Geçen yıl lig sonunda 34 haftada 51 puan toplamıştık (14 g, 9 b, 11 m); 54 gol atıp 53 gol yemiştik. Bu hafta 34 haftada 40 puan (10 g, 10 b, 14 m) toplayabildik, şu anda 43 puandayız haftaya kazansak da 46 olabileceğiz. (34 haftada geçen yılla aynı golü atmışız!) Yani iki hafta fazla oynansa da geçen seneki puanı tutturamıyoruz. Geçen yıla göre başarısızlığımızın sayısal göstergeleri.
Geçen yıl yönetim ve teknik direktör krizleri altında başladığımız ligi play-off'ta tamamlamıştık. Bu yıl play-off sınırı yükseldi. Geçen yıl 34 haftada 51-52 puanla gidilen play-off için bu yıl 59 puan toplamak gerekti. Geçen yıl play-off yarışı son haftaya kadar sürmüştü ve puanlar birbirine daha yakındı. Bu yıl biraz daha erken oldu kopmalar.
Geçen yıla göre başarısız olmamızın saha içindeki temel nedeni kolay gol yememizdi. Başta Erdi'nin berbat performansı, onu aynı derecede takip eden Burak'ın alternatif olamaması ve Yiğitcan'ın defansı toparlayamaması ile birlikte 3 farklı kaleciden istediğimiz performansı alamamız da etkili oldu. Şener'le başlayan lig yine Şener'e dönerek son buldu.
Saha dışında ise ilk 12 hafta Yücel İldiz (12 puan), 13-25. haftalarda Mustafa Uğur (12 haftada 20 puan), 26-28. haftalarda Nurettin Yılmaz (3 haftada 0 puan), 30. haftadan sonra da Ercan Albay (8 haftada 11 puan) ile yönetildik. Gelecek hafta kazansak da maç başına en çok puanı Mustafa Uğur'la aldık görünüyor. Lig sıralamasında en çok 8.liğe çıkabildik, onun döneminde. Tabii kötü gidişi Ordu galibiyeti ve Karşıyaka-Manisa beraberlikleri ile durduran Ercan Albay'ın bizi ipten almada katkısı büyük.
Devre arasında yönetim değişikliğini de hesaba katarsak bizi bu yıl en iyi tanımlayan kelime istikrarsızlıktı. Arka arkaya galibiyetler alıp sonra birden yine kazanamamaya başladık. Ne sahada, ne kulübede ne yönetimde istikrarı yakalayabildik. Şimdi yine kongre isteklerinin artması bunun göstergesi.
Geçen yıl yönetim ve teknik direktör krizleri altında başladığımız ligi play-off'ta tamamlamıştık. Bu yıl play-off sınırı yükseldi. Geçen yıl 34 haftada 51-52 puanla gidilen play-off için bu yıl 59 puan toplamak gerekti. Geçen yıl play-off yarışı son haftaya kadar sürmüştü ve puanlar birbirine daha yakındı. Bu yıl biraz daha erken oldu kopmalar.
Geçen yıla göre başarısız olmamızın saha içindeki temel nedeni kolay gol yememizdi. Başta Erdi'nin berbat performansı, onu aynı derecede takip eden Burak'ın alternatif olamaması ve Yiğitcan'ın defansı toparlayamaması ile birlikte 3 farklı kaleciden istediğimiz performansı alamamız da etkili oldu. Şener'le başlayan lig yine Şener'e dönerek son buldu.
Saha dışında ise ilk 12 hafta Yücel İldiz (12 puan), 13-25. haftalarda Mustafa Uğur (12 haftada 20 puan), 26-28. haftalarda Nurettin Yılmaz (3 haftada 0 puan), 30. haftadan sonra da Ercan Albay (8 haftada 11 puan) ile yönetildik. Gelecek hafta kazansak da maç başına en çok puanı Mustafa Uğur'la aldık görünüyor. Lig sıralamasında en çok 8.liğe çıkabildik, onun döneminde. Tabii kötü gidişi Ordu galibiyeti ve Karşıyaka-Manisa beraberlikleri ile durduran Ercan Albay'ın bizi ipten almada katkısı büyük.
Devre arasında yönetim değişikliğini de hesaba katarsak bizi bu yıl en iyi tanımlayan kelime istikrarsızlıktı. Arka arkaya galibiyetler alıp sonra birden yine kazanamamaya başladık. Ne sahada, ne kulübede ne yönetimde istikrarı yakalayabildik. Şimdi yine kongre isteklerinin artması bunun göstergesi.
Yorumlar