Ana içeriğe atla

Kurumsallaşmanın Özü...

Dün ADS Store'un profesyonel yönetimi bir açıklama yaptı. Dedi ki; özünde korsan ürün kullanma kullandırma. Bu slogana aslında hiç karşı çıkmadık biz. Hatta destekledik. Cebimizden bir kuruş çıkacaksa bunun yaklaşık %20'si kulübe gitsin, fena mı olur, dedik. Halen de korsan ürün kullanılmamasını destekliyoruz.

Ancak dün yapmış oldukları açıklama hukukun genel bir ilkesinin arkasına sığınarak diş gösterme niteliğindeydi. Nedir o ilke; hukuki hakların kullanılacağının beyanı tehdit kapsamına girmez.  

Biz aslında kendi üstümüze almadık bu açıklamayı, her ne kadar bizler de atkı ve polar vs. yaptıran oluşumlardan biri olsak da. Bu daha ziyade firmanın kendi yatırımlarından beklenen verimi alamamasının bir yansımasıydı bizce.

Bir firma bir kulüp ile anlaşma imzalayacak. İmzaladığı anlaşma uyarınca maliyetlere katlanacak. Buna ADS Store adı ile açacağı dükkanların her türlü maliyeti de dahil olacak vs. Elbette öncelikle yatırım maliyetini kurtarmak ve sonrasında kar etmek isteyecek. Üstelik yatırım maliyeti kurtarılana kadar ürünler üzerinden kulübe aktarım yapmama gibi bir seçenek de sunulmamış firmaya bildiğim kadarı ile. Bu karı elde etmek için ürün çeşitliliğini artırmak zorunda. Bu da ilave üretim maliyeti yaratacak firmaya. 

Bu karlılığa erişmek için piyasasına hakim olmaya çalışacak doğal olarak. Ve piyasaya hakim oldukça kulübümüz daha çok kazanacak. Bizim ise borcumuz gırtlağa dayanmış, gelecek her kuruşa ihtiyacımız var. Bu nedenle buradan gelecek gelire de fazlası ile sıcak bakıyorum.

İyi ama bu profesyonel yönetim, bu profesyonel kalıcı gelir kaynağı, bu kurumsallık nasıl yürütülmeli? Nasıl davranmalı büyürken?

Eğer Demirspor taraftarına ürün satacaksanız Demirspor taraftarını tanıyacaksınız. Demirspor taraftarının bugün Türkiye çapında gıpta ile nasıl izlendiğini irdeleyeceksiniz. Yani kendi pazarınızı öncelikle hissedeceksiniz, pazarınızın bir parçası olacaksınız.

Demirspor taraftarı kimdir, biz biraz yardımcı olalım size.

Demirspor taraftarı kendi kilosunun onlarca kat ağırlığındaki boyalı el yapımı pankartları asabilmek için kimsenin göze alamayacağı yerlere çıkan gözü kara, kendi kara çocuklardır.

Demirspor taraftarı Adana'da dolmuş parası bulamazken son parasını deplasman otobüsünün bagajına bavul gibi girebilmek için veren taraftardır.

Demirspor taraftarı kumbarasında biriktirdiği 3 kuruşu kulübüne vermek isteyen Samet'tir.

Zamanında açlık grevi yapan kitledir.

Demirspor taraftarı maç kuyruklarında ellerinde bileti olan abilerine masum gözlerle onunla bire iki yapması için rica eden kara çocuklardır.

Ve işin en acı yanı ne biliyor musunuz? Demirspor taraftarı, sizin lisanslı ürün alınması için duygularımızı ölümüne sömürdüğünüz o boyacı çocuklardır.

Bu gerçeği asla ve asla göz ardı etmeyelim kurumsallaşırken. Geçmişimizi de özümüzü de unutmayalım. Pazarımızın farkında olalım.

Demem o ki; siz özel bir şirketsiniz, yatırım yaptınız, maliyetlere katlandınız ve kar etmek istiyorsunuz. Biz de sizin büyümeniz ve güçlenmeniz yoluyla kulübümüze para girmesini, elimize daha çok ürün ulaşmasını istiyoruz. Bundan mutluluk da duyuyoruz. Takip mi yapacaksınız, yapın, icra mı başlatacaksınız başlatın. Münferit tespitlerle pazarınıza dadananları savcılığa mı vereceksiniz, verin. 

Ama lütfen bunları yaparken o kullandığınız boyacı çocukları, Samet'i incitmeyin. Kırmadan dökmeden, naralar atmadan da yapabilirsiniz bunu. 

Siz işinizi güzel yapın, kimsede olmayanları üretin, yaratıcı olun, fiyat çeşitlendirmesi yapın. Taraftar, -o boyacı çocuk dahil- sizden zaten alacaktır. Ayrıca işportacıdan alışveriş yapan dar gelirli taraftarın bunu yapması için iki neden vardır bence:

1. O üründen sizde yoktur.
2. O ürün sizde onun alamayacağı kadar pahalıdır.

İkisinde de suçlu taraftar değil bence.

Son bir şey daha. Siz ürünlerimizin üretim ve sunumunu devraldıktan sonra biz kulübümüz bizim sloganlarımızı resmi olarak kullanacak diye mutlu olmuştuk.

Teşekkürler edecektik size. Gurbette Demir Gibiyiz'in yaratıcısı olarak kulübümüzün şiarımızı yaşatıyor olmasından gurur duyuyoruz diyecektik. Mesela #dellen'i kullandınız. Mutlu olmuştuk. Üretici taraftarı dinliyor, taraftar üreticiye sunuyor diyor seviniyorduk.

Şimdi siz bize "Gurbette Demir Gibiyiz"i kullanamazsınız diyorsunuz sanki. Ya da "Dayan Yarına İnan"ı siz diyeceksiniz biz diyemeyeceğiz, diyorsunuz sanki. 

Naçizane tavsiyem, bunu demeyin. Pazarınızı iyi tanıyın. Yazık olur yatırımınıza. 

Not: Siz uygun şartlar sunun, biz ürünlerimizi store üzerinden yaptıralım. Buna da varız. Kendi ürünlerini bastıran taraftarların sizlerin en büyük alıcı kitlesi olduğu hususunu da pazar değerlendirmesi notlarınıza ekleyin.

Başarılar dileriz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.