Adana derbisi bu yılki en önemli maçımız olarak görünüyor. Play-off hedefinden uzaklaşılınca bu yılı anlamlı haline getirmenin yolu olduğu için... 2008'te 1 puan alsak doğrudan çıkacağımız bir maçı "yukarının" isteğiyle rakibe verince bu maçların anlamı daha çok arttı. Geçen yıl 45 dk.da 4 gol atmak o öfkeyi ancak bir nebze dindirdi. Son iki maçta puanlar eşit olsa da onların üstündeydik, bu kez puan farkıyla yukarıdayız. Aramızda mesafe olması iyidir. Mesafeyi koruyalım! O efsane sözle söylemek gerekirse, "herkes kendi metrekaresine!"
Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım. Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı. Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A
Yorumlar