Ana içeriğe atla

Adana Demirspor:2-Boluspor:1

Mehmet Eren kıpırdayınca Demirspor kazanıyor.  Sezon başından beri beklentilerimiz büyük ondan. Bugün iki pasla işi bitirdi. Önce Rostand, sonra Efe bu güzel pasları güzelce sonlandırdı.

Rostand maç boyu diriydi. Savunma onu hiç yere indirmedi, çok iyi ayakta kaldı, topu sakladı. Ona yardımcı olan birileri olsa daha farklı olacaktı.

Maçın genelinde Boluspor bizden iyidi. İskender, Alp ve Emrah tüm savunmamızı dağıttı. Hücuma daha iyi çıktılar. Burak yine kamyon gibiydi. OrtasahadaYusuf çok hata yaptı,  Erçağ'ı kapattılar ve o da bunun üstesinden gelemedi, oyundan daha erken çıkmalıydı.

Ama bu kez biz kolay gol attık ve kazandık. Bu sene belki de ilk kez çok performans göstermeden kazandık.

Zirveden 18 puan uzakta tribünleri dolduran Demirspor taraftarina yine büyük alkış.

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Önemli eksiklere rağmen güzel bir maç önemli bir 3 puan aldık. Eksiklerin çok net ortaya çıktığı bir maç olması bence sevindirici yönetim ve hoca önlem alabilir. Ama şu bir gerçek ki güzel şeyler olmaya başlamış. Bireysel hatalar olmuştur olacaktır ama bugün eksiklerden ders çıkarıp kayıpsız atlatılması en önemli olandı diye düşünüyorum.
Onur BİÇER dedi ki…
Aslında daha önceki maçlarda da sorun Mehmet Eren'de değildi bence. Belli bir yaşın futbolcusundan bunun çok daha ötesinde bir performans beklememek lazım. Olması gereken genç kadronun Mehmet Eren ve birkaç abisi için de savaşması, bu abilerin de kilidi açması.
coulibaly dedi ki…
Hücum bölgesinde Juninho'nun sakatlıktan kurtulup, eski performansını yakalaması, Erçağ'ın toparlanması lazım. Her zaman Mehmet Eren tek başına maç alamaz. Dün takımı sırtına alıp taşıdı tabiri caizse. Rostand'da kıpırdanma var ama ilk devredeki günahlarını temizlemesi için gol atma istikrarını devam ettirmesi lazım. Burak-Erdi ikilisiyle çıktığımız her maç gol/goller yeme ihtimalimiz çok fazla. Standart hızda olan her futbolcu defansın arkasına atılan her topta çok rahat kaleciyle karşı karşıya kalıyor. Stadda maç boyunca heralda en çok onları izledim. Yavaşlar, pozisyon alamıyorlar. Hucümda, defansta duran toplarda hava hakimiyetleri zayıf. Mustafa Hoca İBB maçını kolay unutmuş gibi. Nedir bu inat anlamadım. Galibiyetle başlamak güzel, eksiklerimiz var nokta transferlerle en azından play off için iddialı olabiliriz. 3 hafta sonra Balıkesirspor maçı var. Deplasmanda Antep BB, içeride 1461 maçlarında 6 puan şart.
Unknown dedi ki…
galibiyetle başlamak önemliyd rakibin son dakikalarda boş kaleye atamadığı top günü kurtardı. allahtan savunmacılarının önüne düştü top

şener güven vermiyor ne yazıkki.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...