Bu kez satırlara aktaracağım kitap Ahmet Hamdi TANPINAR'ın "Saatleri Ayarlama Enstitüsü". Kitap oldukça eğlenceli, kendini okutuyor. Hayata kaderci bir gözden bakan ve kendi dar sınırları içinde yaşayan Hayri
İRDAL ile idealleri ve bu ideallere bağlılığı sayesinde imkansızı mümkün kılacak
yapıdaki Halit AYARCI'nın öyküsü anlatılıyor kitapta. Öykü Hayri İRDAL'ın
ağzından anlatılıyor. Ben ise okurken her zaman olduğu gibi yine Demirspor'a yonttum öyküyü ve bazı yerlerin altını çizdim.
Aşağıda anlatacağım ilişki tarzı bana hiç yabancı gelmedi örneğin. Hatların ve safların sıkça değiştiği Adana Demirspor camiasının yönetim anlayışını, geleneğini yansıtmıyor mu sizce de?
"Daha dün yapışık ikizler gibi birbirinden ayrılmayan, yediklerinde, içtiklerinde daima beraber görünen iki dost, ertesi günü bir hesap yüzünden pençe pençeye geliyorlar, yahut aralarındaki eşit kardeşlik bozuluyor, biri efendi, diğeri maiyet oluyor, günlerce, aylarca bu yeni vaziyet devam ediyordu. Bazı defalar bu, hiçbir gürültüsüz kendiliğinden olurdu. Para derhal gönüllüsünü bulur, karşılıklı vaziyetleri kendiliğinden kurardı. Bazen oldukça çetin ve değişik safhalardan sonra yeni bir muvazeneye varırlardı. Fakat hemen her şeklinde daima beklenmedik bir şey araya girerdi."
Bir diğer alıntı da Demirspor'un geleceği ile ilişkilendirilebilecek tarzda:
"O zamana kadar hiç ağzını açmadan konuşmayı dinleyen Nuri Efendi birdenbire elindeki saati bırakarak:
-Bana kalırsa bu hiç de garip değildir. Belki tabii umurdandır. Hal yoktur, mazi ve onun emrinde bir istikbal vardır. Biz farkında olmadan istikbalimizi inşa ederiz. Aristidi Efendi bu tecrübelere başladığı anda akıbetini hazırlamıştı. Ölümü kendisinde hazırdı. Bunu bilmiş olmasına niçin hayret ediyorsunuz? demişti."
Mazinin emrinde istikbal. Demirspor'un istikbali mazisinin emrinde ise güzel günler göreceğiz. İstikbalimiz yöneticilerin mazisinin emrinde ise... Söylemek dahi istemiyorum. Kurtuluş, mazisi Demirspor gibi olan yönetici bulmakta yatıyor.
Yorumlar
Bu seriyi devam ettirme azminizden dolayı da ayrıca tebrikler Onur Bey. :)