mavisimsekler.com isimli siteden okuduğum kadarı ile kötü sonuçlar ve taraftar protestosu yönetim üzerinde etkiler bırakmışa benziyor. Devre arasında kongre yapılacakmış.
Yalnız şöyle de bir şey var, kongre güven tazelemek amacı ile yapılacakmış.
Bir diğer ifade ile şunları diyorlar ve diyecekler:
-Biz yönetim olarak doğru işler yaptık ve yapıyoruz. Kendimize güveniyoruz. Kongre sürecinde de bizi yeniden seçeceksiniz.
Bir gerçek var ki; Demirspor'da kongre üyelikleri fiili iradeyi yansıtmıyor. Bir diğer gerçek de Demirspor'da belirli kesimlerin (potansiyel yönetici kesimleri) ve bu kesimlerin çevrelerinin dönemsel olarak hakimiyet ortaya koymaları ve bu zincirin dışından kimsenin yönetime aday olmaya, bırakın aday olmayı kongrede ses çıkarmaya dahi cesaret edememesi.
Yani kongre sizin, güç sizin, adam sizin, söylem sizin, at sizin, koşturun babam koşturun.
-İyi bir yönetim varsa bırakmaya hazırız.
Hangi yönetimin iyi olduğunu belirleme lüksü sizde. Biz daha iyisini yapana kadar en iyisi bu deme lüksü de sizde.
-Cebinde 10-15 milyon TL'si olmayan yönetime gelmesin.
Kendileri bu parayı koymuşlar gibi sürekli olası yönetici rakiplerine gözdağı verirler.
-Demirspor'u sahipsiz bırakmayız.
Demirspor'un sahibe ihtiyacı varmış gibi.
Ve daha bir sürü aynı şey.
Biz, siz seçildikten sonra sizleri izlemek ve alkışlamak istiyoruz derken beklentiler içine girdik.
Kalıcı gelirler ile kulüp insanlara bağımlı olmaktan kurtarılacak sandık.
Altyapıya ve gençlere önem verilecek, bu gençler tecrübeli abilerinin yanında savaşacaklar sandık.
Kurumsal bir yönetim anlayışı ile tüzüğümüz, kongre üyeliklerimiz yenilenecek, yeni yönetmelik ve tebliğler ile kulüp içi işleyiş şeffaflaşacak sandık.
Şeffaf mali tablolar ile hesap veren bir yönetim yapısı ortaya çıkacak sandık.
Taraftar-yönetim arasında düzgün iletişim kurulacak ve hatta bunun için bir birim oluşturulacak, periyodik istişare toplantıları düzenlenecek ve uyarılara kulak tıkanmayacak sandık.
Taraftara saygı duyulacak sandık.
Aslında bunları sanmadık da yapacak çok da bir şeyimiz yoktu. Gücümüz yoktu sizi değiştirmeye, tek başımıza bu düzeni yıkmaya, belki huzur ortamı olur da beklediklerimizin bir kısmını olsun alırız istedik. Tabi yine olmadı. Olmayacak duaya amin dedik.
Sayın yöneticiler, açık ve net söylüyoruz.
Sizi istemiyoruz.
Benzerlerinizi istemiyoruz.
Söylemlerinizi istemiyoruz.
Eylemlerinizi istemiyoruz.
Sahiplenmenizi istemiyoruz.
Kulüp kapanacaksa kapansın.
Kayyuma kalacaksa kalsın.
Küme düşeceksek düşelim.
Siz yoksunuz diye bunlar oluyorsa, sorumlusu sizlersiniz demektir.
Kalıcı gelirim olsa sizsiz de ayakta dururdum.
Gençlerim olsa, üreten bir yapım olsa, borçlarım bu kadar olmazdı.
Dinamik bir takımım olsa ligde de iyi yerlerde olur, düşme potasında olmazdım.
Ligin en yaşlı takımı ile borçlarım artırılmamış olsa, düştüğüm yerden daha rahat kalkabilirdim.
Bunların hiçbirini ben yapmadım.
Yarın takım kayyuma kalır da kapanırsa sorumlusu ben değilim.
Siz ve sizin gibilerin yanlış yönetim tarzı.
Şimdi siz, kongrede çıkıp bizden özür dilemeyeceksiniz.
Hata ettik demeyeceksiniz.
Takımı gençleştirip, hedefleri revize edip borçları azaltmaya, gençlere kadroda yer vermeye başlamayacaksınız.
Mali açıdan şeffaflaşmayacaksınız.
Kurumsal yönetim açısından gelişme sağlamayacaksınız.
Taraftarla daha sağlıklı ilişkiler kurmayacaksınız.
Bu nedenle hiç kalmayın.
Gidin, benim nezdimde tazelenecek güveniniz kalmadı.
Yorumlar
Kaba güç olması yetmiyor, ilişki yönetimi de önemli. Bugün bizler bir siyasi otoriteye sen Demirspor'a saygılı olmak zorundasın'ı öğretemeyiz.
O nedenle bizde ışık yok. Yine de savaşa devam.