Demirspor 20 yıldan bu yana ilk kez Süper Lig'e bu kadar yakın. 20 yılın en önemli maçlarından birindeyiz. Geride bıraktığımız zamanlarda da çok önemli maçlar oynadık, pek çoğunu başaramadık ama işte şimdi burdayız. Adım adım, sabırla bu günlere geldik. Gerçekten bu yol çok uzundu, çok ıssızdı. Hepimiz heyecanlıyız, heyecanla telaş da yapıyoruz. Onca yılın gerginliğiyle hareket ettiğimizden hata yapmamız normal. Sağa sola sataşıyoruz, suçlumarıyoruz vs. Çünkü zorlukla geldiğimiz bu noktada hakkımızın yenmesini istemiyoruz. En ufak şüphe bile sinirimizi patlatıyor. Yine de sakinliğe ihtiyaç var. Bizim tribündeki telaşımız sahaya da yansıyor. Futbolcuların bu maçın önemini bildiklerinden eminim . Yönetim ve teknik ekip gerekenleri yapıyordur. Biz de görevimizi yapıp, sinirimize hakim olup, takımımızı yükseltelim, yukarı taşıyalım.
Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu. Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar. Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek. Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta
Yorumlar