Ana içeriğe atla

Tüzük Değişikliği İstiyoruz

İçinde bulunduğumuz süreçte satır aralarından yaptığımız çıkarımlar bize gösterdi ki, yönetimimiz veya mali işler birimimiz mali yapımıza hakim olamıyor.

Bu sonuca çıkarımlar ile ulaşıyoruz çünkü yönetimimiz arzu ettiğimiz ölçüde şeffaf değil. Dolayısı ile kendileri ile taraftarların iletişim kurup sorularına yanıt alabilecekleri bir mekanizma oluşturulmamış. Biz de kendi çapımızda internet üzerinden sesimizi duyurmaya gayret ediyoruz.

Acil bir tüzük değişikliğine ihtiyacımız var. Önerimizi aşağıda vereceğiz. Bu önerinin tartışılmaya açık olmakla birlikte takımını seven Demirsporlular tarafından reddedilecek bir yönünün olmadığını düşünüyoruz.

Gidiş yolumuz şu şekilde. Kulübümüzün gerçek borç rakamına ilişkin yönetimimiz sürprizlerle karşılaşabiliyor. Son dakika icraları, hacizler, blokeler ile karşılaşmak mümkün olabiliyor. O halde kesin borç rakamına nasıl ulaşabiliriz?

-ADS'nin çek defteri olmadığını biliyoruz ancak var ise tahsisli çek defterlerinin çek numaraları ile kulüp kayıtlarında yer alması gerekiyor. Diğer bir ifade ile imza yetkililerinin kulübü borçlandırıcı çek düzenlemeleri mümkün.

-Borçlandırıcı bir diğer mekanizma senet düzenlenmesi. İmza yetkilileri kulübü borç altına sokacak senet düzenleyip alacaklıya verebilirler. Bu senetlerin de kulüp sisteminde kayıtlı olması gerekir.

Bu husustan yola çıkarak yapılacak bir tüzük değişikliği Demirspor'un geleceğini garanti altına alacaktır. Nasıl mı?

"Yönetim Kurulu'nun 2/3'ünün imzası ile karar defterine işlenmeyen ve kulübü borç altına sokan tutarlardan dolayı Adana Demirspor Kulübü nihai sorumlu değildir. Kulüp, borç tutarının tahsili için ilgili yönetim kurulu üyelerine/imza sahiplerine rücu edebilir. Rücu hakkı mali tabloların genel kurulda onaylanması sureti ile ibra edilmesi halinde de geçerliliğini sürdürür." 

Bu maddeyi tüzüğe ekleyin, Demirspor'un bilinmeyen borçlardan sorumlu olmasını engelleyin. Bu kadar basit. 

Ne demek istediğimizi açıklayalım. Örneğin Demirspor kulübü başkanı Onur BİÇER olsun. Onur BİÇER, kulübün çek ve senetlerini, kimseye haber vermeden kişilere verememelidir, kulübü kendi kafasına göre borçlandıramamalıdır. Kulübün borçlanması gerekirse, Onur BİÇER, yönetim kurulunu toplar, üye tam sayısının üçte ikisini borçlanma konusunda ikna eder, borçlanma konusunu yönetim kurulu karar defterine işletir ve ikna ettiği üyelerin imzasını alır. Bu durumda borç kulübün borcudur. Onur BİÇER kulübün senedini böyle bir süreç işletmeksizin herhangi birine vermek sureti ile kulübü borçlandırırsa, kulüp Onur BİÇER'e icra davası açar ve der ki, "Kardeşim sen kendi kafandan kulübü borçlandırdın. Yönetim Kurulu'na sormadın, defterde böyle bir kayıt yok. Borç beni bağlamaz. Sen ödemekle yükümlüsün."

Hal böyle olunca kulüp başkanı Onur BİÇER kafasına estiği gibi kulübü borçlandıramaz. Sürpriz borç rakamları, son saniye golleri gelmez.

Diğer tüzük değişikliği önerimiz ise taraftarın rolü ile ilgili.

Defalarca söyledik, yine söylüyoruz. Hiçbir ADS yönetimine koltuktan kalk taraftar yönetsin demiyoruz. Ancak Demirspor taraftarının özverisine ve takımına ilgisine, takımı hakkındaki bilgisine saygı duyulması gerektiğini düşünüyoruz. Bu saygının da en iyi, taraftara kulak vermek sureti ile gösterileceği kanaatindeyiz. Demirspor taraftarları arasından yasal bir heyet oluşturulmalıdır. Bu heyetin oluşturulması tüzüğümüze eklenecek bir madde ile yönetimlerin tercihine bırakılmamalıdır. Bu yasal heyet, yönetime çerçevesi daha sonra çizilebilecek alanlarda tavsiyelerde bulunmalıdır. Bu tavsiyeler, taraftarın uzun ve yorucu yıllara dayanan tecrübeleri nedeni ile önem arz etmektedir. Taraftar heyetine ücret ödenmemelidir. İletişim ağları güçlendirilmelidir. 

Yönetimden bu konularda atılım bekliyoruz. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.