Ana içeriğe atla

Başımız sağolsun...

Dün Adana'da oynanan Adanaspor - Kasımpaşa maçını izlemesinin ardından, göğsünde hissettiği ağrı üzerine otomobilini durdurmak isterken park halindeki bir otomobile çarpıp olay yerinde hayatını kaybeden Adanaspor taraftarı Necmi Çetinel'i son yolculuğuna saygıyla uğurluyoruz...

Milliyet Gazetesi, haberi "Öldüren Mağlubiyet" başlığıyla vermiş...Ah be Necmi Abi, ne vardı bu kadar kendine dert edecek diyeceğim, olmayacak...Ölümüne sevmek, maalesef böyle bir şey işte...

Sevenlerinin, Adanaspor camiasının, hepimizin başı sağolsun...Acınız, acımızdır.

Yorumlar

Onur BİÇER dedi ki…
Allah rahmet eylesin, yakınlarına sabır versin.
Adsız dedi ki…
çok üzücü bir haber yakınlarının ve camiamızın başı sağolsun.ayrıca acımızı paylaştığınız için siz değerli demirbiyiz ankara tayfasına bir adanaspor taraftarı olarak teşekkür ediyorum.ölüm tribünlerimizden futboldan sahalardan uzak olsun..
Adsız dedi ki…
Sözün bittiği yer arkadaşlar burası işte, biz tek adam, o şu bu derken hayatlar eriyor gidiyor bu uğurda... Demirgibiyiz tayfası kendine yakışanı yaptı acımızı paylaştı, sağolun arkadaşlar, hala ne diyeceğimi bilemiyorum, ailesine sabır diliyorum...
Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Allah rahmet eylesin.
Adsız dedi ki…
siz de yazdınız, en nihayetinde, aynı sofrada kaşık sallayan insanların aynı tutkularına, aynı acılarına dairdir bu. forma aşkı öldürüyor, ölüm de forma rengine bakmıyor zaten...hassasiyetiniz bir Adanasporlu olarak beni etkiledi. düşmanı "yanı başımızda" yaratmadığımız bir adana futbolu dileğiyle...
Adsız dedi ki…
allah rahmet eylesin...
Adsız dedi ki…
Üzldüm. Allah rahmet eylesin. Adanaspor öldürüyo, Demirspor daha kötü; hepimizi süründürüyo.

Tolga
Adsız dedi ki…
İstanbul'un takımlarını tutmayıp da, şehrine sahip çıkan bir abimizi daha kaybettik. Allah rahmet eylesin. Bir Adanasporlu olarak Demirgibiyize sonsuz teşekkürler. İstanbul'da yaşayan biri olarak; Adana'nın sizler gibi böyle kaliteli taraftarlara ihtiyacı var. Siteyi takibe devam!

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...