Ana içeriğe atla

Manisa Maçındaki "Olaylar"

Dünkü Manisaspor maçında yaşanan "olaylar", maçın önüne geçti. Zaten sahada da pek bir şey yoktu; kötü bir Demirspor, kötü niyetli bir hakemin işini kolaylaştırdı; rakip de cezayı kesti, affetmedi.

Aşağıdaki yazıda takipçilerimizin yorumlarında da ifade edildiği gibi, Demirspor taraftarı kendisini eleştirmek konusunda pek çok camianın önünde. Hata yaptıysak bunun rahatlıkla özeleştirisini veriyoruz. 2-3 yıl önce Tarsus maçında yaşanan olaylardan sonra ya da bu yıl Ankaragücü maçındaki olaylardan sonra Şimşekler Grubu'nun yaptığı açıklamaları hatırlatmak isterim bu konuda. Dolayısıyla, twitter'da facebookt'ta Demirspor taraftarı, sahaya koltuk atan, kameramanın kafasını yaran kişileri bünyesinden atmak için efor sarf ediyor. Burası bilinsin. Yaralanan TRT kameramanına da şahsım adına üzüntülerimi, geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Statta, "olaylardan" başka, daha güzel işler de vardı; onlara da dikkat çekmek lazım. TRT ve diğer medya kuruluşları, bu tür konularda şiddet olaylarını ön plana çıkarmakta daha meziyetli. Halbuki başka işler de yaptı Demirspor tribünü; Fenerbahçe-Galatasaray maçından sonra öldürülen Burak Yıldırım için, renk farkı gözetmeyen bir pankart açtı.  





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yöntem takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...