Ana içeriğe atla

Adana'da Milli Maç

Cuma günü Adana'da Milli Takım'ın Kuzey İrlanda ile hazırlık maçı var. Pek çoğumuzu heyecanlandırmayan bri durum. 5 Ocak gibi yakın zamanda tarih karışacağı anlaşılan bir statta, bir veda niteliğinde uyduruk bir hazırlık maçının oynanması Adana'nın üvey evlat muamalesi görmesinin somut bir örneği. Resim olarak 16bin kapasiteli ve en azından içerideki her maçını bu kapasiteyi zorlayan bir takımın bulunduğu şehirde epi topu 5. kez milli maç oynanması, milli takımı neden milli olmadığının; neden pek kişiyi heyecanlandırmadığının göstergesi.

Yeni yaptıkları birbirinin aynı statlarda, mesela şampiyonluk maçlarında bile dolmayan Kayseri'de ısrarla oynatılan maçlar varken futbola ilgisi belli Adana'nın ve 5 Ocak'ın kenarda köşede unutulması, bu kentin temsilcilerinin vekillerinin belediye başkanlarının ayıbıdır.
Maç biletlerinin en ucuz 20 tl olması, maratonun 35, kapalının 60 tl olması da, bu hazırlık maçına Adanalıların ilgi göstermesinin beklenmediğinin bir kanıtı. yine de stadın yarısı dolacaktır o maçta.
Adana'da oynanan bütün maçlar, hazırlık maçıydı; diğer tabirle özel maçtı. Ne yazık ki Adana'nın Türkiye'deki özel konumuna yakışmayan maçlardı.

Bunların ilki 1985'te Polonya ile oynanmıştı. Bu maçla ilgili olarak bknz: http://www.macanilari.com/11.Aralik.1985_1984-1985.Turk.Milli.Takim._Ozel.Mac_.Dostluk.Maci.Turkiye.1-1.Polonya-198419869512--.html

Adana'da oynanan diğer maçların dökümünü TFF vermişti: http://www.tff.org/default.aspx?pageID=202&ftxtID=19348

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.