Ana içeriğe atla

Mavi Lacivert Yaşamak - 16

Kürşat İşler kardeşimiz Hasan'dan gelen ortayı yakalıyor ve duygularını bizlerle paylaşıyor...


"Hasan Çakalcı kardeşimin oyunu açan pasında fizik üstünlüğümü (!) de kullanarak Timur Ekiz den önce topu kontrol ediyorum. Epey geç gelse de, işler ve şehir dışılar nedeniyle unutulduğumuzu düşündürse de pası için öz hemşerime Osmaniyeli tayfadaşıma teşekkürlerimi sunuyorum

Adana Demirspor deyince tarifi imkansız bir platonik aşk, bolca hüzün, gözyaşı, sapasağlam dostluklar, özden öte abiler, ablalar, kardeşler, birlikte yaşanılan onlarca güzel anı, deplasmanlar gibi pek çok şey geliyor insanın aklına. Onlarca abim, ablam, kardeşim oldu Demirspor sayesinde evimden yüzlerce km uzakta, "Gurbette Demir Gibiyiz" demeyi öğrendik hep birlikte. Sımsıkı tutunarak, masmavi hayaller, masmavi bestelerle ısıttık Ankara'nın ayazını.

Pek çok mutluluk dolu, hüzün dolu anı olsa da mavi-lacivert hafızamda; beni en çok etkileyenler hep yolda, sokakta, metroda, otogarda vs karşılaşılan hiç tanımadığım ve aynı benim gibi Demirsporla yaşayan renktaşlarım olmuştur. Bunlardan sonuncusu Ankara'da mavi-lacivert aşkı tek başına onlarca yıldır yaşayan 70 yaşlarında emekli öğretmen Haydar hocayla karşılaşmamız oldu. Sabah sporu yaparken takmış olduğu Adana Demirspor beresiyle tanıdım onu, ürkek bir selamlaşmanın ardından saatlerce süren eğlenceli, hüzünlü ve etkileyici bir sohbetin ardından tayfayla da tanıştıracağımın sözünü vererek ayrıldık Haydar hocayla.

Demirspor'u anlatırken birbirimize; dolan gözlerimiz ve içimizdeki çocuksu mutluluktan sonra durdum, masmavi gökyüzünden içime deriiiin bir nefes çekerek dedim ki "iyi ki Adana Demirsporluyum."

Fizik üstünlüğümü (!) kullanarak nam-ı diğer Togepy'den çaldığım topu, şık bir ara pasla Timur Ekiz'in önüne tekrar bırakıyorum. Saygılar."

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti...