Ana içeriğe atla

Fatih Terim Stadyumu

Fatih Terim ismi stada verilmeli mi, verilmemeli mi tartışmaları süredursun iş netleşmiş bile. mavisimsekler.com öyle diyor. Şu anda Türk futbolunun zirvesindeki isim doğduğu, var olduğu, kendini var eden şehrin stadının ismini almış. Dışarıdan bakınca kulağa ne güzel geliyor öyle değil mi?
 
Türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük futbol adamlarından birini Adana çıkarmış, Adana Demirspor çıkarmış. Şimdi onun adının yaşatıldığı statta oynayacak maçlarını.
 
Sonuçta bir Muharrem Gülergin gibi, Selami Tekkazancı gibi sıradan, basit, yerel (!?!) biri değil Fatih Terim. Elbette onun ismi olacak.
 
Olaya biraz pragmatik bakalım öncelikle. Türkiye futbolunun şu anda en güçlü ismi Adana futboluna da (Adana Demirspor'a da) çok ciddi katkılar sağlayabilir. Bu isimden faydalanmalıyız. Bir kesim bu şekilde düşünüyor anlaşılan.
 
Üzülerek söylemeliyim ki, tarih pragmatizme feda ediliyor, hatta feda edildi bu anlayış nemalandırılarak. Kendi adıma üzülerek kendimi eleştirerek de söylemeliyim ki; kısa zaman öncesine kadar ben de soru işaretleri ile doluydum bu konuda. Fatih Terim olmalı mı sorusuna net yanıt veremiyordum. Hatta biraz ikna edilmek istiyor, ikna olursam bunun bayraktarlığını dahi yapabileceğimi hissediyordum. Bu hususu sevdiğim dostlarımla da paylaştım. Ta ki, Tuncay Şenyüz ve Metin Gören ile buluşana dek...
 
Peki neden muallakta idim önce onu söyleyeyim. Çünkü diyordum ki kendi kendime; Fatih Terim buram buram Adanalı kokuyor, baktığımızda kentin karakterini yansıtıyor. Bu kadar Adanalı birisi kentinden belirgin bir sebep olmaksızın kopamaz. Kesin arkasında bir gerekçe vardır, diyordum. Bu şüphemi Adana Demirspor'da ve tabi Adana'da yerel yöneticilik yapmış kişilerin güvenilmez, insanı sömürmeye yönelik tavırları da doğruluyordu. Fatih Terim kesin bize bir adım atmış ve kesin aldatılmıştır, dolandırılmıştır, kurumsal olmayan yapıdan illallah etmiştir diyordum. Sonrasında bunu araştırdım ve çok net bilgilere maalesef ulaşamadım. Sadece bir dönem takımımıza genç oyuncular gönderdiği ve bu oyunculara bizim yöneticilerin yanlış yaptığı bilgisini edindim. Belki daha fazlası da olmuştur. Adana Demirsporlu malum yöneticilerden de Adana'nın malum yerel yöneticilerinden de bunu fazlası ile beklerim. Daha büyük bir kazık da atılmış olabilir Fatih Terim'e.
 
Peki bu şüpheye rağmen ne oldu da Fatih Terim stadına ilişkin düşüncelerim tamamı ile olumsuza evrildi? Tuncay Şenyüz ile Metin Gören ne anlattılar da bu noktaya geldim? Cevap vereyim; hiçbir şey. Sadece Demirspor tarihini ve ihtişamlı günlerimizi, Muharrem Gülergin'i, Füze Selami'yi ve diğer efsanelerimizi yad ettiler. Fatih Terim'den de bahsettiler ama çok önemli değildi. Sonra kendime bazı sorular sordum. Aynı soruları şimdi siz okurlara da soracağım. Bakalım Fatih Terim stadı olmalı mıymış!
 
-Fatih Terim bugün Türk futbolunun önderi olmak yerine Demirspor ayarında bir takımı çalıştırıyor olsa idi mazisine bakarak stada yine Fatih Terim adı verilir miydi?
-Cevap "hayır" ise, bu yapılan güce biat demek değil midir, camiamıza yakışır mı?
-Fatih Terim'e -varsa- atılmış olan büyük kazık Demirspor'un varlığından daha mı önemlidir? Soruyu açayım, Demirspor'a mesafeli durmayı gerektirebilir ama Demirspor'dan el çekmeyi gerektirir mi?
-Hatırlayalım sadece. Kentin diğer takımı tüm stada hakim olmuştu. Kapalı tribünün üstüne logosunu işletmiş, tüm koltukları kendi renklerine döndürmüştü. Biz üçüncü lige düşmüştük. Eski efsane artık Mobellaspor ile, Niğdespor ile vs. muhatap oluyordu. Yetmedi, stadımızdan çıkarıldık, Kozan'da maç yaptık. Net bir şekilde söyleyeyim kapatılmak istendik. Tarihimizin en karanlık dönemlerini yaşadık. Bu dönemde (süreç olarak söylüyorum) Milli Takım başarıdan başarıya koşuyordu. Genç Milli Takım Akdeniz Kupası'nı alıyordu. Galatasaray Avrupa'da başarılarına başarı ekliyordu. 4 kez üst üste şampiyon oluyordu. UEFA kupasını alıyordu. Fiorentina bir Türk teknik direktör ile anlaşıyor ve bu takım da başarılı oluyordu. Biz kapanma yolunda ilerlerken bir isim büyüyordu. Bizim var ettiğimiz, bağrımızdan çıkan Fatih Terim. Ben ölürken benim yanımda olmayan evlada şimdi evimin adını veriyorum. İnsafa, hakkaniyete sığar mı?
-Hayatını Demirspor'a adamış isimler, malum evladı yetiştirmiş isimler, Demirspor'u Demirspor yapmış isimler yok sayılırken, hayırsız evlat, babasının ölümüne ağlamayan evlat onore ediliyor. Bu insanların, gerçek efsanelerin gururu incinmez mi, kemikleri sızlamaz mı?
 
