Ana içeriğe atla

Sedat SÖZLÜ'den beklentiler

Kısa süre önce yeni başkanımız seçildi. Sayın Sedat SÖZLÜ bayrak yarışını devraldı. Taraftarlar arasında görüş birliği olmasa da daha önce kulüpte bir şekilde görev almış yöneticilerin yeniden başkan veya yönetici olmaları ihtimali taraftarlar arasında gerginlik yaratmıştı. Bu gerginlik de Demirspor yönetiminde eski yöneticilerin olmasının "doğrusunu yanlışını bir kenara bırakıyorum" bir rahatsızlığa sebep olduğunu ortaya koyuyordu. Bu olası kriz söz konusu yöneticilerin yeni başkan beyin listesinde olmaması ile çözüldü.

Bununla birlikte Sedat SÖZLÜ beyin bu süreçte oynayacağı rolün bir başkanın oynaması gereken rolden belli açılardan farklılaşması gerekeceğini belirtmeliyiz. Şöyle ki; nasıl ki eski yöneticiler eğrisi ile doğrusu ile bir gerilim kaynağı ise takım üzerindeki belediye etkisi de içinde bulunulan dönemde yeterince dillendirilmese de bir gerilim kaynağı olmaya devam ediyor. Dillendirilmemesinin sebebi Sayın Hüseyin SÖZLÜ'nün bugüne kadar bir Aytaç DURAK ekolü izlemeyerek takıma ve yönetimlere saygı duyması, gerçekten takım için çalıştığını hissettirmesi ve Adana'dan seçilen siyasilerin protokolde yarattığı eksikliği tek başına giderebilmek için kendi üzerine düşeni fazlası ile yapması. Tabi temel gerekçelerden bir diğeri de Adana Demirspor'un mevcut borç yapısı ile belediyeye bağımlı olması. Ancak bu bağımlılığın da ötesinde seçimler arifesinde her görüşten Demirspor taraftarının Sayın Hüseyin SÖZLÜ'nün yaklaşımı nedeni ile kendisine destek olan açıklamalarına sosyal medya aracılığı ile çok kez şahit olduk.

Yeni başkanın belirlenmesi sürecinde ise eski realiteler görece daha az can yakıcı olsa da kendi varlığını gösterdi. Yönetimin belediyeden icazet veya işaret almak sureti ile seçileceği gündemde olağan bir konu başlığıymış gibi konuşuldu. Sonucunda da SÖZLÜ soy ismi Adana Demirspor'un başkanlığını bilfiil eline almış oldu.

İşte tam da bu nedenle Sayın Sedat SÖZLÜ'nün sosyal medyada da belirttiği üzere var gücü ile Demirspor için çalışması beklentimizdir. Belediyenin gücüne kendi emeğini kattığını göstermesi başkana duyulan saygının güce duyulan saygının ötesine geçmesini sağlayacaktır.

Bu dönemde anladığımız ve hissettiğimiz kadarı ile kulübümüz maddi anlamda sıkıntı yaşamayacak veya az yaşayacak. Ancak bu durum 19,6 milyon TL'lik borç rakamını ortadan kaldırmıyor. Bu borç rakamını en tepede duracak ileti olarak sabitleyelim ve beklentilerimize geçelim.

-Genç takım kurulsun ve korunsun, araya dengeleri bozmayacak ölçüde birkaç ağabey serpiştirilsin. 
-Takım hemen kurulsun kaygısı ile hareket edilmesin ve olması gerekenden yüksek maliyetlere katlanılmasın. (Osmanlıspor'un oldukça yüksek maliyetler ile kurulmasına karşın düşük maliyetli bize şampiyonluğu kaptırmak üzere olduğunu ve şampiyonluğu futbol dışında almış olduğu yönündeki söylentilerin yaygın olduğunu unutmayalım. Geçen sene geç kurulan takımın lige iyi giriş yaptığını ve son haftalara kadar potada olduğunu da belirtelim.)  
-Kalıcı gelir projelerine devam edilsin. Burada da ikili bir yapı oluşturulsun. Hayata geçeceği söylenen SMS projesi gibi halka yönelik kalıcı gelir projeleri ile iş dünyasına yönelik kalıcı gelir projeleri eş zamanlı yürütülsün.
-Alt yapıya önem verilsin. Şampiyonluk özlemi gençlerimizin ikinci planda kalmasına yol açmasın. En azından 1 oyuncu as takımda devamlı oynayabilecek şekilde kazanılsın.
-Temlikli alacak sahipleri ile de uzlaşmak sureti ile borçlarda indirim sağlanmasına uğraşılsın. (Bunu en güçlü şekilde bu yönetim yapabilir). Borçlar azaltılsın. Şampiyonluktan gelen gelir ile borç kapanır kolaycılığına gidilmesin.

Ve belki de en önemlisi.

-Taraftarla iletişim kurulsun. Küçük fikir ayrılıkları haricinde taraftar Demirspor'un doğruları hususunda uzlaşı halindedir. Çünkü 1995'ten bugüne aynı sıkıntıları çekmektedir. En doğru çözümleri yine taraftar sunacaktır. Her kesimden taraftar ile ön yargısız periyodik görüşmeler gerçekleştirilsin.

-Eskiye lütfen ama lütfen dönülmesin. Eski hocalar, yöneticiler vs. artık takıma dışarıdan destek versinler. Onların Demirsporluluğuna herkes saygı duysun ama onlar da değişime saygı duysunlar, yeni yüzler sahne alsın. 

Sayın Sedat SÖZLÜ'ye zorlu görevinde başarılar dileriz. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir