Ana içeriğe atla

Yaşatın Maziyi... O Eski Günleri...

Resim
Yazan:
Bayram tatili nedeniyle gitgide rutinleşen hayatın içinde öyle boş boş haberleri inceler ve takımımla ilgili internet sitelerini gezinirken bence çok önemli bir haberle karşılaştım. Bir kıpırtı, geçmişe bir adım, güzel günlere bir dönüş sinyali, en azından bir ışık olarak algılıyorum kardeşimiz Seda SEÇİL'in kazandığı başarıyı.

www.adanademirspor.com adresinde yayımlanan haber aşağıda verilmektedir:

"Adana'nın yüzmedeki başarılı sporcularından Seda Seçil, Adana Demirspor Kulübü adına katıldığı kategori müsabakalarında 2 birincilik, bir de ikincilik alarak Türkiye Finallerinde yarışmaya hak kazandı.

Adana Demirspor'un başarılı sporcusu Seda, AYAS Kulübü Yüzme Havuzunda yapılan müsabakalarında büyük başarı gösterdi. Seda, 24-28 Aralık tarihlerinde İstanbul'da yapılacak olan final müsabakalarında da aynı başarıyı göstereceğini ifade etti."

Sağol SEDA. Başarın bizi onurlandırdı. 24-28 Aralık tarihleri arasında gözümüz kulağımız İstanbul'da dualarımız ise yanıbaşında olacak.

Hepinize ve özellikle SEÇİL ailesine iyi bayramlar diliyorum.


Etiketler:

Yorumlar

Adsız dedi ki…
helal olsun Seçil sana...

Başarılarının devamını dilerim....
9 Aralık 2008 20:45
myown dedi ki…
gözlerinden öpüyorum, behçet abi duymuştur umarım...
9 Aralık 2008 22:34
Adsız dedi ki…
ne varsa gençlerde var abi, futbolda da yüzmede de..
sağolasın seda..
10 Aralık 2008 02:47
Adsız dedi ki…
Bize bu güzelliği ve mutluluğu yaşattığın için teşekkürümü bir borç olarak bilirim ...YENİLMEZ ARMADA RUHUYLA SALDIR SEÇİL ...BU TARAFTAR HEP ARKANDA ...BORSALI_BURAK1940
10 Aralık 2008 20:16
Semt Aşığı dedi ki…
istanbul finali hangi gün nerde olacak yazında uygunsa gidip takip edelim.
11 Aralık 2008 12:31
ADE dedi ki…
18-21 Aralık tarihlerinde BURHAN FELEK'te gerçekleşecek yarışmalar.

17 yüzücü kardeşimiz katılacak ADANA'dan..

bir tanesi de benim kuzenim Semih Açıkgöz.. 13 yaş kategorisinde Sırt yüzecek bu sene. Geçen sene İtalya'da dünya sampiyonlugu kazanmıştı.

Adana'nın gurur duyacağı cok sporcumuz olacak :)
16 Aralık 2008 15:57
Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Yazan:
Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...
10 yorum
Devamı

Sahadan Çekildik

Yazan:
 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...
Yorum Gönder
Devamı

Sezon Değerlendirmesi

Yazan:
 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...
Yorum Gönder
Devamı