Ana içeriğe atla

ADANA DEMİRSPOR - ALTINORDU MAÇ DEĞERLENDİRMESİ

Maç için söylenebilecek fazla birşey yok. Bu sene klasmana çıkmış , kendisini bilerek oynayan Altınordu' ya hiçbir varlık gösteremeyerek mağlup olduk. Sezon başından bu yana bir 11 oturtamadık. Geçen haftalarda ilk 11 de oynayan Yasin kadroda yok , sezonun flaş ismi Serdar ise yedeklerde. Durmadan bir oyuncu devirdaimi var takımda. Oyuncu sayısı 35 olunca her oyuncuya şans vererek ağızlarına bal çalınmaya çalışılıyor. Ama taraftar olarak bizlerin ağzını tadı kalmadı. Her maç çıktığımız taktik farklı , hadi taktikten vazgeçtik sahaya çıkış amacımızla yaptıklarımız uyuşmuyor. Kendi evimizde oynuyoruz, sözüm ona galibiyet için sahaya çıkıyoruz. Girdiğimiz pozisyon sayısı sınırlı , attığımız goller ise tesadüfi. Takımdaki disiplinsizlik olduğu aşikar , Fethiye maçında top oyunda değilken görülen kartlar , Şenol'un suyu kaleye isteyeceğine maç devam ederken kenara gidip su alması gibi. Beni düşündüren yan , hocamızın hala kendisine suç bulmayışı ve oyunumuzu beğenmesi. Yönetimin oluşturduğu kadronun , sağladığı imkanların , taraftarın desteğinin karşılığının daha saygılı ve iyi bir oyun olması gerektiğini düşünüyorum. Ben Metin Hoca ile ilerisi için bir ışık göremiyorum . Tüm stad takımın oyununu, mücadelesini beğenmezken hocanın hangi mücadeleyi beğendiğini anlayamıyorum.

Yorumlar

yavuzy dedi ki…
İddia sağolsun, futbolcuların alacakları bir nebze kapanmıştır!
Adsız dedi ki…
Bu futbolcular nasil insan bir türlü anlayamadım, bu seyircinin önünde tekerlekli sandalye futbol takımı olsa böyle aciz oynayamazdı.
Herhalde kaderimiz bu, Adana Demirsporlu olmak sadece cefa cekmekmiş. Ne yazıkki bir sonraki maça tekrar gideceğiz, dizlerimiz titreyek.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.