Ana içeriğe atla

Sezon Analizleri #2

Memleket seçim sath-ı mahalinden umutla, mutlulukla çıktı. Tek adamın tahtı sarsıldı, yeniye dair bir umut belirdi. Gerçi memlekette iyi giden tek şey Demirspor diye yazdıktan sonra paldır küldür düştük; kaleci hocamız Yaşar Hoca'ya sempati yaptıktan sonra neredeyse gol yeme rekoru kırdık. O yüzden şimdi de dilimizi ısıralım.

Şimdi de Demirspor yeniden seçime giriyor. Selahattin Aydoğdu'nun yeniden aday olup olmayacağı belirsiz. Genel itibariyle yönetim bu yıl başarılı oldu. Sayısal verilere şu anda hakim değiliz. Borcu arttığı söyleniyor ama bu sezon takım için harcanan para, önceki yılların uçuk paralarına göre daha makul seviyede. Yönetimin en önemli hataları, devre arası transfer dönemini iyi değerlendirememeleri, transferde nazlanan Umut'a çok fazla para ödemeleri (ve karşılığını alamamaları) ve daha da önemlisi son düzlükte takım dağılırken ağırlıklarını koyamamaları oldu. Bazı yönetiricilerin kötü Türkçe'yle yazdıkları twitler, profesyonel görüntümüze yakışmadı. Store, websitesi, sosyal medya gibi olumlu adımların karşısında, bu acemilikler açıkçası sırıttı.

Daha da önemlisi, son haftalardaki sessizlikleri ile kafalarda soru işareti bıraktılar. Belki de, takımın gösterdiği başarı yeterli oldu ve "gelecek sezona biz yokuz arkadaşlar" diye futbolculara mesaj verildi; onlar da bu mesaj gereği yelkenleri indirdi. Bunları tamamen hayal gücümden uyduruyorum, ama Demirspor'da olmayan şeyler de değil. Yönetim, yeterli ve gerekli açıklamaları yapamadığı ölçüde bu tür spekülasyonlara da kapı araladı.

Şimdi gelecek sezonun planlamasına bir an önce geçilmeli ama ne yazık ki yine meseleler açık seçik konuşulmuyor.

Teknik ekip ve futbolcular açısından sezon çok geç başladı ancak iyi gitti. Çoğu kiralık ve dar kadroya rağmen, az atan ve yiyen bir takım görüntüsündeydik ilk dönemlerde. Maçları rahat bir şekilde olmasa da, disiplinli oyun ve mücadele ile lehimize çevirdik. Takımda yıldız ya da oyunu çevirecek yaratıcı oyuncu eksikliği hep hissedildi. Neredeyse her maç, bir iki oyuncunun ekstra performansıyla ayakta durduk; bazen Tayfun, bazen Attamah, bazen Hüseyin ve son dönmelerde Özgürcan. Son 5-6 haftada bu ekstra oyuncuyu bulamadığımız için takım çöktü biraz da...  Özgürcan Özcan, 2008-09'da Sakarya'daki 17 gollük performansının ardından ilk kez 10 gol barajını aşıp 4'ü kupada olmak üzere 15 gole ulaştı bu yıl Demirspor formasıyla. Bir nevi ikinci kez doğmuş oldu burada. Beykan, ligte 7 gol ve Oğuzhan da 5 gol attı. Timur da yine 4'ü kupa olmak üzere toplam 10 golle takımın golcülerinden oldu. Abdülkerim Bardakçı (ligte 31) ve Attamah (ligte 32) toplam 40 maçta forma giyerek rekora imza attılar; neredeyse bu sezon uyurken bile Demirspor formasıyla yatağa girdiler. Son dönemde kızak yese de Oğuzhan da en çok forma giyen oyuncularımızdan oldu. Yiğitcan ise 4 ay süren sakatlığıyla, iyi başladığı ligi kötü bitirdi.

Teknik ekipte, bugüne kadar net bir başarısı olmayan Ünal Karaman'la yola çıkarken tedirgindik tabii ki. Ama toplama takımı gerçek bir takıma çevirmesi bizi memnun etti. Yine de bazı maçlarda kadroda yaptığı rotasyon, oyuncu tercihleri bizi şaşırttı. Özellikle maç sırasında işler kötü giderken müdahale eksiklikliği, biraz da kulübenin iyi olmaması nedeniyle, Süper Lig şansını kaçırmamızda etkili oldu. Yine de pek çok takımın teknik direktör değiştirdiği ligte tek hocayla sezonu tamamlamak başarıdır.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.