Ana içeriğe atla

Burs Duyurusu

Ankara Tayfası olarak Ankara'da okuyan Demirsporlu kardeşlerimize burs vermeyi istiyoruz.
 
Bunun için bir havuz oluşturduk. Ekim ayından başlamak üzere burs vermeye gönüllü olanlar verdikleri otomatik ödeme talimatları ile havuza aktarım yapacaklar. Bu havuzdan da burs alacak kardeşlerimizin hesabına aktarım yapılacak.
 
-Havuza katkı koyanların kimler olduğu bilinmeyecek.
-Burs alanlar dışında kimse de kimin burs aldığını bilmeyecek.
-Katkı koyanlara şeffaflığı sağlama adına her ay hesaba yatırdığı tutara ve öğrencinin hesabına aktarılan meblağa ilişkin belgeler gönderilecek.
 
Şu ana kadar aylık 225 TL havuzda birikti. Diğer bir ifade ile 3 kardeşimize ayda 75 TL burs verecek imkanımız var. Kimlere burs verileceğini henüz belirlemedik. İhtiyacı olanlar bizimle özel yollardan iletişim kurabilirler. Yüzyüze görüşmeyi de isteriz tabi ki. Yalnız başvuru çok olursa bir kısım kardeşlerimizin taleplerine yanıt verememiş olacağız. Kırılma, darılma olmasın isteriz.
 
Burs almak isteyen arkadaşlar lütfen yazının altına yorum bırakmasınlar, özel mesaj yoluyla veya iletişim bilgilerimiz varsa doğrudan bizimle temasa geçsinler. Gizli kalmasına önem veriyoruz.
 
Öte yandan havuzu genişletme imkanımız olursa daha fazla kardeşimizin ihtiyacını karşılama imkanı bulacağız demektir. Havuza katkı koyanlar arasında ayda 20 TL ile destek verenler de var, daha fazlasını yapan da. Destek için bir alt veya üst sınırımız yok. Bu organizasyonun parçası olup, havuzumuza destek olmak isteyen olursa da onların da özel mesaj yoluyla (lütfen yazı altına yorum bırakmadan) bizimle iletişime geçmesinden mutluluk duyarız. Organizasyon ile ben, Mustafa Uçar ve Abdullah Çömek ilgileneceğiz. İnşallah güzel bir şeye vesile oluruz.

Yorumlar

Unknown dedi ki…
helal olsun arkadaşlar yine kendinize yakışanı yapıyorsunuz tebrik ederim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...