İlk galibiyetimizi hem 4 golle hem de Adanaspor'a karşı almak büyük keyif. 4 yılın öfkesi çok güzel çıktı... 40 dk.da gelen 4 gol Demirspor'un yakın tarihinde görülmüş şey değildi. Sanırım ilk kez devre arasına 4-0 önde girdik. İkinci yarı sadece maçın bitmesini bekledik. Biraz sıkıntılı da olsa kazandık.
Maça sahada gördüğümüz farklı isimlerin umuduyla başladık. Defansta Burak Keskin, kalede Şener'in yanı sıra yeni transfer Lawal takımı derli toplu hale getirdi. Özellikle Lawal'ın bizi bir "level" yükselttiğini söylemeliyim. Defans direncini artırırken rakibin rahat gelmesini de engelledi ve topu oyuna iyi soktu. Burak Keskin ve Şener her zamanki gibi güven verdi. Rakibin sol tarafını iyi kullandık. Erman günündeydi, iyi toplar attı. 90 dk. yı çıkaramadığı için erken alınması isabetli oldu. Yerine giren Samet ise hayalkırıklığı yarattı. Tabii ki maçın adamları Juninho ve Erçağ. Onların enerjisiyle maçı kazandık. Ancak Juninho ve Gökhan arasındaki uyuşmazlık dikkatlerden kaçmadı. İki oyuncu da birbirine pas vermekte ya gecikti ya da -sanki- bilerek vermedi.
Futbolcu milletinin -hele ki Demirspor'da- bir gün iyi bür gün kötü oynamasına alışığız. Geçen hafta ve ile bu hafta arasıındaki fark da bir Demirspor klasiği olarak kayıtlara geçti. Beklentimiz yeni hoca Mustafa Uğur'un takımda disiplini sağlayıp, topçulara iyi antreman yaptırarak bu gelgitleri azaltması.
Ben pek anlamam bu işlerden ama, maçın iddia oranını saçmasapan bir şekilde belirleyen iddia yöneticileri de sıralamaya bakarak oran belirlemekten vazgeçerler umarım. En azından Adana için...
Herhalükarda Adana Derbisine yakışan bir coşku vardı statta. Bu coşkunun bizim lehimizde daha fazla olmasına seviniyoruz.
Maça sahada gördüğümüz farklı isimlerin umuduyla başladık. Defansta Burak Keskin, kalede Şener'in yanı sıra yeni transfer Lawal takımı derli toplu hale getirdi. Özellikle Lawal'ın bizi bir "level" yükselttiğini söylemeliyim. Defans direncini artırırken rakibin rahat gelmesini de engelledi ve topu oyuna iyi soktu. Burak Keskin ve Şener her zamanki gibi güven verdi. Rakibin sol tarafını iyi kullandık. Erman günündeydi, iyi toplar attı. 90 dk. yı çıkaramadığı için erken alınması isabetli oldu. Yerine giren Samet ise hayalkırıklığı yarattı. Tabii ki maçın adamları Juninho ve Erçağ. Onların enerjisiyle maçı kazandık. Ancak Juninho ve Gökhan arasındaki uyuşmazlık dikkatlerden kaçmadı. İki oyuncu da birbirine pas vermekte ya gecikti ya da -sanki- bilerek vermedi.
Futbolcu milletinin -hele ki Demirspor'da- bir gün iyi bür gün kötü oynamasına alışığız. Geçen hafta ve ile bu hafta arasıındaki fark da bir Demirspor klasiği olarak kayıtlara geçti. Beklentimiz yeni hoca Mustafa Uğur'un takımda disiplini sağlayıp, topçulara iyi antreman yaptırarak bu gelgitleri azaltması.
Ben pek anlamam bu işlerden ama, maçın iddia oranını saçmasapan bir şekilde belirleyen iddia yöneticileri de sıralamaya bakarak oran belirlemekten vazgeçerler umarım. En azından Adana için...
Tribünde güzel kareografiler vardı. Ufak tefek aksilikler dışında güzel şov oldu. Adana Demirspor tribünü yine kapalısı, maratonu ve kale arkasıyla özlenen desteği verdi. TV'ye ne kadar yansıdı bilmiyorum ama maratonda seyreden bizler için 40 dakikada gelşen 4 golün coşkusu had sahfada yaşandı. Sezon başından beri süren gerginlik, yılgınlık ve ikinci yarının stresi zaman zaman tempoyu düşürse de güzel tribün oldu. Yine de daha iyisini yapabilirdik.
Adanaspor tarafı da hazırlıklıydı, ama keşke pankart ve tezahüratlarda taklide varan "esinlenmeler"i birazcık aşabilseler.
Yorumlar