Ana içeriğe atla

Ankara Demirspor Da Sezona Başladı

Kendimize kardeş gördüğümüz diğer Demirsporları elimizden geldiğince takip etmeye, tanıtmaya çalışıyoruz. Bunların içinde Ankara Demirspor'un yeri biraz farklı, ne de olsa Ankara takımı ve Adana Demirspor'suz geçen günlerimizin ilacı olamasa da ağrı kesicisi olduğu bir gerçek. İşte Ankara Demirspor'un da içinde bulunduğu TFF 3.lig geçtiğimiz hafta itibariyle başladı. İlk hafta Keçiören ile berabere kalan "Lokomotif", önümüzdeki hafta ilk maçını dışarda kazanmış olan Orhangazispor ile deplasmanda karşılaşacak. Artık onların da bu ligden kurtulmaları gerek, zira ilerleyen senelerde bu lig tasfiye olacak ve yükselemeyen takımlar amatöre düşecek. Bir geleneğin böyle sönüp gitmesi en çok biz Demiryolcuları üzmez mi?



İnternette logolar hakkında araştırma yaparken Ankara Demirspor'un da şu çoklu-logo derdinden mustarip olduğunu farkettim. Ha, onlarda bu işi kafaya takan taraftarlar olmadığını biliyorum elbette. Yine de hiç mi birisi çıkıp da şu işe el atmaz? Tabi bunu derken daha geçen senelere kadar bizim de gerek internette gerekse gündelik hayatta beş-altı değişik logo kullandığımızı da unutmadım henüz. Neyse ki Adana Demirspor yönetimi bu konuda sağduyulu davranıyor. Biz de taraftar olarak internette dolaşan hatalı logoları yayınlayanlara mail atıp onları doğru logoyu kullandırmaya gayret ediyoruz.

Logo kadar önemli bir konu da renkler. Lokomotif Ankara'da bu konuda da bir standart yakalanmamış görünüyor. Hatta gittiğimiz bir maçta taraftarlar ile takım karşılıklı tezahürat yaparken aralarında ihtilafa bile düşmüşlerdi, mavi-lacivert mi mavi-beyaz mı diye!

Adana'da ise logo konusu otururken renkleri de standarta bağlamak gerek diye düşünüyorum. Bilgisayar ortamında her rengin bir kodu olmasından hareketle renkerimiz kodlara bağlanabilir, böylece baskı konusunda belli bir standart yakalanabilir.

Hazır bu kadar bahsetmişken Ankara Demirspor logo kreasyonunu da bir gözden geçirelim.




Yorumlar

lepermessiah dedi ki…
Anadolu Üsküdar 1908 Spor Kulübü ile aynı ligdedir kendisi.Başka bir şey ile çakışmazsa eğer,İstanbul'dan,güzeller güzeli Üsküdar'dan bir organizasyon olursa da olmasa da o maça Ankara'ya geleceğim.
Umarım ondan önceki zaman diliminde görüşmüş oluruz hepinizle ama onda da görüşürsek zararı olmaz renkdaşlar :)

Selamlar,Sevgiler
Adsız dedi ki…
Konuyla ilgili bir yorum değil ama bunu duyurmak istedim.
Dün gece Muharrem Gülergin tribününün üstünü kapatma çalışmaları başladı.
Sabah ilk direklerin çakıldığını gördüm çok sevindim paylaşmak istedim.
ANIL

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...