Ana içeriğe atla

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık.

Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı.

Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir maçta tribünü doldurup ertesi gün evine dönebilen herkesin ayaklarına sağlık.

Oyunculara bakmak gerekirse, oynamayanlardan başlayalım, Balotelli'nin bu maçı pas geçmesi beklenmiyordu. Kadroya bile girmeyecek sakatlığı akıllarda soru işareti bıraktı. Sanırım artık mental olarak takımdan koptu; gitmek istiyor. Başkan'ın maç sonrası söylediği gibi parayı bulsun ve gitsin; yaptığı kabul edilemez bir davranış... Sakat bile olsa takımla İstanbul'a gidebilirdi.

Oynayanlardan, daha doğrusu oynayamayanlardan Samet, geçen sene içerideki Trabzon maçında olduğu gibi canımızı çok sıktı. Acemice gördüğü sarı kart, ikinci golün asistini yapması ve maç boyu bir daha toparlayamaması ile birlikte dün gecenin kaybedeni oldu. Acilen kesik yemesi gerekiyor. Montella'nın kadro adaletine güveniyorum...

Rakip taraftarın onca kışkırtmasına, küfür ve tacizlerine rağmen Belhanda ile Onyekuru'nun davranışları da kabul edilemez. Zaten böyle baskı altındaki ortamlarda sakinliğini koruyup işini yapmak, kaliteli oyuncu olmanın göstergesidir. Özellikle Onyekuru'nun maç sonu paylaşımı için mutlaka kulağı çekilmeli. Demirspor topçusu, eski takımlarını unutup taşıdığı formaya saygı göstermek zorunda!

İlk yarıdaki iyi oyunumuza gol ekleyememek, ikinci yarıya erken bir gol yiyerek başlamak en önemli eksiklerimiz oldu. Takım iyi top oynadı, iyi top çevirdi. İnler yine parladı. Akintola'nın ona eşlik edememesi sıkıntıydı. Yusuf Sarı'nın da, orta sahayı güçlendirmek için devreye girmesi gerekiyor.

Yakın dönemin futbolunda en önemli özelliğin hız olduğunu düşünüyorum. Mümkün olduğunca hızlı biçimde oyunu çevirmek ve kaleye gitmek, aynı şekilde geriye koşmak... Bunu yapacak kaliteli ayaklar, koordine edecek hoca, saha içinde toparlayıcı lider ve kurduğu kadroya paraları zamanında yatıran yönetim. Bunların çoğu şu anda bizde var. Potansiyelimizin farkına varıp, yolumuza devam etmeliyiz. 

Adaletsizlik ve eşitsizliğin kurduğu İstanbul büyükleri denklemini bozacak en büyük aday, sıradan olmayan kentin öncü takımı, Anadolu'nun lokomotifi Adana Demirspor'dur!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.