Sinan Güçlü, öğrencilik yıllarında yolu bereketli topraklara düşen, Demirspor rüzgarına kapılan kardeşlerimizden birisi. Aynı zamanda şu anda Demiryolları'nda çalışan harbi bir Demiryolcu! Sözü ona bırakırken Ankara'da henüz tanışmadığımız, tanışıp da kaynaşamadığımız kardeşlerimize bu vesile ile seslenmek istiyorum. Facebook, twitter, blog, vb. kanalları takip edip bize ulaşın. Sesinizi nefesinizi aramızda görmek hepimizi mutlu edecektir.
"Tayfada bu kadar yeni iken aldığım bu pas beni ne kadar heyecanlandırdı, gururlandırdı, anlatamam. O yüzdendir pası geç fark edip olgun bir atağa çevirmekte gecikmem. Pas için ayrıca teşekkür ederim Türkay Gül kardeşim.
Aksaraylı olmam münasebetiyle Adana ile Adanalıların sıcaklığı, samimiyetiyle ve tabi ki benim için bir tutku, hayata karşı bir duruş olan Demirspor'la tanışmam bir hayli geç, bundan yaklaşık 6-7 yıl önce üniversiteyi mersinde okuduğum sıralarda oldu.
Ev arkadaşlarım, sınıf arkadaşlarım, hepsi Adanalı'ydı, etrafımızda sıklıkla Demirspor konuşuluyordu, böyle bir değere kayıtsız kalmak mümkün değildi.
Ve 04 Mayıs 2008 sıcak bir ilkbahar günüydü, ilk defa Demirspor'u canlı izleme fırsatı bulmuştum. Kısa bir tren yolculuğundan sonra Adana'daydık. 5 ocak stadında maç ama deplasman tarafıyız. Binlerce tutkulu taraftar , mavi lacivert ve "Rafet"... Bu andan sonra skorun ne önemi var? Demirspor'un varlığı yeter.
Pas bekleyen, benim de mavi lacivert anılarım var diyen tayfadaşların koşu yapmasını bekliyorum. Bu attığım en keyifli pas olacak.
Saygılar sevgiler"
"Tayfada bu kadar yeni iken aldığım bu pas beni ne kadar heyecanlandırdı, gururlandırdı, anlatamam. O yüzdendir pası geç fark edip olgun bir atağa çevirmekte gecikmem. Pas için ayrıca teşekkür ederim Türkay Gül kardeşim.
Aksaraylı olmam münasebetiyle Adana ile Adanalıların sıcaklığı, samimiyetiyle ve tabi ki benim için bir tutku, hayata karşı bir duruş olan Demirspor'la tanışmam bir hayli geç, bundan yaklaşık 6-7 yıl önce üniversiteyi mersinde okuduğum sıralarda oldu.
Ev arkadaşlarım, sınıf arkadaşlarım, hepsi Adanalı'ydı, etrafımızda sıklıkla Demirspor konuşuluyordu, böyle bir değere kayıtsız kalmak mümkün değildi.
Ve 04 Mayıs 2008 sıcak bir ilkbahar günüydü, ilk defa Demirspor'u canlı izleme fırsatı bulmuştum. Kısa bir tren yolculuğundan sonra Adana'daydık. 5 ocak stadında maç ama deplasman tarafıyız. Binlerce tutkulu taraftar , mavi lacivert ve "Rafet"... Bu andan sonra skorun ne önemi var? Demirspor'un varlığı yeter.
Pas bekleyen, benim de mavi lacivert anılarım var diyen tayfadaşların koşu yapmasını bekliyorum. Bu attığım en keyifli pas olacak.
Saygılar sevgiler"
Yorumlar