Ana içeriğe atla

Rüzgar Demir

Rüzgar Demir isimli okuyucumuzun önceki yazıya bıraktığı yorumu gözden kaçmasın diye burada da paylaşıyoruz. Kişisel olarak katılmadığım noktalar var (tribünü terk etmek hiç bir zaman bir çözüm değil; zaten tribünsüz futbol istiyor sistemi yönetenler) ama üzerine düşünmeye değer:

"Adana Demirspor'un Eskişehir maçındaki aktif futbolu kesinlikle sevenlerini yanıltmasın. O maçın temposu 7 kişiyle hücum eden Eskişehir istediği için öyleydi. Sayelerinde orta sahayı rahat geçti takım. Ümraniye deplasman maçını 90 dk sakin bir şekilde izlediğinizde bu gerçek ortaya çıkar zor bir şey değil. Tek tek futbolculara takılmayın ve ayrıca Engin İpekoglu'nun elinde sihirli değnek olmadığına inandırın kendinizi. Kulüp yönetimi son yılların en amatör yönetimi bunu da görün.

Bu kadar dert sıkıntının içerisinde hakemler konusu yine ADS için ön plana çıkıyor. Belli ki ligin şekli belirlenmek isteniyor.Ve son 10 yılın en zor Ptt 1.lig sezonu bu sezondur. Çıkmaya kesin gözle bakan takımlara ateş düşmüş durumda. Herkes herkesi yenebilir,doğaldır ama ADS'nin önce başkanını,sonra camiasını, sonra çok çok bilen sanal taraftarını yenip, en sonunda da sahada rakibini yenmesi gerekiyor.Ona da hakem izin verirse tabi.

Buradan futbolcuları aklama gibi bir sonuç çıkmasın. Çünkü çoğunluğu hatalı transfer.Her sezon başı gibi bu sezona da yanlış hoca ile başlayıp Erkan Sözeri'ye mahvettirdiler iskeleti. Engin İpekoğlu'nun üretmeyen oyun yapısıyla çıkılmaz bu cendereden bu da görünen bir gerçek.

Sizlere önerim ilk iç saha maçında ilk düdük çalar çalmaz alkışlarla terk edin stadı. Ama en önemli nokta başkanınız. O ve ekibi de alkışlarla stadı terk etsinler. Sonra bunu sosyal medya da ülke gündemine sokun. Beyaz futbol,telegol tarzı programları boğun. Ntv spor tarzında kanallar işinize yaramaz. Paldır küldür giden programlar daha cazip ülkemizde. ADS taraftarı en iyi bu işi yapar emin olun. Hakemler konusunu bir nebze bu şekilde çözersiniz.

Şimdi gelelim son konuya.Burası çok önemli.Hiç hayal kurmanın zamanı değil. Bu mevcut takım sırasıyla oynanacak olan Giresun,Göztepe,Bandırma,Bolu,Yeni Malatya,Sivas cenderesinden çıkamaz. Bu seneyi unutun. Ligden düşecek takimlarda üç aşağı beş yukarı belli. Sakın play off falan düşünüp takımı daha doğrusu kulübü yıpratmayın bu sene.Oturun Engin Hoca ile konuşun. Yapılanmaya ve alt yapının da tek sorumlusu olmaya razıysa devam edin. Yok efendim ''ben uefa kupasinda mücadele eden takım isterim'' diyorsa verin son kez parasını ayırın yollarınızı. Olağanüstü kongre kararı alıp kirli çamaşırları dökün ortaya. Yazın borçları,koyun altyapıdan en az 10 futbolcu şartını, kurun ekibi yurt geneli 17-22 yaş arası bütün istihbaratı alınan topçuları yerinde incelesin. Korkmayın küme düşmezsiniz. 3 sene daha beklesin takım burada. Ama borç bitsin. Başkanınız yine başkan olsun.Ama imkanı bu kadar geniş bir başkan,kurtarıcısı olsun bu kulubün. 10 yıl sonra çıkıp alnının akıyla ''ben belki şampiyon yapamadım ama kulubün borcunu sıfırladım'' desin. Sizler de onu baş tacı yapın.

Kalıcı gelir konusuna takılmayın. Bir takım bir aile kültürünü tepeden tırnağa herkese işlenirse 5 sene de 5 kalıcı gelir kendiliğinden gelir. Her şey dürüst,sağlıklı,kardeşçe oluşturulacak bir kültürün devamında kendiliğinden çıkar.

Unutulmasın ''ADANA DEMİRSPOR BİR KÜLTÜRDÜR''...."

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.