Ana içeriğe atla

Adana Demirspor:1-Körfez:0

Kendi sahamızdaki son maçta Körfez'i 1-0 yendik. Gol, Emre Hasan Balcı'nın kafasından geldi.


Beni de bu sezon ilk kez 5 Ocak'taydım; uzun süre B-üstteydim. Maçtan önce grup Raşit'e kendini sahada affettir diye bağırdı ve anneler günü pankartı açtı.

Maç durgun başladı; top genelde bizdeydi, sağdan Erçağ üzerinden ataklar geliştirdik. Körfez'i ortada iyi durduk, etkili gelemediler. Soner'in güzel paslarını, İlyas değerlendiremedi. Gol duran toptan, Erçağ'un ortasına Emre Hasan'ın kafa vuruşuyla geldi. Golden hemen sonra Serdar'ın kafası ofsayt gerekçesiyle sayılmadı. Ardından gole benzer bir pozisyonda bu kez İlyas uzak direkte topu içeri atamadı. İlk yarının sonlarında başlayan Körfez hakimiyeti ikinci yarının başlarında belirginleşti. Serdar'ın iki oyuncumuza rağmen yaptığı aşırtmanın gol olmaması ve Şener'in çıkardığı bir kafa vuruşu, çok kritikti. Arkada yakaladığımız boşlukları iyi değerlendiremedik; önce Soner'in sonra Erçağ'ın son paslardaki etkisizliği skorun artmasını engelledi. İlyas'ın yerine giren Burhan'ın garip hareketleri, skor ya da pas yapmak yerine topla oynama hevesini gidermek istemesi ve kaptırdığı toplar başımızı yakacaktı son dakikalarda; neyse ki iyi kapandık.

Futbolcularımız, ikinci yarıda yer yer kendi  aralarında kavga etti. Zamanında verilmeyen paslar, sanki bilerek verilmiyor gibiydi. Eğer Albay Hoca bu gerginliği iyi yönetebilirse bu hırs işe yarayabilir. YOksa bu takım içi disiplinsizliğin belirginleştiğinin göstergesi.

Bi önceki yazıda söylediğim gibi, eleştirilerimi bir hafta daha erteliyorum. Bu futbolcular bize güven vermiyor. Yine de iplerimiz onların elinde... İlk 5'teki takımlardan aldığımız puanları, son 5tekilerden de alabilseydik; bu durumda olmazdık.

Tribün bir alışkanlık olarak iyi bağırdı; uzun süre sonra B-Üsttelerdi. İkinci yarının başında bayrak şov, güzeldi.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.