Ana içeriğe atla

Konuk Yazar: Mehmet Duman

Neredeyse her hafta TV yayındaki spiker hatalarına dair twitter ve facebook ortamında muhabbet dönüyor; artık hakem hataları gibi klasikleşti spiker hataları! Bu haftaki Denizlispor maçındaki spiker yorumlarına dair takipçimiz Mehmet Duman'ın demirgibiyiz@gmail.com'a gönderdiği yazıyı paylaşıyorum. TRT spikerlerinin bilgi birikimine saygı duyuyorum ama sanki derslerini çalışmadan maça geliyorlar gibi. Antremansız bir oyuncu nasıl sırıtırsa, maça hazırlanmayan spiker de sırıtıyor. Dünkü spiker, Arif Peçenek'in Adanaspor'da oynadığını söyledi maç başında ama aslında Adana Demirspor'da oynamıştı. Diğer sıkıntılara Mehmet Bey de değinmiş:

--

"Sevgili demirgibiyiz ekibi;
Acizane bu yazımı yayınlarsanız sevinirim. Denizlispor maçında tam bir TRT rezaleti yaşandı. Geçen hafta Erdoğan Arıkan'ın seyirciyi yere göğe sığdırmayan anlatımından sonra bu hafta seyircisiz oynanıyormuş izlenimi veren, seyirciye oralı bile olmayan bir spiker(!) vardı yayında. TRT adeta "geçen hafta Demirspor taraftarını çok övdük aman tarafsız kalalım" paradoksu yaşıyor gibiydi. Seyirciden 90 dk hiç bahsetmedi. Gerçi seyirci özellikle ADS tezahuratında geç kaldı; maçın genelinde Boluspor maçına göre sönük kaldı ama yinede bu muameleyi hak etmiyordu. 

Bir diğeri Malikov'un kırmızı kartını nasıl es geçti bunu hiç anlamadım, bir diğeri her maçta Adanalı bir abimiz yorumcu olurdu bu hafta o neredeydi. Bir diğeri iki de bir sesim yayına giriyor mu diye sormasıydı; zaten sesinin yayına gitmesi için Adana'da olduğunu unutmuş gibiydi.

Kısacası ilk yarı uzun bir süre Demirsporumuzun maçlarına ambargo koyan TRT, "alın size yayın tepe tepe kullanın" der gibi kafamıza takozu attı; bilmem ne dersiniz?

Mehmet Duman"

Yorumlar

Unknown dedi ki…
yerinde tespitler olmuş mehmet bey maçı televizyondan izlemek gerçekten büyük sıkıntı oluyor trt spikerlerine yakışmıyor bu hatalar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti...