Ana içeriğe atla

Burs duyurusu

2016-2017 öğretim sezonu burslarını Haziran ayı ödemelerini de gerçekleştirerek sonlandırdık. Gurur duyduğumuz bu organizasyon kapsamında bu eğitim öğretim döneminde toplam 12 arkadaşımıza burs verdik. Gelecek sene bu organizasyonu daha kurumsal bir şekilde gerçekleştirmek için çalışmalarımızı şimdiden başlattık. Buna ilişkin duyurumuzu ayrıca yapacağız.

12 arkadaşımızdan bir tanesi havuzumuzda toplanan fonların zaman içinde artması nedeni ile burs almaya geç başladı. O arkadaşımıza 6 ay burs ödemesi gerçekleştirdik. Diğer arkadaşlarımız 8 ay boyunca burstan istifade ettiler. 

Bu sene aylık 100 TL burs vermeye imkanımız yetti. Toplamda 9.400 TL ödeme gerçekleştirdik. Prensip olarak burs alanların ve verenlerin isimlerini saklı tutuyoruz. Ancak havuzumuza 26 Demirsporlu'dan, Demirspor gönüllüsünden 25 TL ile 100 TL arasında aylık destek geldi. Hepsine teşekkür ediyoruz.

Bu sene içerisinde bizlerden daha önce burs alan üç arkadaşımızı mezun ettik. Mezuniyetten kast ettiğimiz husus öğretimin tamamlanması değil. İş hayatının başlaması. Oğuzhan Akbaş, Musa Yurdunuseven ve Faruk Türkmen kardeşlerimiz ile gurur duyduk. 

Burs havuzundaki paraların toplanması sürecinde zorluklar yaşadık. Bu nedenle ödemelerde gecikmelerin olduğu durumlar da söz konusu oldu. Arkadaşlarımız kusurumuza bakmasınlar.

Burs alan kardeşlerimizin üçü kadın, dokuzu erkek. Gelecek sene havuzun ve başvuruların durumuna göre burs alacak arkadaşları yeniden değerlendireceğiz. 

Organizasyonun şeffaf bir şekilde yürütülmesi, akıllarda en ufak bir soru işaretinin kalmaması bizler açısından çok önemli. Soru ve eleştirilerinize açığız.

Teşekkür ederiz. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir