konusunda biraz hassas davranip cevati biraz kenarda oturtturmali aklini basina devşirinceye kadar....

adana,demirsporludur.
tek çare altyapı dedi ki…
bence bu zorunluluktan da olsa bu yapılanmada israr etmek gerekiyor,kalıcı başarıların gelmesi açısından. önceki yıllarda birinci liğde oynadığımız ve başarılı olduğumuz yıllara bakın mutlaka kadroda altyapıdan gelmiş enaz 3-4 tane futbolcu olurdu.örnek isterseniz orhan uçak,orhan ozan,tekin,i.uzunca,i.çolak,eren,m.sümer gb.örnekler çogaltılabilir bu 20-25 yıl öncesinde yapılabiliyordu şimdi niye yapılamasın.kısa vade de sonuç beklersek başarı şansı azalır.hala bazıları ne olursa olsun mutlaka bir kaleci alınması gerekirdi diye görüş belirtiyorlar.sanki mevcut futbolcuların parası verilebiliyormuş gibi.iyi bir kalecinin fedarasyona olan borçla birlikte yaklaşık 700-750 bin tl ek külfet getireceği biline biline.ayrıca takımdaki cevat gibilerin de biran önce kendisine çeki düzen vermesi gerekir.her maç adam kendini attırabilmek için özel çaba harcıyor sanki.birde benim dikkatimi bir şey çekti sanki bazı abiler gençlere top atmıyor gibi geldi.bu gençleri kazanmak için öncelikle bunları yüreklendirmeliyiz diye düşünüyorum.
uniadanademirhatay... dedi ki…
yolun düşsede karanlık tünellere bilki bu ESMER ÇOCUKLAR HEP SENİNLE...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.