Ana içeriğe atla

New York, Demirsporludur !

Görüntüler, A.B.D. New York'ta 24 Mayıs tarihinde düzenlenen "28.Geleneksel Türk Yürüyüşü"nden..."Her Yerdeyiz!" diyorsak, bir bildiğimiz var...

Yürüyüşten videolar da mevcut, şu linkten izlenebilir:
http://www.youtube.com/user/SimseklerUSA

Yürüyüşe katılan tüm Adana Demirsporluların ayaklarına sağlık...

New York, Demirsporludur!

Yorumlar

göktuğ dedi ki…
Bir Demirspor'lu olarak Fatih Terim ile neden gurur duymalıyım? Fatih Terim başarılı olabilir fakat ne kadar Demirsporludur ? Ağzından hayat hikayesi hariç Demirspor kelimesini kaç defa duyduk ? Eski oyuncular bile takıma katkı koyarken Fatih Terim ülke futbolunun son 10 yılında söz sahibi olmasına rağmen Demirspor'a ne vermiştir? Açıkcası ben Fatih Terim'in Demirspor'a karşı sevgi beslediğine inanmıyorum. Bunun içinde tek taraflı olarak sürekli kıymete bindirmeyide gerek olmadığını düşünüyorum...
vertumnus dedi ki…
Göktuğ, söylediklerine katılıyorum. O pankartın bu blogda yer almasının sebebi Fatih Terim'in kendisi değildir.
Adsız dedi ki…
Bunca yaşanandan sonra.. ; Dünyanın bilmem neresinde iki satır, yada tv de bilmem ne dizisinde iki cümle ADS sözgeçmiş artık hiç mi hiç sevindirmiyor beni.. Şöyle bir dışarıdan bakınca hakikaten travma içindeyiz.. Aklım durdu artık.. Ne olacak hiç bilemiyorum:((((
Ozan Baysal
Adsız dedi ki…
Sevgili Ozan,

Sen de bilirsin ki, biz Demirspor'luların en büyük özelliği, asla yılmaz, asla vazgeçmez oluşumuzdur.İçimizin kan ağladığı şu günlerde bırak da New York'taki Demirspor'lularla gurur duyalım.O güzel renklerin dalgalanması bile insana iyi geliyor. Güzel günler göreceğiz, çünkü Demirspor isterse yapar.

Merih Güvenç
adanademirsporlu dedi ki…
sahiden HERDEYİZ...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...