Ana içeriğe atla

Fotolarla Ankaraspor maçı...

Fahri abinin kamerasından seçtiğimiz fotolarla Ankaraspor maçını yorumlayalım istedik.

Sıhhiye'de geniş bir katılımla toplandık, üç minibüsü tıka basa doldurduk, yerlerde oturan kardeşlerimiz oldu. Stadın yolunu tuttuk.

Maça üç pankart ile gittik, ancak maçın ülkemin daha demokratik olmasından bir gün önce olmasından dolayı, çok sakıncalı olan "Yıkıla Yıkıla" ve "Aşk ile Düş ile Sevda ile Dayan Rüsva Etme Beni" pankartlarımızı stada sokamadık. Ya Demirspor'a sevgimizi anlatan o pankartlar ile ülkemiz bölünse idi, ya terör propagandası yapsa idik, neyse ki; devletimiz sağ olsun ülkemizi bir beladan daha kurtardı, hakkımızda da henüz işlem yapmadı.

Biz de bunun üzerine "Gurbette Demir Gibiyiz" pankartı ile dosta düşmana birlik mesajları verdik.
 

Futbolcular maç başlamadan önce kenetlendiler. Maç bittiğinde "ya böyle kenetlenmeyin ya da böyle oynamayın, formanın hakkını verin" dedirttiler taraftara.
Taraftar tribünde yine görevini yaptı. Bu takımın başarı görmeden yetişen bir kuşağı olmasına karşın taraftarının nasıl Türkiye'de ilk sıralarda olduğunu koydu ortaya. İlk sıralardaki diğer takımların taraftarlarının hepsinin bir şekilde başarı gördüğünü de hesaba katarsak Demirspor taraftarının büyüklüğünü daha da iyi anlarız.

Birol duran toplardaki üstün yeteneğini bizde keşfetmeye niyetli ve ısrarlı olduğunu gösterdi. Ama Fahri abi de penaltı pozisyonunu çok iyi yakalamış. Tebrik etmek lazım.

Takım oynamıyordu, ölmek var susmak yok dedik, aslında maçı özetledik.
 
Gönül başka bir maçta maç sonu şenlikli görüntüleri paylaşalım. Zafer inananlarındır, yeter ki; takım da bizim kadar inansın ya da bize yakın.

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.