Ana içeriğe atla

Futbolcuların Basın Açıklaması

Futbolcular dün basın açıklaması yaptı. Nedense bu açıklama Adana spor sitelerinde yer bulmadı. Tam metni şuradan okuyabilirsiniz: http://www.ajansspor.com/futbol/tff2ligkirmizi/h/20120516/adana_demirsporlu_futbolculardan_aciklama.html

Önceki yazımda futbolculara basın açıklaması yaparak kamuoyunu bilgilendirmelerini istemiştim. Bu açıdan sevindirici bir gelişme. Keşke yönetim de haftalık basın toplantıları ile "şeffaf yönetim" ilkesini uygulamaya geçirebilseydi... Yapmadılar.

Futbolcular, yeni yönetimin sözünü tutmadığını; ödemelerin primlerle geçiştirildiğini söylüyor ve 31 maç başı parasını almadıklarını belirtiyor. Antremanlara çıkmamanın kendi kararları olduğunu da belirtmişler. Altınordu maçını kazanacaklarını belirten futbolcuların açıklamasında kritik nokta şurası sanırım: "Biz Demirspor futbolcuları olarak sadece yönetimden talebimiz 15’er milyar. Bunu niye belirtiyoruz her bir futbolcunun 100 milyarı aşkın veya o derecede alacağı var. Buna rağmen yine fedakarlık yapıp 15’er milyar gibi yönetimi sarsmayacak para istedik. Ama şuana kadar bunuda ödeyemediler.
Son olarak, artık boş vaadlere tahammülümüz kalmadı ve istediğimiz para ödenmediği takdirde biz Demirspor futbolcuları olarak Altınordu ve play off maçlarında yönetimi yanımızda ve tribünde görmek istemiyoruz.
" (15milyardan kasıt, 15bin sanırım.)

Biz en başından beri, cebinden para harcamayan yönetimin, yönetim olamayacağını söyledik. Listeye girmekle, kongre düzenlemekle yönetim oluşmuş sayılmaz. Meşru ve geçerli yönetim, takım üzerinde etkisi olan, takımı gerçekten yöneten, gelir-gider dengesini ortaya koyan, planlı programlı iş yapan bir "ekip"le oluşur. Tek adamların, tek başlarına karar verdiği yer, yönetim değil değildir. Gökoğlu yönetimi, belediye versin biz dağıtalım mantığı ile sadece idarecilik yapmaktadır. Ne yazık ki onu da düzgün yapamamaktır. Belediyeden gelen paraların nereye gittiğine dair bilgi sahibi bile değiliz.

Yaptıkları idarecilik sonucunda, harcadıkları paraları çatırçatır kulüpten alan kişilerin, Demirspor'a ne hayrı dokuyunuyor, bunu bilmek istiyoruz.

Futbolculara gelince, keşke bu ve benzer açıklamaları daha önce yapsalardı. Bugüne kadar Demirspor'da hiçbir futbolcunun alacağı kalmamıştır. Karşılıklı fesih diye duyurulan yol ayrımlarında bile, içerideki borçlar ödenmiştir. Biz hala Eyüp ve Ünye maçlarının neden kaybedildiğini anlamış değiliz. Bu maçlarda verdiğiniz mesajı, sahada değil böyle açıklamalar yoluyla verseydiniz kimsenin aklında şüphe kalmazdı.

Demirspor taraftarı futbolculara güvenemiyor. Çünkü onca yıldır, siz ve sizin gibiler bizi kazıklamaktan başka iş yapmadı. Onca topçu bizi arkamızdan hançerledi, teknik direktör göndermek için kulis yaptı, soyunma odalarında işler çevirdi.

Siz güvenmemiz için, işinizi yapmanızı istiyoruz. Siz sahada aslan gibi mücadele edin; o vakit biz borçlarınızın tahsili için gerekeni her ortamda söyleriz, bangır bangır bağırırız, ortalığı ayağa kaldırırız. Siz yeter ki formanızın hakkını verin!

Demirspor'a idareci değil yönetici; yerel basına cüzdan değil kalem; futbolcudan da kumpas değil alınteri istiyoruz! Hepsi bu!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.