Ana içeriğe atla

Kupada Galibiyet

 2024-25 sezonunun ilk galibiyeti zor da olsa geldi; 3. lig temsilcisi Sebat'ı uzatmalarda 4-3 yendik. Avrupa yolunda ilk büyük adımımızı attık! Hem de ne adım, 2-0 geriye düşüp maçı çevirdik. 3 gol kafayla, bir gol de serbest vuruştan... Sezonun ilk galibiyeti, uzun süredir yapmayı beceremediğimiz şeylerden geldi. Darısı lig maçlarına... 

Sahaya çıktığımız kadro, sanki lig maçlarında çok deneyimli oyuncular oynuyormuş gibi, yedek ağırlıklıydı. Alt-yapı takımlarından destekli yeni bir kadro oluşturmak mümkün mü, bilemiyorum; ne yazık ki alt-yapımız da ayrı bir karmaşa... Yıllarca ilgilendik ama oradan da beklediğimiz katkıyı bir türlü göremedik. Kendi kategorilerinde başarılı olsalar da A takıma beklenen katkı bir türlü gelmiyor oradan. Dün de kimin ve neyin etkisi bilmiyorum; eğer hocanın oyuncuları göreyim isteğiyse görmesi gerekeni görmüştür eminim.

Kadronun eksikliği, kötülüğü, beceriksizliği büyük bir dert. Murat Sancak bu kadar kötü oyuncuyu nasıl kadroya toplayabilmiş, bu da tersinden büyük bir başarı. Ama bu maçta da gördük ki Mustafa Hoca'nın müdahaleleriyle, futbolda çok da zor olmayan orta-kafa-gol denklemini oturtabilirlerse belki bir çıkış yolu bulabiliriz. 

Geçen sezon aşağı gidişin ilk sinyallerini yine kupa maçı vermişti, yine bir 3. lig takımına, Erzincanspor'a karşı yenik duruma düşüp beraberliği yakalasak da devamını getirememiştik. Umut ederiz bu kez de yukarı gidişin sinyali olur.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...