Osmanlı maçında sahda olduğu gibi, saha dışında da kaybettik. Örneğin bir Urfa yönetiminin yaptığını yapamadılar. Kamuoyunu yönrtemediler. Futbolcular çok akıllı. Yönetimin verdiği ve vermediği mesajları çok iyi alıyor. Yönetim, bu maç öncesinde hem içeride futbolcuyu hem dışarıda kamuoyunu daha iyi yönetmeliydi. TFF ve Osmanlı'nın ayakoyunları karşısında kolay lokma olduk. Sahada yeteri kadar mücadele yoktu ama onlar da yani futbolcular yönetimden aldıkları mesajla hareket ediyor. Cüneyt Çakır'ın ancak bizim gibi kolay lokmalara verebileceği kararlarla maçı kaybettik. Geçmiş olsun.
Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım. Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı. Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A
Yorumlar