Ana içeriğe atla

YILMA(Z)...

Sayın Adana Demirspor Kulübü Yönetimi ve Teknik Ekibi.

Rizespor maçında çok büyük çok önemli bir adım atıp, cesaret gösterip zorluk derecesi çok yüksek bir maçta genç kardeşimiz Mustafa YILMAZ'a ilk 11'de şans verdiniz. 

Bu hareketinizle ne kadar gurur duysak azdır. Mustafa hatalar da yapabilirdi, maçı onun yüzünden kaybedebilirdik de. Bunlar olmadı ama ilerleyen haftalarda bunları da göze almaya devam etmenizi bekliyoruz.

Biz en kritik maçlarımızı en kumaşı iyi ama ruhsuz topçularımız yüzünden kaybettik. Çoğumuzun hayatı boyunca göremeyeceği paraları çuvallarına doldurup, ekmeğine ihanet edip çekip gittiler. 1995 yılından beri en üst ligi göremediysek bu zincire hep eyvallah dediğimiz için oldu. Oysa balyoz bizde. Kıralım gitsin. Günlük yaşamayalım. Kıralım zinciri, sabırlı olalım ve gençlerimize umut ışığı biz olalım. 

Sadece Mustafa değil mesele. Bugün Mustafa oynarsa, yarın ben de oynayabilirim diyenler artar. Gençlerimizin hevesi kırılmaz. Hedefleri olur. Mavi lacivert formayı o formaya can verebilecek olanlar da giyer böylece.

Lütfen Yılmayın.

Ayrıca PTT 1. Lig zor bir lig. Bu nedenle her hafta bir öncekinden daha  kritik hale gelecek. Her hafta kendi içinde daha zor olacak. Dememiz o ki; Mustafa'nın oynamasının zamanlaması yanlıştı diyenlere katılmıyoruz. Tam da zamanıydı. Eğer o zamanı beklersek o zaman hiç gelmeyecek. 22 yıldır gelmiyor. Bilmesek söylemeyiz.

Tam zamanı sayın yönetim, sayın teknik ekip, yılmayın, tam zamanı. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.