Ana içeriğe atla

Sadece Atarak Kazanılmaz

5 haftadır gol yemeyen takıma 3 gol atmak başarı, 10 kişi kalan rakipten gol yemek ve puan vermek kötü. Ümraniye ilk maçta olduğu gibi son dakikadalarda puan kurtardı. Geçen hafta olduğu gibi ceza sahası dışında vuranların kolay kolay atamayacaklari turden goller yedik. Aslında maça uyayarak başladık, ilk yarı boyunca Sercan yüzünden 10 kişi oynadık. Oğuzhan'in hatası ve Zülküf'ün yaptırdığı gereksiz penalti olmasa ikinci yariya daha güvenle başlayabilirdik.

Ama neyse ki Pote var. Bu sezon ilk hat-trick'le bizi ayakta tuttu. Şu takımda bırakın Pote'ye ayak uydurmayı, topu ona atmayı başarabilen bir iki kişi olsaydı durumumuz çok farklı olurdu. Kalan maçlarda 4-5 puan daha toplamak zorundayız. Daha çok basketbolda kullanilan bir tabir olsa da sadece atarak kazanamayacagimiz ortada.

Yorumlar

göktuğ dedi ki…
Maça Ümraniye iyi başladı. Forvetleri sakatlanıp çıktıktan sonra maçı dengeleyebildik. Bizim takımın orta saha kurgusu yanlış ileri ile geri arasında bağlantı kuramıyoruz. Kalan maçlarımıza bakarak düşme potasının içinde olduğumuzu düşünüyorum...
R.Altuğ dedi ki…
Öncelikli olarak Engin hoca Petar Grbic ile Mustafa Durak'ı ilk 11'e monte etmelidir.Sercan Kaya her maç takımı 1 kişi eksik oynatıyor ve zarar veriyor.Herkes Zülküf'ü eleştiriyor ama suç Zülküf'de değiş, onu transfer eden ve son maçta ilk 11 oynatanda.Zülküf'ün kapasitesi ve kalitesi bu kadar. Benim ideal kadrom şu şekildedir: Fevzi-Göksu(mecburiyetten),Raspopoviç, Serkan,Oğuzhan- Mehmet Taş,Mustafa Durak- Grbic,Tiago,Leroy- Pote.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...