Ana içeriğe atla

"Bu Rezalete Son Verin"

Bizim hatamız nedeniyle yayınlamakta geç kaldığımız bir yazı ancak sorular ve tespitler hlen güncel; "Coulibaly" Yalçın Çetinkaya arkadaşımızın yazısı:

Bir taraftar olarak derbideki mağlubiyeti, son haftalardaki oyunu içime sindiremeyip, kabullenemediğimden kendimce bir değerlendirme yapma gereği duydum. Bir kulüp; taraftar, yönetim, teknik adam, futbolcu kombinasyonundan oluşur. Ben ortada değerlendirecek bir teknik adam göremediğimden eleştiride bulunmayacağım. Taraftar olarak daha ne yapabiliriz, nasıl destek olabiliriz onu da bilmiyorum açıkçası...

Yönetime; Play-off hedefiyle yola çıkıyoruz dediğiniz takımı, devre arası yaptığınız ucuz transfer politikasıyla küme düşme hattına kadar getirdiniz. Takımı sezon sonu nasıl olsa gideceğim diyen amaçsız kiralık futbolcuyla doldurdunuz. Timur Bayram Özgöz hariç yaptığınız hiçbir transferin ne katkısı ne belli bir kalitesi var. Üç haftadır teknik direktörün kim olduğu, olacağı bile belli değil(di). Kötü gidişe ne zaman el koyacaksınız ? Kurumsallaşma, hedefe oynayacak takım söylemleriniz bu şekilde mi gerçekleşecek ? Lütfen krize bir an önce el koyun.

Futbolculara; Son 6 maçta alınan 1 puan. Öne geçip, mağlup olunan, iki farkla öne geçip kazanılamayan maçlar... Ülkenin en iyi, en cefakar taraftarıyla dalga geçer gibi sahada oynadığınız oyun karakteri... Bildiğim kadarıyla ( yanlış biliyor olabilirim ) maddi bir sıkıntınız da yok. Ligde pek çok takımdaki oyuncular aylardır para alamayıp, sadece onurları için ellerinden geleni yaparlarken, mağlup durumdan maç çevirirken, sizin sahadaki oyununuz utanç verici. Emeğinizin karşılığını almak için nasıl yönetimden para bekliyorsanız, biz de sizden sahada ortaya karakter koymanızı bekliyor, formanın hakkını vermenizi istiyoruz. Tribünde takımını (sizi) yalnız bırakmamak için başka şehirden gelen, maç için saatlerce sırada bekleyen, cebindeki son parasıyla bilet alan, ailesine harcayacağı zamanı maç için kullanan binlerce Demirspor taraftarına, böyle rezil bir futbol oynamaya hakkınız yok ! Bir an önce kendinize gelin, kalan maçlarda bize küme düşme kabusunu yaşatmayın. Zira verdiğiniz sözleri tutmadığınızdan, küme düşme hattı ile kalan puan farkı sadece beş. Kanser ettiniz artık yeter !

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...