Ana içeriğe atla

Bahis Skandalı

 Sezon nasıl bitecek derken, yeni skandallar ve cezalar ardı ardına geldi; puanımıza -6 daha eklenirken genç oyuncularımızın bahis skandalına karışması bir diğer üzücü haber oldu. Daha 19 20 yaşındaki gençler oyunu kirleten bahis işine bulaşmışlardı. Geçen sene bizde oynayan iki oyuncu daha (İzzet ve Abdulsamet) TFF'nin verdiği ceza kararlarının içindeydi. Demek ki kadro içten içe çürümüş ve akıllar saha dışı yerlere takılmış... Saha dışında iyi çalışmayan kafalar ve bedenler, saha içinde de bekleneni veremiyor. Bu sene altyapımız bizi oldukça şaşırttı ve üzdü. Son maçta bu sezon ilk kez 3 gol atıp galibiyete yaklaştığımız ama berabere biten bir Hatay karşılaşması vardı. Ama saha içi dağınıklık sadece orayla ilgili değilmiş anlaşılan...

Esasen şaşırtıcı değil; bahis konusu futbolun karanlık yüzü olarak gittikçe büyüyordu. TFF'nin sezon ortasında böyle bir adım atması daha şaşırtıcı oldu. Belki onlar da artık göz ardı edemeyecekleri kadar büyüyen bu soruna, adli bir vaka haline gelen bu duruma karşı bir şeyler yapmak istediler ya da adım atmaları konusunda uyarı aldılar; dışarıdan bir etkiyle bu girişimin başlamış olması kuvvetle muhtemel. 

Herkesin bildiği bir sır; hele ki alt liglerde, son haftalarda bu işlerin dönmediğini kimse iddia edemezdi. Bu iddia olayının futbola bu kadar egemen olmasını engelleyecek bir gücü bulmak zordu. Sadece Türkiye'yle ilgili bir konu değil zaten. Ama bizde  bahis şirketlerinin liglere sponsor olacak kadar görünür olması başlı başına bir sorundu zaten.  

Liglerde oynayan bütün profesyonel futbolcuların TC Kimlik numaralarının bu sitelere verilip hesap açmalarının engellenmesi bir yol olabilirdi belki. 

Hakemler, alt lig oyuncuları, Süper Lig derken, yöneticilere sıra geldi. Sadece TFF'nin değil adli makamların da başlattığı soruşturmalarla yine şaşırtıcı olmayan isimlere, ne yazık ki Adana Demirspor'un adının karıştığı bir dizi yeni gelişmeye tanık oluyoruz. 

Murat Sancak bu kapsamda gözaltına alındı. Bu hızlı yükselişin sorunsuz olmayacağı belliydi; önce Demirspor'u bitirirken şimdi de kendi ismi bu işin içine girdi. Dolaylı olarak çalışanları ve yanındaki isimler de etkilenecek gibi... Onun "futbol aklı" olan kişilerin bu sürece dahil olabileceğini tahmin etmek zor değil.

Sancak'a verdikleri siyasi destek azalırken ardından gelen, belki de ona bağlı ekonomik krizle beraber önce Adana Demirspor'u batırması, sonra kendinin batması, artık bu işin sadece ekonomik değil bir imaj, bir marka batışı haline gelmesi... Ne yazık ki Türkiye'de bilindik bir sürecin parçası olduk. Acaba farklı bir hikaye kurabilir miyiz derken klişe bir sonun kurbanı oluyoruz. 

Adana Demirspor camiası bu dipten kurtulacak güce sahip. Önce tribünün birlikte olup kenti harekete geçirecek adımları atması lazım. Buna dair girişimler oldu tabii ki. Biraz soluklanıp daha güçlü biçimde mücadeleye devam etmek gerekiyor. Demirspor her zaman sorunlu bir camia oldu ama bu sorunları aşmayı da bildi. Doğru kişileri bir araya getirmekte zorlandık; kimilerini küstürdük kırdık. Ama gücün kaynağı yine biziz; tribün emekçileri... Gücümüzü kullanacak araçlara sahip olmamız gerekiyor. Bu aşamada ilk iş, birlikte yeniden oturup, "geliyoruz yeni baştan oynayacağız" diyecek bir iradeyi kurabilmek.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...