Bu sene becermediğimiz işlerin başında geliyor, savunma yapmak. Teknik-taktik işlerinden pek anlamam ama savunmayı artık sadece defans hattının ve kalecinin yapmadığı, günümüz futbolunda kabul edilen bir gerçek. Ceza sahası etrafına dizilip, 11 oyuncuyla kapanıp savunma yapılmadığının en iyi kanıtı, her sene düşen takımlar. Bunların hiç biri savunmasını kalabalık tutmadığı için düşmüyor. Kötü savunma yaptıkları için düşüyor.
Ne yazık ki son Samsun maçında bunu doğrudan gördüğümüz gibi ve tüm sezon yediğimiz gol sayısına bakacak olursak bizim de kötü savunma yaptığımız ortada. Özellikle orta sahamız savunma yapmıyor. Geri hattımız da kucağında bulduğu bombayı defetmekte zorlanıyor.
Samsun maçında savunmaya adam alarak skoru korumaya çalıştık. Ama sahaya savunmacı birini almak zaten takıma geriye çekilin mesajı vermektir. 3-4 gol attığımız maçlarda bile skoru korumakta zorlandığımız ortada. O zaman geriye çekilip maçın bitmesini beklemek nasıl bir düşüncedir?
Şampiyon kadroda yer alan, geçen sene başında da kesik yemesine içerlediğimiz ve blogta hep oynamasını arzu eden yazılar yazdığımız Burak Keskin'in bu seneki performansı içler acısı. Bu futbolcunun kötü performansı doğrudan ondan mı, oynadığı diğer oyunculardan mı kaynaklanıyor-bu Mustafa Uğur'un işi. Ama acilen toparlanması gerekli. Erdi'nin ağırlığı zaten ortada. Savunmayı ortadan sadece Yiğitcan topluyor. Kanatları ileri-geri kullanmakta sorun yaşıyoruz. Özgür zaten 90dk.yı tamamlamakta zorlanıyor. Bunun üstüne vurdumduymazlığı ve top kayıpları bir türlü bitmedi. Keremcan'ın kanadı genelde gol yediğimiz yer oluyordu, o gidip yerine Oğuzhan'ın gelişi de şimdilik sorunu çözmüş görünmüyor. Hareketli forvetleri ve kanat oyuncuları olan takımlara karşı zorlanıyor ki son yılların önemli özelliklerinden biri de takımı taşıyan ortasaha oyuncularından ziyade hızlı kanat ve açık oyuncuları. Biz de bu işi bir parça Erçağ ve Mehmet Eren yapıyor. Ama onların arkalarındaki boşluğu toparlamak kolay olmuyor.
Play-off umutlarını tamamen tüketmemek için, ilk yarıda yine çok gol yediğimiz Buca maçı öncesi Mustafa Uğur'un savunma disiplini üzerine düşünmesi ve bizi ikna edici açıklamalar yapması gerekli. En azından sahada konuşsun ve değişklik yaratsın.
Ne yazık ki son Samsun maçında bunu doğrudan gördüğümüz gibi ve tüm sezon yediğimiz gol sayısına bakacak olursak bizim de kötü savunma yaptığımız ortada. Özellikle orta sahamız savunma yapmıyor. Geri hattımız da kucağında bulduğu bombayı defetmekte zorlanıyor.
Samsun maçında savunmaya adam alarak skoru korumaya çalıştık. Ama sahaya savunmacı birini almak zaten takıma geriye çekilin mesajı vermektir. 3-4 gol attığımız maçlarda bile skoru korumakta zorlandığımız ortada. O zaman geriye çekilip maçın bitmesini beklemek nasıl bir düşüncedir?
Şampiyon kadroda yer alan, geçen sene başında da kesik yemesine içerlediğimiz ve blogta hep oynamasını arzu eden yazılar yazdığımız Burak Keskin'in bu seneki performansı içler acısı. Bu futbolcunun kötü performansı doğrudan ondan mı, oynadığı diğer oyunculardan mı kaynaklanıyor-bu Mustafa Uğur'un işi. Ama acilen toparlanması gerekli. Erdi'nin ağırlığı zaten ortada. Savunmayı ortadan sadece Yiğitcan topluyor. Kanatları ileri-geri kullanmakta sorun yaşıyoruz. Özgür zaten 90dk.yı tamamlamakta zorlanıyor. Bunun üstüne vurdumduymazlığı ve top kayıpları bir türlü bitmedi. Keremcan'ın kanadı genelde gol yediğimiz yer oluyordu, o gidip yerine Oğuzhan'ın gelişi de şimdilik sorunu çözmüş görünmüyor. Hareketli forvetleri ve kanat oyuncuları olan takımlara karşı zorlanıyor ki son yılların önemli özelliklerinden biri de takımı taşıyan ortasaha oyuncularından ziyade hızlı kanat ve açık oyuncuları. Biz de bu işi bir parça Erçağ ve Mehmet Eren yapıyor. Ama onların arkalarındaki boşluğu toparlamak kolay olmuyor.
Play-off umutlarını tamamen tüketmemek için, ilk yarıda yine çok gol yediğimiz Buca maçı öncesi Mustafa Uğur'un savunma disiplini üzerine düşünmesi ve bizi ikna edici açıklamalar yapması gerekli. En azından sahada konuşsun ve değişklik yaratsın.
Yorumlar