Ana içeriğe atla

Kayserispor: 1 - Adana Demirspor: 1

6. deplasmanda da kazanamadık. Bu maçlarda 7 gol atıp galibiyet çıkaramamak kötü. Bugün de devre bitmeden golü attık ama bu kez yakalandık. Genellikle ilk yarılarda gol attığımız maçları kazanıyorduk.

Takımda genel olarak bir durgunluk, kondisyon eksikliği ve topu ileriye taşıyamama sorunu var.  Bugün Belhanda, Svensson ve Stambouli'nin yokluğu etkiledi. Yerlerine oynayan Dorukhan, Mitchut ve Tayfun bekleneni tam olarak veremedi. Mitchut da iyi bir potansiyel olduğu belli; yer yer de iyi oynadı ama fiziksel olarak çok güçsüz. Tayfun neredeyse hiç top kapamadı. Oyuna girdikten sonra Emre ortayı toparlasa da beklenen dokunuşları yapamadı. 

Takımı ayakta tutan Badou ve Gravillion'du. Ertaç'ın arada bir tavan yapan özgüveni bugün yine gol öncesinde topun rakibe geçmesine neden oldu. Belhanda'nın yokluğunda topu orta sahada tutmakta zorlandık. Niang'ı ya da Yusuf Erdoğan'ı kaçırma girişimleri başarısız oldu. Defanstan topu iyi çıkaramaz olduk. Yusuf Sarı da sakatlıktan sonra toparlayamadı, bugün oldukça etkisizdi.

Bu tip kriz durumlarında sahada ekstra performans sergileyerek takımı ayağa kaldıracak birileri lazım. Bir şut; iyi bir ara pas vs... İkinci yarıda rakibi ikiye bir yakaladığımız pozisyondaki beceriksizlik,  

Tribünde genel kanı Kluivert'ın başarısız olduğu yönünde. Ben saha içinde oyuncuların da çözüm üretmekten sorumlu olduğunu düşünüyorum. Hafta içi antrenman kalitesinin düşmesi bu çözümü üretmekte zorlanmamıza neden olabilir. Her halükarda bu seviyedeki topçuların sadece kendilerine verilen görevin ötesine geçebilmesi gerekiyor.

Deplasman tribünü dolu ve özellikle ikinci yarıda oldukça iyiydi. Ama iki davulun varlığı arada bir kargaşaya neden oldu...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.