"Bir zamanlar bir hikaye hatıratında kalmış bir avuç insan olmak mı?
Hayır hiç zannetmiyorum..."
Bundan yıllar sonra, aynı bizim eski şanlı günlerimizdeki özel insanları hatırladığımız gibi, başka başka demirsporlular bizi hatırlayacak mı diye düşünürdüm ve düşüncelerim daha zor bir hal almaya başladığında, umutsuzluğa kapıldığımda hep biz yani "demirsporu karşılıksız seven herkes" aklıma gelirdi. Bütün dertleri unuturdum.
Şimdi ise geleceğe daha umutla bakıyorum. Sadece bu blogda yazan ve bu blogu takip eden insanlardan almıyorum gücümü. Bütün "demirspor"lulardan ve bütün "demirspor"lardan alıyorum gücümü. Adana'da takımlarına herşeyini veren, bulundukları kategoriyi şenlendiren hatta bulundukları bütün bir coğrafyayı etkileyen taraftarlardan bahsediyorum. Türkiye'de bulunan tüm "demirspor"ların sesi olmaktan bahsediyorum. O güzel insanlar bu işi çok iyi yapıyor. Teşekkür ediyorum.
Bize bir anlamda bu sanal dünyada sahip çıkan ve bizim yapmak istediğimiz şeylere çok inanan insanlara da çok teşekkür ediyorum. Bundan sonra da bizimle olurlar umarım.
Eski geleneklerinden vazgeçmemiş, o eski takımların ruhunu yaşatmaya çalışan gayretli, gönüllü tribün insanlarına da teşekkür ediyorum. Her gayretleri bize ışık tutuyor.
Tüm "demirspor"lara teşekkür ediyorum. Bize ne kadar soylu bir mirastan geldiğimizi hatırlattıkları için.
ADANA DEMİRSPOR'a teşekkür ediyorum. Hayatıma anlam olduğu ve sonsuza kadar da var olacağı için.
Ve tayfama çok teşekkür ediyorum. Bana kim olduğumu hatırlattığı için...
Şimdi sözcüklerimizin ne kadar anlamsız kaldığını anladığımız bir anı hatırlayalım. Bir maçı düşünelim, herşeyi unutalım... "Sadece siz ve biz" olsun Nejat Yavaşoğulları'nın dediği gibi... Sadece biz ve ADS olsun. Saygılar.
Hayır hiç zannetmiyorum..."
Bundan yıllar sonra, aynı bizim eski şanlı günlerimizdeki özel insanları hatırladığımız gibi, başka başka demirsporlular bizi hatırlayacak mı diye düşünürdüm ve düşüncelerim daha zor bir hal almaya başladığında, umutsuzluğa kapıldığımda hep biz yani "demirsporu karşılıksız seven herkes" aklıma gelirdi. Bütün dertleri unuturdum.
Şimdi ise geleceğe daha umutla bakıyorum. Sadece bu blogda yazan ve bu blogu takip eden insanlardan almıyorum gücümü. Bütün "demirspor"lulardan ve bütün "demirspor"lardan alıyorum gücümü. Adana'da takımlarına herşeyini veren, bulundukları kategoriyi şenlendiren hatta bulundukları bütün bir coğrafyayı etkileyen taraftarlardan bahsediyorum. Türkiye'de bulunan tüm "demirspor"ların sesi olmaktan bahsediyorum. O güzel insanlar bu işi çok iyi yapıyor. Teşekkür ediyorum.
Bize bir anlamda bu sanal dünyada sahip çıkan ve bizim yapmak istediğimiz şeylere çok inanan insanlara da çok teşekkür ediyorum. Bundan sonra da bizimle olurlar umarım.
Eski geleneklerinden vazgeçmemiş, o eski takımların ruhunu yaşatmaya çalışan gayretli, gönüllü tribün insanlarına da teşekkür ediyorum. Her gayretleri bize ışık tutuyor.
Tüm "demirspor"lara teşekkür ediyorum. Bize ne kadar soylu bir mirastan geldiğimizi hatırlattıkları için.
ADANA DEMİRSPOR'a teşekkür ediyorum. Hayatıma anlam olduğu ve sonsuza kadar da var olacağı için.
Ve tayfama çok teşekkür ediyorum. Bana kim olduğumu hatırlattığı için...
Şimdi sözcüklerimizin ne kadar anlamsız kaldığını anladığımız bir anı hatırlayalım. Bir maçı düşünelim, herşeyi unutalım... "Sadece siz ve biz" olsun Nejat Yavaşoğulları'nın dediği gibi... Sadece biz ve ADS olsun. Saygılar.
Yorumlar