Ana içeriğe atla

1. Lig Play-off Finali Adana'da

 Milli maç tarzı organizasyonlardan yıllardır uzak tutulan Adana, yeni stadıyla ilk kez bir final organizasyonuna ev sahipliği yapacak ama bu kez de oldukça sorunlu bir karşılaşma olacağı kesin. Sakaryaspor'un finalde yer alacağı play-off finali Adana'da oynanacak. Sakaryaspor ile Adana Demirspor tribünleri arasındaki gerginlik sorunun temel kaynağı. Bildiğim kadarıyla, bizim Kocaeli ile yakın olmamız, onların Mersin'le yakın olması gibi bir nedene dayanan gerginlik var. TFF'nin bundan habersiz olması da haberdar olup bu atamayı yapması da aynı derecede sorunlu. Ayrıca hem Sakarya hem de olası rakipler Çorum ve Bodrum için oldukça uzak bir yer olması, yolda yaşanacak güvenlik sorunlarını akla getiriyor. Hafta içi oynanacak finalde çalışanların, öğrencilerin yaşayacağı zorluk da cabası.... Sürekli sorun yaratan TFF'nin yapacağı iş bu kadar olur!

Tribünde dostluk ya da düşmanlık aklımın pek almadığı bir şey. Bazı şehirlere, takımlara sempati duyulabilir ama dostluk, oynanacak kritik bir maça kadar sürebilir en fazla. Düşmanlıkların sürmesi ise daha kolay. Umarım ki bu final maçı sorunu artıran bir duruma neden olmaz. Stat dışı karşılaşmalar, stada verilebilecek olası zararlar bu durumu tetikler. Ne yazık ki sosyal medya ortamı, bu yapay gerginliklerin ilerlemesi için bulunmaz bir yer. Bizden arkadaşların mümkün olduğunca sakin ve temkinli kalmasını isterim.

Tribünü güçlü bir kentin bu finalden başarıyla çıkmasını isterim. Sakaryaspor tarafında, Tatangalar içinde de bizim gibi tribüncü tayfanın, çekişme içinde olsak da gerginliğe yol açmayacak olgunlukta olduğunu düşünüyorum. Onlar da bizim gibi alt lig deneyimi fazla, köy kasaba takımlarıyla oynamaktan yorulmuş bir kitle. Süper Lig'te en iyi şekilde yarışalım, pankartlarla marşlarla kendimizi gösterelim ama kavga dövüş yapmayalım. 

Bu blogta yıllar önce yine Tatangalar'a selam gönderen bir yazı bugünlerde yine tıklanmaya başlamış; yeniden hatırlatalım: https://www.adanademirspor.net/2011/02/tatangalar.html

5 Ocak'ta oynanan bir Sakaryaspor maçı izlenimi için de buraya alalım: https://www.adanademirspor.net/2010/10/adana-demirspor-sakaryaspor-mac_13.html


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti...