Ana içeriğe atla

İzmir'in Dağlarında Çiçekler Açtı

Karşıyakalı ile evli olunca, Karşıyaka deplasmanı bir iç deplasmana dönüşüyor. Bizim bu maça geleceğimiz 1 ay önceden belliydi! Gerçi o tv'den sevindi, kayınpeder üzüldü bizim gollerimize ama ben Alsancak Garı'na arkamı vermiş, İzmir'in dağlarında çiçekler açmasının keyfini sürüyordum.

Bostanlı'dan Demirspor formamla yola çıkıp, Nergiz istasyonundan İz-ban'a atladıktan sonra Halkapınar aktarmalı Alsancak'a ulaştım. Hava tipik bir İzmir sonbaharıydı. Her şeyiyle güzel bir şehir...

Stada ilk gelenlerden biriydim. 5-10 dk içinde İzmir Tayfası, gruptan gelen birkaç arkadaşın önderliğinde geldi. Maç öncesi beraberliğe razıydım. Aramızda umutlu olanlar vardı. Kimse bunu beklemiyordu tabii ki. Demirspor iki haftadır bizi şaşırtıyor; maç boyu çok rahattık, hele ki ikinci yarıda uzun süredir rahat bir Demirspor maçı izlemediğimi hissettim.

Demirspor çook uzun yıllar sonra üst üste 4 gol attı; deplasmanda farka koştu. Lawal'ın kattığı güç, Juninho'nun açıkta değil forvet arkası oynaması, Şener'in kaledeki başarısı, Burak Keskin'in savunmayı toplaması farkın oluşmasında en önemli faktördü. Mustafa Uğur, Osman Özdemir'in inadından vazgeçince ibre bir anda olumluya döndü.

Tabii, futbolculara yapılan ödemenin de bu tabloya katkı koyduğunu düşünüyorum. Demek ki fubolculara parasını ödeyince oynuyorlarmış; ne kadar basit bir kural! Taraftarın tepkisi de desteği de ödenen para kadar etki etmiyor ne yazık ki. Hep bizimkiler mesaj verecek değil ya Karşıyakalı futbolcular da bu maçta yönetimlerine selam göndermiş olabilir...

 Bu futbolculara parasını ödeyin ey yönetim!

Güzel İzmir deplasmanı güzel bitti; Demirspor'da ne olacağı bilinmez, keyfimiz yeni bir 90 dk.ya kadar sürecek

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.