Dikkat ederseniz, onu Demirspor'a şunu vermedi, bunu yapmadı, diye suçlamıyorum. Tek soru şu, ben ölürken neredeydiniz sayın Terim? 
 
Bu kararda payı olan Demirsporluları varsa cevap haklarını kullanmaya davet ediyorum, yoksa zaten vicdanları ile başbaşadırlar.  

Yorumlar

mert dedi ki…
Yeni yapılacak stadyumun isminden önce kapasitesini ve dizaynını konuşmamız gerektiğini düşünüyorum. Ülkemizde yapılacak olan stadyumlar arasında bence en kötü proje Adana'ya yapılacak olan proje. Uefa elit stadyum kapasitesini minimum 40000 kişi olarak açıklamıştı ama ne yazık ki mevcut projenin kapasitesi 33000 kişi. Bu bağlamda Konya ve Bursa'ya da yapılacak olan stadyumlar da düşünülürse ( maç başı stadyum doluluk oranları da göz önüne alınmalı )Adana'ya tamamen haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Her alanda olduğu gibi yine Adana değil rant düşünülüyor. 5 Ocak stadyumu yerine Avm yapılması planlanırken, yeni stadyuma metro hattı yapıldığı zaman ağaç katliamları yaşanacakken hatta stadyumla ilgili net ve somut bir şeyler paylaşılmazken en son adımın stadyum ismi olması gerektiğini düşünüyorum. Unutmamamız gereken önemli bir konu da şehrin diğer takımının da fikrinin önemli olduğu. Sponsor firmalar vb. örneklerle konu çok geniş bir şekilde ele alınmalı. Muharrem Gülergin ve Gündüz Tekin Onay tribünleri de unutulmamalı.
yavuzy dedi ki…
Tabii Adanasporlular kuvvetle muhtemel Terim ismini desteklemeyecektir. Dolayısıyla Terim gibi Galatasaraylı bir ismi desteklemezken stadın Gülergin ve Tekkazancı gibi doğrudan Demirsporlu birinin adıyla yapılması pek mümkün görünmüyor. Stadın farklı bölümlerine, şimdi olduüğu gibi tribün isimleri verilmesi daha uygulanabilir görünüyor.

Stadın projesini bilmiyorum ama yeni yapılan statlar hep biribine benziyor ve hiçbir ruhu yok, tamamen plastik ürünlere benzetiyorum. Adana'ya dair bir his göremeyeceğiz. Mesela maratonun o ruhu kaybolacaktır eminim.
Onur BİÇER dedi ki…
Kesinlikle, yazıda vurgulamak istediğim husus; camianın Demirsporlu bireylerinin bu projeye destek verirken geçmişi ne derece dikkate aldıklarıdır.
serdanka dedi ki…
"...Kardeşi selde kurtarma çalışmalarında hastalanan, oğlunu çok küçük yaşta trafik kazasında kaybeden Muharrem Abi son günlerine dek Demirspor'un peşindedir. Geçen yıllar boyunca iki kızını ülkenin en iyi voleybolcuları olarak yetiştirmiş, Demirspor'a ağabeylik etmeye devam etmiştir. Korkunç son yaklaşır...Şeker hastalığı nedeniyle önce bacakları kesilir Muharrem Abi'nin, o günlerde yanında belki de en çok eski öğrencisi Fatih Terim vardır..." Bu blogun Muharrem Gülergin ile alakalı bir blogunda yazıyor. Bir de benim şahsen bildiğim bir bilgi var son günlerinde Muharrem Gülergin'in iki bacağı da yokken hergün hastaneye Fatih Terim taşımış onu hastaneye...
Biraz aykırı ses gibi kaldı belki yazdıklarım ancak insanları yapmadıkları değil yaptıkları ile hatırlamak istiyorum, kaçınılmaz bir şekilde ismi verilecekse ben anlattığım Fatih Terim'in ismi verilsin isterim. Saygılar, sevgiler...
Onur BİÇER dedi ki…
Haklısın İsmail kardeşim. O dediklerini yapan gücü zirvesindeki fatih Terim değil işte. O Fatih Terim ile Demirspor'un kapanmanın eşiğine geldiği günlerdeki Terim iki ayrı insan. Bambaşka. Şu anda Türk futbolunun tepesindeki adam yeni Fatih Terim.
Unknown dedi ki…
kendisine onca başarı yaşatan galatasaray kulübü terime sahip çıkmıyor, adanalılar sahip çıkıyor. garip bi durum.
coulibaly dedi ki…
Şahsi fikrim, isminin gündeme gelmesi bile saçma. Uzun zamandır ne Adana ne de Demirspor'la ilgisi var. Adam zaten Galatasaraylıyım diyor. Tabi bir de şehrin diğer takımı var. Keşke stad yıkılmasa, yıkılmaması için gerekeni yapabilsek. Yeni stad olursa neden adı değişiyor illa onu da anlamıyorum. 5 Ocak'tan daha güzel, anlamlı bir isim olabilir mi ? Bence olamaz.
yavuzy dedi ki…
Yeni stadi beklemediler, 5 ocak stadinin adi 5 ocak Fatih Terim stadi oldu.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti...